•Medyada Gece Getiren var, keyifli okumalar.•
*Yeni bölümün daha çabuk gelmesini istiyorsanız oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen, ne kadar çok destek verirseniz bir sonraki bölüm o kadar erken gelecek, keyifli okumalar.*
Rhya aynadan sırtının yansımasını inceliyordu. Sırtının yanında, sarmaşık desenleri uzanıyordu. İzler siyahtı, Rhya parmağını izlerin üstüne koyduğunda dövmeye benzediklerini düşünüyordu. "Dert etme." diye mırıldandı Gece Getiren, kulağına safir bir küpe takarken aynaya doğru eğilmişti. "İllüzyon ile gizleriz." Rhya izleri gizleme derdinde değildi, asıl öğrenmek istediği izlerin anlamıydı. Sarmaşık desenlerinin dikenleri vardı ve sırtının birkaç noktasında, Opal İzi'ne benzeyen küçük yuvarlak izler vardı. Sarmaşıklar boynuna ulaştığında boynunun üst ve alt noktasından ilerleyip Opal İzi'nin etrafını sarıyorlardı ama ona dokunmuyorlardı. Rhya tırnağını Opal İzi'ne bastırdı.
Gece Getiren ile tüm gece konuşmuşlardı. Atlas ona, izlerin aynısının kendisinde de olduğunu söylemişti. Bu sarmaşık izleri neden onun sırtındaydı, neden şimdi aynıları Rhya'nın da sırtında belirmişti? İzlerin Opal İzi'nin etrafından dolanması da oldukça garipti. İzler bir tür lanete benzemiyordu ama Rhya sırtının kaşındığını hissediyordu, izler onu gerçekten rahatsız ediyordu.
Güneş henüz doğmamıştı ama Morth, Dorna ve Iolar yöneticileri gelmişlerdi. Elestre ve Rhaelna'nın ülkeleri Versal'a komşu oldukları için, Sınırlardan direkt olarak geçmişlerdi. Sınırlar çok sıkı korunuyordu ve kral ve kraliçe hariç kişilere kapalıydı, ancak çok yüklü bir rüşvet ile sıradan insanlar ve tüccarlar da kullanabiliyordu. Özellikle Vroma ve Dorna'ya girmek çok kolaydı, Gece Getiren Rhya'ya böyle söylemişti.
Gece Getiren öyle bir süslenmişti ki, muhtemelen tüm kraliçeleri sollayacaktı. Altın sarısı elbisesi resmen parlıyordu, eteği kabarık ve korsesi sıkıydı. Boynunda elmas bir kolye, kulaklarında safir küpeler vardı. Kafasında elmaslarla bezeli bir taç vardı ve kesinlikle bir servet ederinde olmalıydı. Rhya'yı kraliçe yapmaya çalışmasından beri Rhya ona hiçbir şey ödememişti. Perses Rhya'yı eğitsin diye ona dört sandık altın vermişti ama, şu an giydiği elbise bile ondan fazla olmalıydı. Gece Getiren'in kendine ait ticari gemileri vardı ve kendi adına çalışan mürettebatı bile vardı, parası asla bitmiyordu. Beş yüz yıllık yaşam ona iyi para biriktirme şansı vermiş olmalıydı.
"Fazla mı güzelim?" diye sordu Gece Getiren, parmağına elmas bir yüzük geçiriyordu. "Kraliçeler kıskançlıktan çatlayacak." Gece Getiren keyifle gülümsedi. "Muhtemelen. Rhaelna Partera kendisini genç tutacak bir karışım hazırlamam için kişisel servetinin yarısını teklif etmişti." Rhya kaşlarını çattı, Rhaelna'nın genç olduğunu hatırlıyordu. Kadın yirmilerinin sonunda gibiydi, bir gözü mavi diğeri kahverengiydi ama bunun dışında gerçekten güzeldi. "Kraliçeler için böyle şeyler önemlidir. Dorna ataerkil bir ülke, Rhaelna'nın on üç yaşındaki kuzenini tahta çıkarmayı düşünen çok fazla insan var. Rhaelna güçlü bir lord ile evlenip konumunu sağlama almazsa tahta Stephen geçecek."
Kaerth de ataerkildi. Rhya bir gece bir grup adamın kapılarına dayandığını hatırlıyordu: evde yalnız bir anne ile küçük kızının yaşadığını öğrenmişlerdi. Rhya hayatında korkuyu ilk kez o zaman keskin bir şekilde hissetmişti. Annesi o gün evin arka kapısından ikisinin kaçmasını sağlamasaydı, kim bilir neler yaşanırdı. Gece Getiren Rhya'nın yanına geldi ve boynuna masanın üstünde duran, Rhya'nın annesinin kolyesini taktı. Rhya elini kolyeye bastırdı, şu an en çok ihtiyacı olduğu şey annesini yanında hissetmekti.
"Orada işler kızışabilir." diye uyardı Gece Getiren. "Kabul etmeyecekleri ihtimaline hazırlıklıyız ama işlerin ne boyuta ulaşabileceğini bilmiyoruz. Ne olursa olsun soğukkanlı ol." Rhya'nın ellerini ellerinin arasına aldı, bakışları ciddileşti. "Güçsüzlüğünü görmelerine izin verme." Rhya kafasını salladı. Uzun süre ayakta durmak bacaklarını titretiyordu, bir desteğe ihtiyaç duyuyordu. Eldwyn ve Gece Getiren ona yardım ediyordu ama toplantı boyunca ayakta durması gerekecekti. Rhya ayağa kalktığında ellerine, lacivert elbisesi ile aynı renk eldivenler geçirdi. Gece Getiren onun saçlarını gerçek rengine, kar beyazına döndürmüştü. Rhya'nın saçları beline kadar uzanıyordu, aynada kendine baktığında güçten düştüğünü gördü. Gözlerini mavi yapan illüzyon da kalkmıştı, Rhya'nın gri gözleri cansızca yansımasına bakıyordu. Toplantıda böyle olmamalıydı, güçlü olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVAŞ TANRIÇASI • Rhya I
FantasyWattpadFantasyTr'nin Mitoloji ve Efsaneler Diyarı adlı okuma listesinde. Ölümlü bir prensesin ve evrenin kurucusu Tanrı Helianos'un lanetlenen aşkı sonucu dünyaya bir bebek geldi: Rhya. Annesi Rhya'yı bir tanrıça olarak dirilmesi için kurban etti. Ö...