27. Bölüm 'Hayal Kırıklığı'

1.2K 60 11
                                    



   Genç kadın sıkıntılı bir nefes verip elindeki kitabı yatağa koyarken telefonunu alıp pencere kenarındaki berjere oturdu. Biraz düşündükten sonra Fethi'yi aradı. Birkaç çalıştan sonra adamın sesini duymasıyla rahat bir nefes aldı. "Ah Fethi iyisin, çok korktum bir şey olacak diye!" Kadının cümlesi ile fethi güldü. "Merak etme, iyiyim. Eve geçince arayacaktım ben zaten. Yoldayım şimdi!" Eylem kafasını sallarken ikisi de kısa bir süreliğine sessiz kaldı. "Sesini duymadan uyuyamadım!" Kadının cümlesi ile fethi kocaman güldü. "Bende uyuyamazdım!" Eylem de gülümserken yine kısa bir süre sessiz kaldılar. "O zaman İyi geceler!" Fethi de "İyi geceler!" diye mırıldandı. "Yarın görüşürüz!" Eylem de kafasını sallarken "Görüşürüz!" diye mırıldandı.

Genç kadın büyük bir dikkatle çizimini yaparken kapının tıklanması ile bakışlarını çevirdi. Fethi'yi görmesiyle telaşa katılırken tuvali masanın altına koydu. Kocaman gülümseyip kapıyı açtı. "Hoşgeldin?" Fethi gülümseyip kafasını salladı. "Kapı neden kilitli?" Eylem tuvale bir bakış attı. "Rahatsız edilmemek için!" diye mırıldanınca fethi kafasını salladı. "Kahvaltı yaptın mı?" Eylem kafasını sağa sola salladı. Fethi "Tahmin etmiştim!" diye mırıldanıp elindeki poşeti gösterdi. Eylem gülümserken koltuğa oturdu. Fethi'nin getirdiği poğoçayı yemeye başlarken bir parça koparıp adamın ağzına uzattı. Fethi gülümseyip yerken eylem'in yanına oturdu. "Napıyorsun bugün?" Eylem etrafa bakındı. "Bütün gün burda olurum heralde, ders çalışıcam!" Fethi kafasını sallarken koltuğa iyice yerleşti. "Bende bütün günümü seninle geçirmeyi düşünüyorum!" Eylem gülümserken kaşlarını havalandırdı. "İşin yok mu bugün senin?" Fethi kafasını aşağı yukarı salladı. "Aslında var!" diye mırıldanıp telefonundan ateşi aradı. "Ateş bugünkü toplantıyı iptal etsene, gelemicem ben!" Fethi'nin hareketi ile eylem kahkaha attı. "Artık bi işim yok!" diye mırıldanıp telefonu koltuğa fırlatırken eylem'in saçını kulağının arkasına attı. "Otomatik portakal mı okuyorsun?" Eylem kafasını aşağı yukarı salladı. "Çok güzel bi kitaptır, güzel seçim!" "Okudun mu sen?" Fethi kafasını salladı. "Sana bi kitap daha önereyim mi?" Eğlem heyecanla kafasını sallarken fethi önündeki kağıda ismini yazdı. Eylem "Hemingway!" diye mırıldandı. "Kesinlikle oku!" Eylem kafasını sallarken "mutlaka okuyacağım!" diye mırıldandı.

   "Eylem sen beni dinliyor musun?" Fethi'nin cümlesi ile eylem hayran bakışlarını kırpıştırıp kitaba baktı. "Dinliyorum da sen nerden biliyorsun bunları Fethi?" Fethi omzunu silkti. "Genel kültür!" diye mırıldanırken eylem gözlerini devirdi. "Bu bilgiler genel kültür olamaz!" Eylem kahvesinden bir yudum alırken Fethi koltukta geriye yaslandı. "Hadi sen bir şeyler çizsene bende seni izliyim!" Eylem gülümserken elindeki kahveyi sehpaya koydu. "Diyorsun!" Fethi kafasını sallarken koltukta doğrulup eyleme doğru yaklaştı. Eylem de yaklaşırken ikisinin de bakışları gözlerden dudaklara kaydı. Aralarında kısa bir mesafe varken kapının tıklanmasıyla eylem hızla geri çekildi. Fethi gördüğü adamla kaşlarını çatarken elini yumruk yaptı. Eylem koltuktan kalkıp kapıyı açtı. "Hoşgeldin Emre." Emre kafasını sallarken fethi'ye bir bakış attı. Fethi de sadece kafasını sallamakla yetinirken eylem bakışlarını ikisinin arasında gezdirdi. "Ben size kahve yapayım!" Emre koltuğa otururken eylem kahve yapmaya başladı.

Eylem sıkılmış bir şekilde etrafa bakınırken saçlarını geriye attı. "Neden geldik buraya Emre?" Emre gülümserken eylem'in masanın üstündeki elini tuttu. Eylem Emre'nin elini tutmasıyla gerilirken zoraki bir şekilde gülümsedi. "Ben önemli bir konuşma için ayarladım bu geceyi!" Emre'nin cümlesi ile eylem'in yüz hatları daha da gerginleşirken elini geri çekti. "Emre ne oluyor?" diye sorup kaşlarını havalandırdı. Emre üzerini düzeltirken hafifçe öksürdü. "Eylem ben seni seviyorum, hem de ilk gördüğüm günden beri..." Eylem sıkıntılı bir nefes verdi. "Hep hayatım da ol istiyorum!" Eylem saçlarını geriye atarken Emre'nin cebinden çıkardığı kutu ile gözlerini büyüttü. "Eylem... benimle evlenir misin?" Eylem Emre'nin sorusu ile yerinde kıpırdanırken sıkıntılı bir nefes verdi. "Emre ben... yani şey..." Eylem ne diyeceğini bilemezken Emre beklentili gözlerle ona bakıyordu. "Emre sen bana seni yakından tanımak istiyorum dedin... bende olur dedim ama bu biraz fazla olmadı mı?" Emre mahçup bir şekilde güldü. "Biraz ani oldu evet biliyorum ama ben eminim eylem!" Eylem kafasını sağa sola salladı. "Ben değilim... aklımda evlilik yok hem ben seni..." Eylem cümlesini yarıda bırakırken Emre elinde titreyen yüzük kutusunu kapattı. "Hem sen beni ne?" diye mırıldanırken eylem sıkıntılı bir nefes verdi. "Ben seni arkadaşım olarak görüyorum Emre!" Genç adam dolan gözlerini kırpıştırıp kafasını sallarken kutuyu cebine koydu. "Emre özür dilerim ben seni kırmak istemedim!" Emre kafasını sallarken masadaki içkiyi kafasına dikti. "Kalkalım mı?" Eylem kafasını sallayıp masadan kalkarken mekan çıkışına doğru ilerlediler.

Yasak Aşk (EyFet/ +18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin