Yavru canavar 🌞

6.3K 337 41
                                    


🎶 Harry Styles - Golden

~Bunlar bittiğinde bilmeni istemiyorum,
Yalnız olmak istemiyorum.
Beklediğini hissedebiliyorum
Kim olduğumun kontrolünü,
Ele aldığını hissediyorum
Seni sevmek bir panzehir gibi~

-Özel Bölüm-

Boğaç'tan

"Lan Enis. Yemin ediyorum insanı kanser edersin! Bul şu anahtarı artık," diye sinirlendiğimde elini son kez arka cebime sokmuş ve gülerek anahtarla birlikte geri çıkarmıştı.

"Sakin ol pikaçu, buradaymış," dediğinde gözlerimi devirip elimdeki torbaların ağırlığını bileklerimi çevirerek gidermeye devam etmiştim. Evin kapısını açtığındaysa hızlıca torbaları yere bıraktım ve kendimi içeriye, yere attım. Görüşüme ilk uzun saçları birbirine girmiş, gözlerini kaşıyarak odasından çıkan Taylan girmişti.

"Sabah sabah napıyorsunuz siz yine?" diye sorunca Enis koşarak sırtına atlamış ve beni işaret etmişti.

"Şu dedeyi yerden kaldır Taylan'ım. Bir de polis olacak. Altüstü yüz metrede üç beş poşeti zor taşıdı," dedi ve yanımda duran terliği alıp tam kafasına fırlattım. Tabii ki de isabet etti.

"Ağzını kırayım," diye kafasını tutarak Taylan'ın sırtından inince Taylan seslice gülerek ellerini bana uzatmış ve "Bıktım lan sizden," derken ayağa kalkmamda yardımcı olmuştu.

Sabah erken kalkınca mutfağa girmiş ve hiçbir şey olmadığını görünce Enis'le birlikte markete gitmiştik. Gereksizin üç beş dediği o poşetlerde sebzesinden meyvesine, kahvaltılığından abur cuburuna kadar bir dünya şey vardı. Kendisi Güneş'e attığı yumrukla elini incilttiği için her şeyi bana yüklediğinden keyfi yerindeydi tabii.

"Kahvaltıyı siz hazırlayın," diye bağırıp bileklerimi sallayarak alt kata indim. Normalde Güneş de bu saatlerde kalkıp kahvaltıyı hazırlamamıza yardım ederdi ama gece çok geç yatmıştık ve odalarının kapısı hâlâ kapalı olduğundan uyuduklarını düşünmüştüm ki gördüğüm görüntü bir farkla düşüncemi doğruladı. Olduğum yerde öylece kalmış gülmemek için büyük çaba harcarken odalarında değil de burada yani salondaki koltukta uyuyakalmış Güneş ve Aras'a bakıyordum. Hayvan arkadaşım, kızı altında neredeyse ezmiş horul horul uyuyordu ona rağmen o kadar tatlı görünüyorlardı ki uyandırmaya kıyamamıştım.

"Napıyorsun esmer bomba," diyerek sırtıma vurdu Ulaş ve hızlıca susmasını işaret edip ona Aras ve Güneş'i gösterdim.

"Oha tiplere bak," diye onları gördüğü anda gülerek konuştu ve hızlıca cebinden telefonunu çıkardı...

"Oha tiplere bak," diye onları gördüğü anda gülerek konuştu ve hızlıca cebinden telefonunu çıkardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🌞 GERİZELLAM🌙Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin