🌞 GERİZELLAM🌙

Sinema 🌞

🎶 BTS/Kim Taehyung - Inner Child ♡

~Bu gece
Ellerim ellerine dokunursa
Tutar mısın?
Sen olacağım ben
Galaksilerime bak yeter
O yıldızlara bak
Dünyaları vereceğim sana~

Kız gitti.

Güneş kızın kulağına bir şey söyledi.

Ve kız gitti.

Ne söyleyebilirdi ki?

Sırıtarak önünü bana dönünce ona attığım tuhaf bakışları düzelttim. Yumruk atsa, saçbaş dalaşsa bu kadar şaşırmazdım. Egosu tatmin olmuş bir halde yanıma gelip koluma girdi ve yürümeye başladı. Tabii ben de yürümek zorunda kalmıştım.

"Ona ne söyledin?" omuz silkti ve tam olarak yüzüne baktım. Baktığımı bildiği halde bana bakmıyor, sadece sırıtıyordu. Yavru kedi!

"Güneş?"

"Gitmesini söyledim."

"Ve?"

"Ve gitti işte."

"Güneş!.. Ciddi olur musun lütfen?" gülmüştü.

"Onu öldürmekle tehtit ettim," gözlerimi devirdiğimde dişlerini göstererek yapmacık bir şekilde güldü ve arkasını dönüp merdivenleri çıkmaya başladı. Hala benimle dalga geçiyordu. Kızın bir konuşmayla gittiğine inanamıyordum ama uzatmayacaktım. Her zamankinin aksine üstüne gidip onu kızdırmak istemiyordum

"Hey! Beni bekle," diye bağırdım ve çıktığı basamakları ikişer ikişer çıkarak ona yetiştim.

"Normalde böyle şeylere izin veren biri degilim," dediğimde göz ucuyla yüzüme bakıp ilerlemeye devam etmişti

"Beni kızdırmaktan zevk aldığını biliyorum. Fark ettim zaten kız sana sarılırken kolların şapşal gibi öylece kaldı!" çatık kaşlarıyla kurduğu cümle gülmeme neden olmuştu. O sıra sinema salonuna girmiş ve koltuklara doğru ilerliyorduk.

"Sadece ne tepki vereceğini merak etmiştim." dedim ve hatırladığım şeyle kolunu dürtüp yine bana bakmasını sağladım. "Sevgilim he?" yüzündeki normal ifade değişip bir anda ne yapacağını şaşırınca kahkaha atmamak için kendimi zor tutmuştum. Ama o yeniden öfkeli bir hale büründü.

"Korkma, kendini nasıl lanse ediyorsan kız sevgilin olmadığıma yüz de yüz emindi yani imajını zedelemedim!" Siktir ya, ima ettiğim şeyi nasıl bu şekilde anlayabilirdi. Sevgilim demesinden rahatsız falan olmamıştım aksine hoşuma gitmişti ama bunu ona itiraf etmeli miydim, emin olamıyordum. Muhtemelen söylesem mutlu olacaktı ancak daha sonrasında davranışlarımla onu kıracağıma emindim.
Biletle yazan koltuk numarasını bulduğu için sonunda büyük salonda bir koltuğa yerleşti ve hemen arkasında onu takip ettiğim için ben de yanına oturdum. Hala ona ne şekilde cevap vermem gerektiğini düşünüyordum. Ancak beni şaşırtarak konuyu değiştirdi ve kendisi için patlamış mısır almamı istedi. Ben de sesimi çıkarmadan kabul ettim. Zaten film başlayınca kokudan bu konuları unutacağını umuyordum.

Güneş'ten

Elimdeki patlamış mısır dolu kutu benimle birlikte hoplayınca içindekinin yarısı dışarı saçılmıştı. Aras bana bakıp güldü ve kutunun içinden bir mısır alıp ona attım. Aslında film o kadar korkunç değild- kimi kandırıyorum ki, film ödümü bokuma karıştırcak kadar korkunçtu! Sana nefret dolu bir aşk duyuyorum Aras!!