SAVAŞ TANRIÇASI • Rhya I

14

Gece Getiren odaya geldiğinde sabah olmak üzereydi. Güneş yeni yeni doğuyordu. Rhya yorgunluktan bayılacak gibiydi, buna rağmen hiç uyumadı. Nasıl yaptı, bilmiyordu ama zihni bir şekilde ona Juegon'u, yeni kraliçe olan Mysarriene'yi göstermişti. Rhya Gece Getiren odaya geldiğinde hızla yatağından doğruldu. Kadın birkaç saatte solmuş gibiydi. Gözaltları kızarmıştı ve yorgun görünüyordu. Rhya onu ilk kez böyle görüyordu. "Mysarriene kuzeni Zelle'yi devirerek taç giydi." dedi Gece Getiren, yatağa otururken. "Bu hepimizin sonu olabilir." Rhya yatakta onun yanına emekledi. Gece Getiren'in Mysarriene'den çekindiğini biliyordu, ama onun gibi güçlü birini böylesine korkutabiliyorsa, Mysarriene cidden korkunç biri olmalıydı. "Zelle ölmüş mü?" diye sordu Rhya. Mysarriene cidden kuzeni öldürtmüş olabilir miydi?

"Zelle kaçmış ama Mysarriene onu bulduğu an öldürecektir." Rhya Zelle'nin ne kadar küçük olduğunu hatırladı, on altı yaşından büyük olamazdı. Böylesi küçük bir kız için çok büyük bir yük. "Juegon tahtına başkası geçemez mi? Hak iddia edebilecek tek kişi Mysarriene mi?" Gece Getiren Rhya'ya baktığında Rhya kadının korkusunu hissetti. "Juegon kral ve kraliçeleri aynı soydan geliyor, Ruenator Hanesinden. İki yıl önce Juegon'da korkunç bir salgın ortaya çıktı. Zelle ve Mysarriene bir sığınakta hayatta kaldılar, kalan tüm Ruenator hanesi üyeleri öldü. Zelle ölen kralın kızı, Mysarriene ise yeğeniydi. Kanunlara göre Zelle tahta geçmeliydi, çünkü kral ölmeden önce son ejderha dişini kızına vermişti. Zelle kraliçe oldu, Mysarriene de danışmanı. Ama böyle bir pozisyon için fazla güçlüydü, keşke Zelle de bunu anlamış olsaydı." Gece Getiren önemsizmiş gibi elini savuşturdu. "Juegon ejderhaları ölünce, Ruenator'lar ejderhaların dişlerini alarak ondan güç aldılar. Zelle ejderha dişi olmadan şifa büyüsü bile yapamaz, ama Mysarriene hanesinde bir ilki başararak diş olmadan büyü yapmayı öğrendi. Yine de son ejderha dişi şu an Zelle'de ve Mysarriene o dişi alamazsa, bir milyon askeri bile olsa Juegon'un gerçek kraliçesi olarak kabul görmeyecek." Rhya dudaklarını sıktı. Mysarriene her şeyi en ince ayrıntısına kadar hesaplamış olmalıydı. Yine de, meşru kraliçe olabilmek için Zelle'ye ve o dişe ihtiyacı vardı.

"Perses ve diğer krallar bu konuda bir şey yapmayacak mı? Zelle'ye yardım etmeleri gerekmiyor mu?" Gece Getiren kafasını iki yana salladı. "Kimse Zelle için çabalamaz, Anlaşma'da Juegon yer almıyor. Juegon sadece toplantılara katılır, o kadar. Hiçbir krallığa şimdiye dek yardım etmedi, o yüzden yardım görmesi mümkün değil." Rhya sıkıntıyla ofladı. "Yani herkes yeni kraliçeyi tebrik edecek, öyle mi?" Gece Getiren kafasını eğdi. "Muhtemelen. Mysarriene bu konuda Atlas'ı örnek almamasını umarım." Atlas'ın adını duyunca Rhya gerildi. "Atlas kralı Finnian'ı devirince, Vroma ve Kaerth onu tebrik etmedi. Ki etmelilerdi, hangi ülkede yönetici değişirse diğer ülkeler saygı dolu mektuplar yollarlar. Ama Kaerth Kralı ve Vroma krallı aptallık ettiler, Vroma Kralı Atlas'a gaspçı diyecek kadar ileri gitti. Finnian'ın ve oğullarının meşru soydan geldiklerini, Atlas'ın gaspçının teki olduğunu söyledi. Atlas'ın buna tepkisini tahmin edebilirsin. Kralın sarayını yıktı, soyluların çoğunu kılıçtan geçirdi, kralı öldürdü, onun tüm erkek akrabaları da köle edilip Lassiel'e götürüldü. Şu anki Vroma Kralı Gerald, Atlas'ın sarayında düşük bir lord olarak yaşayan bir adamdı, onu Atlas kral yaptı."

Rhya tüylerinin ürperdiğini biliyordu. Atlas'ın gücünün boyutlarını biliyordu. Ama bir krallığı neredeyse yok edecek kadar güçlü olduğunu kestirememişti. "Kaerth kralına ne oldu?" Gece Getiren'in dudakları hafifçe kıvrıldı. "Atlas adamın özrünü kabul etti, ama bir hafta sonra kralı odasında ölü buldular. Sebebini halka duyurmadılar, bir iki gün sonra da tahta en büyük oğlu Aesirr geçti." Gece Getiren Rhya'ya dikkatle baktı. "Atlas affetti ama unutmadı. O günden sonra bir daha hiç kimse, onun hakkında fısıldamaya bile cesaret edemedi. Atlas Vroma'da katliam yaşatırken hiçbir kral ve kraliçe Vroma'ya yardım eli uzatmadı, çünkü kendi kalelerini ve halklarını korumaya çalışmakla meşgullerdi. Anlaşma'ya uymadılar, sence buna rağmen Juegon'a yardım ederler mi?" Demek bu yüzden Atlas Yüce Konsey Toplantısı'nda konuşurken herkes sus pus olmuştu. Ondan delicesine korktukları için. Buna rağmen Rhya'yı ona vermemişlerdi. Bu bir cesaret örneği miydi, yoksa kendi çıkarları için bir hamle miydi, Rhya emin olamadı.