(Atalay)
(Aybüke)
Her açtığım yeni sayfaya seninle başlamak istiyorum.
Hayallerimiz... Bazen uçukça gelen hayallerimiz. Ah... Hayallerimde sevdiğim grubun bir üyesiyle evlenmek yoktu. Onlardan birine aşık olmak gibi bir düşüncem de yoktu. Sadece... Bilirsin; onlara hayran olursun, onları sürekli görmek ve dinlemek istersin. Ama onlarla evleneceğini pek de düşünmezsin. Öyleydim. O kedinin sayesinde bambaşka bir dünyaya geçip bambaşka bir hayat yaşayıp SBB ile yakından tanışana kadar ben de öyleydim. Belki de o kedinin yardım ettiği kişi Aybüke değildi. Bendim. Barıştı. Kendi evrenimizde yıllar önce başlayamayan sevgimizdi. Bize yardım etmişti. Ve bugün hayranı olduğum o grubun bir üyesi bana evlilik teklifi etmişti!
Kendi kendime gülmeye başladığımda Barış, bana garip bakışlar attı. Barış'ın romantik teklifi aklıma geldikçe içim içime sığmıyordu! Emin olabilmek için parmağımdaki yüzüğe bakıyordum sürekli. Oradaydı, biliyorum ama sürekli emin olmak istiyordum.
"Geldik." dedi Barış arabayı park ederken. Soğuğa rağmen kalabalık olan lunaparka baktım. Kar yağmıyordu ancak soğuk soğuktur. Gerçi buraya gelmek isteyen de bendim. Arabadan inerken Barış'ın bana uzattığı eline baktım. İlk defa birlikte dışarıya çıkıyorduk. İnsanların bir süre sonra tepkilerinin azaldığını biliyordum ama şimdi Barış ile birlikte olunca sorun çıkabileceği fikri korkutuyordu. "Sorun yok." dedi Barış bana gülümserken. İçimden geçenler dışıma mı yansıyordu?
Uzattığı elini tuttum. İkimizin de elini kabanının cebine sokarken gülümsedim. Sıcacık eli, elimi hemen ısıtmıştı.
"İlk gondola ardından da kamikazeye binelim. Sonra da çarpışan arabalara ve dönme dolabına binelim. Sonra pamuk şeker alalım. Korku tüneline de girelim mi?" diye sıraladım hızlıca. Barış'a döndüğümde ağzı açık ve ürktüğü belli olan bir ifade vardı. "Tam olarak seni hangi kısmı ürküttü?" diye sordum gülerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senin SİHRİN Olacağım
FantasyTanrı'nın bana verdiği ikinci bir şanstı belki de. Bu ikinci şansı pişman olmadan değerlendirebilecek miyim? Kötü bir gecenin sonunda ne olabilir ki? Aybüke de sadece evine gidecekti ama kader onu evine değil başka bir evrene götürdü ve en büyük ha...