Alpheus:
-Hestia! Elinden ne geliyorsa...Elimden ne geliyorsa mı? Elimden gelenin fazlasını yapmıştım. Anın heyecanıyla iki gücümü birden kullanmıştım. Gördüğüm son şey üçünün de baygın bir şekilde yerde yatıyor olduğuydu.
Alpheus'un Ağzından;
Hestia olduğu yere yığıldı. Ne yapacağımı bilmiyorum. Bunca şeye rağmen kimsenin bizi görmemiş olması çok zor diye düşünürken kamyonun açık olan arka kapısından bir adamın kafası uzandı. Korkmuş gözüküyordu.
...:
-Siz k-kimsiniz? Neden kamyonumdasınız?
Alpheus:
-Lütfen sakin olun. Size her şeyi anlatacağım. Bizden korkmanıza gerek yok. Şahit olduğunuz şeylerden sonra bunu söylemem biraz saçma gelebilir. Ama öncelikle buradan bir an önce uzaklaşmamız gerekiyor. Bunun için de bize yardım etmeniz lazım.
...:
-Nasıl olacak o?
Alpheus:
-Kamyon, sizin mi?
...:
-Evet ve tam da kalkmak üzereydim.
Alpheus:
-Biz de öyle düşünmüştük. Ama biraz geciktiniz.Gülümsedim. Karşımdaki kişiyi iyi hissettirmeye çalışıyordum. Ama Hestia böyleyken ben bile iyi hissedemiyordum ki.
Alpheus:
-Hani şu element rivayeti, elbet duymuşsundur. O rivayet değil ve biz size zarar vermek için burada değiliz. Bakın bize yardım etmek zorundasınız. Sadece en yakın kasabaya kadar götürseniz bile yeterli. Başka hiçbir çıkış yolumuz yok ve acele etmemiz gerekiyor.Konuşurken neredeyse dilimi ısıracak kadar telaş yapıyorum.
...:
-Bunu yapmam için tek bir sebep söyle.
Alpheus (Hestia'yı gösterdim):
-Sence yeterli bir sebep değil mi?
...:
-Kız arkadaşın mı?Kız arkadaşım mı? Kulağa muhteşem geliyor. Ama şu an odak noktam değişmemeli.
Alpheus:
-Bir önemi var mı? Sadece yardım etmeniz gerekiyor işte.
...:
-Pekala, sizi en yakın kasabaya götüreceğim.Eğer kabul etmeseydi kafayı yerdim herhalde.
Çok geçmeden kamyon hareket etmeye başladı. Hestia hala aynı haldeydi. Biraz yüzünü ıslattım. Az da olsa yaşam belirtisi vermesi hayatımı düzene soktu diyebilirim. Nasıl rahatladığımı ifade edemem.
Alpheus:
-Hestia, hadi uyan.Gözlerini hafifçe araladı. Doğrulmasına yardım ettim ve biraz su içmesini sağladım. Daha iyiydi ama tam olarak iyi değildi.
Alpheus:
-Nasılsın?
Hestia:
-Neden iki gücümü de kullandım ki?
Alpheus:
-Çünkü çok gergindik. Ne yapacağımızı şaşırdık. Bir şey olmayacak merak etme.
Hestia:
-Ya her şeyi daha da mahvedersem ne olacak?
Alpheus:
-Hiçbir şeyi mahvetmedin ve mahvetmeyeceksin Hestia. Her şey yoluna girecek. Şimdi bunları düşünmenin zamanı değil. Adamı ikna etmek çok zor oldu. Bizi en yakın kasabada indirecek. Yürüyebilecek misin?
Hestia:
-Evet yürüyebilirim.Bir süre sonra kamyon durdu.
...:
-İnebilirsiniz!İkimiz de arabadan indik. Hestia zar zor ayakta duruyordu.
Alpheus:
-Teşekkür ederiz!Hestia'ya döndüm. Çok bitkin gözüküyor.
Alpheus:
-Yürüyebileceğine gerçekten emin misin?
Hestia:
-Evet yürüyebilirim dedim ya!
Alpheus:
-Öyle diyorsan, öyledir.Bir süre sonra karşımıza terk edilmiş eski bir ev çıkana kadar zar zor da olsa yürüdük.
Alpheus:
-Biraz dinlenmek ister misin?
Hestia:
-Olur.Evin içinde kimsenin olmadığından emin olmak için girmeden önce içeriye seslendim.
...:
-Girebilirsiniz.
Alpheus:
-Kimsiniz?
...:
-İçeri girmeden bilemezsiniz, değil mi?Hestia'ya bakıp onay aldıktan sonra içeriye girdik. Hestia'nın yüzü, kadını görür görmez sevinç ve şaşkınlık arası bir ifadeye büründü. Ben de ne olduğunu anlayamadığım için kaşlarımı çattım.
Hestia:
-Alpheus, hatırlıyor musun? Helios'la ilk karşılaştığımız gün seninle tartışmıştık. Ben de bir süre ortadan kaybolduktan sonra geri döndüğümde elimde bilmecemiz vardı. O bilmeceyi bana veren kadın bu.
...:
-Beni hatırlama sevindim Hestia. Çok büyümüşsün. Ama önce kendimi tanıtsam daha iyi olur sanırım. Ben Elpis.
Hestia:
-Ve Alpheus, sana evrenin bize bazı yardımlar yapacağını da söylemiştim.
Alpheus:
-Her şeyi hatırlıyorum, merak etme.
Elpis:
-Hadi Hestia, seni iyileştirelim.Elpis Hestia'ya garip kokan bir içecek verdi. İçtikten bir süre sonra kendine gelmeye başladı.
Elpis:
-Yarın sabah diğerlerinin yanına gitmenize yardım edebilirim. Unutmadan söyleyeyim Hestia, bir daha çok dikkat et olur mu? Bu kadar şanslı olamayabilirsiniz.
Hestia:
-Ben aslında olabildiğince dikkat etmeye çalışıyorum ama bu sefer çok gergindim. Ne yapacağımı şaşırdım, elim ayağıma dolandı.
Alpheus:
-Tamam Hestia, sorun yok. Bak iyisin ve her şey yolunda. Her zaman dört dörtlük olmak zorunda değilsin ki.Hestia gülümsedi. Ve ben de karşılık verdim. Tıpkı beş sene önce olduğu gibi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUMSUZ ELEMENT
Novela Juvenil"Bir şeyin doğru ya da yanlış olduğuna nasıl karar veriyoruz? Bu zamana kadar kimse düzeni bozmadı diye, köpüren ve taşıp gitmek isteyen aşkımı, içimde tutmak için çabalamak istemiyorum. Çıkıp gitsin varmak istediği yere, doğru zaman ya da yanlış za...