SENİ SEVİYORUM

31

Fotograf Eray.

Çok yorgunum ama sizi kırmamak için kısa bir bölüm yazdım. Umarım begenirsiniz.

İyi okumalar.

Hepsi aynı yola çıkmıyor mu? Hepsi sevmek zaten. Eray neden böyle dedi. Ulan ben aptallaşıyor muyum yoksa?
"Hepsi aynı"
"Hoşlanmak geçicidir Eslin" Ona dönmek istiyordum ama kafası engel oluyordu dönmeme.
"Peki aşk... Aşk ne?" diye sordugumda kokumu içine çekti. Yani derin nefes aldı. Kokumu içine çekti işte. Yani ben öyle anladım. Neyse susuyorum.
"Aşk... Geldigi gibi geri gidendir. Ama sevmek öyle degil. Sevmek sen vaar oldukça tam buranda kalır" eliyle kalbime bastırdı.
"Nasıl sevmek kalpte kalır. Aşk daha yüce degil mi?"
"Cidden aptalsın. Sevmek sonsuzluktur. Tıpkı benim sevdigim gibi sonsuz" kimdi bu kız? O kız okadar şanslıydı ki.
"O kız kim?"
"Bilmem" dirsegimle ona vurdum.
"o kızın yanına git. Neden benimle uyuyorsun?" birsüre hiçbir cevap vermedi. Uyudu sanıp bende gözlerimi kapattım.
Gözlerimi kapar kapamaz mayışıp uykuya dalacakken yanagımda bir öpücük hissettim ve sonra fısıltılı bir ses.
"Belki o kız yanımdadır"
------------
Ha gayret açılacaksın. Kaşlarım havaya kalkıyor ama gözlerimi açamıyorum. Hala çok uykum var.
"Kalkmayı düşünüyor musun?" Eray'ın sesiyle gözlerim pörtledi ve direk ayaga fırladım.
Biz Eray'la mı uyumuştuk? Unutmuşum.
"Benimi izliyorsun sen?" yatak başlıgına yaslanmış elinide gögsünde bağlamış bir şekilde duruyor.
"Sabahtan beri seni dürtüyorum. Hayatımda ilk defa böyle ağır uykulu biri gördüm"
"Nah ağır uykuluyum ben" ağzımdan çıkan kelimeyle elimle ağzımı kapadım.
Eray yavaşça ayaga kalkıp yanıma ilerledi.
"Sen benimle uyuyunca kalkamıyorsun. Demekki sende etki bırakıyorum. Sevdim bunu" sırıtarak giderken arkasından baka kaldım. Bende etki bırakıyor mu lan? Gözleri bırakıyor da, kendisini bilmiyorum. Ne diyorum ben ya. Kızlar uyanmışmıdır acaba. Eyvah kızlar.
Odadan hızla çıkıp Belinay'ın odasına daldım. Oh. Şükürler olsun uyuyor.
Buradan çıkıp Seray'a baktım. Oda uyuyordu. Bana ayarladıgı odaya gidip yatagı biraz dagıttım. Eray'la uyudugumu söylemeyecektim. Sonra saçma şeyler üretiyorlar.
Su içmek için mutfaga indigimde Eray tezgeha yaslanmış bana bakıyordu.
"Ne oldu?"
Kafasını iki yana sallayıp sandalyeye oturdu. Dün en son mayıştıgımı ve ardından uyudugumu hatırlıyorum. Acaba mayışmışken salakça birşey mi söyledim.
"Sürahi nerede?"
"Hem aptal hem kör. Hemen arkanda" dil çıkarıp arkama döndüm ve sürahiyi aldım. Kenarda bardak görünce ona uzanarak su doldurduktan sonra içtim.
"Aynı bardaktan su içmek istiyorsan, yani dudaklarimın degdigi bardagi istiyorsan , bardagı degil gercegini iç" dedigini anlamaya çalışırken sırıtan suratına baktım. Düşündüm... Düsündün... Oha sapık. Gel beni öp dedi bildigin.
"Sabah sabah ne içtin"
"Kokunu" kaşlarımı kaldırarak ona baktım. Ben uyurken ne yaptı bu bana.
"Ne diyorsun"
"boşver. Hadi git uyandır kızları. Dersin başlamasına son 15 dk var" gözlerimi büyüttügüm gibi depar atarak merdivenlerden çıktım. Gören milli koşucu sanır.
Kızları uyandırdıgımda kahvaltı etmeden okula gittik.
Bizi Eray'larla gören tuhaf tuhaf bakıyordu.

"Ulan sabahları kalkmaktan bıktım" diye yakınan Seymen'e baktım.
"Biz öğlen kalkıyoruz zaten" Seray böyle deyince kahkaha attım.
Eray'lar hayatıma girdiginden beri hem çok gülüyor hemde espiriler yapıyordum. Dıştan degil içten espiri yapıyorum. O nasıl oluyor bende bilniyorum. Onlar hayatıma girdiginden beri çok değiştigimi düşünüyorum.
Belinay "Ben açım"
Aras "Kantin orada"
Belinay şirince sırıtıp cevap verdi.
"Bana alır mısın?"
"Götümü kaldıramam"
"aman iyi be. Ne kıymetli toton var senin" Aras sandalyeye yayılırken 'tabe lan' der gibi bakıyordu.
Eray'a baktıgımda ela gözleriyle bana bakıyordu. Bu çocuk neden böyle bakıyor. Kafamı 'noldu?' der gibi sallayınca sırıttı. Herhalde benimle uyuyunca delirdi. Bukadar mı etkiliyorum insanları?
Zil çalınca ayaklandık. İlerlerken bana dogru gelen tanıdık bir surat gördüm. Kime aitti ? Hayır hayır olamaz. Kuzey geliyordu. Görmemiş gibi davranıp gidecektim ama adımı seslenince hepimiz durduk.
"Efendim" dedim Kuzey'e bakarak. Suratında yaralar yoktu. Tek sağ suratında bi kaç çizik vardı.
"Tek konuşabilir miyiz?" bizimkilere baktım. Konuşmak istemiyordum. Terslemekte istemiyordum. Bu huyumdan nefret ediyorum.
"Siz gidin gelecegim" herkes beni onaylayınca Eray'a bakmadan ilerledim. Nedense ona bakınca vazgeçecekmişim gibi geliyor.
Arka bahçeye ilerlerke Kuzey'de arkamdan geliyordu.
"Dinliyorum" suratıma bakmaya başladıgında tek kaşımı kaldırdım. Neden konuşmuyor.
"Konuşsana. Seni beklemeyeceğiz biz burada" Eray'ın sesi gelince arkamı döndüm. Beni koruyor muydu? Sahipleniyor muydu? Birtürlü anlayamıyorum.
"Sen gidersen konuşacagım"
"Bidaha dayak istiyorsun herhalde" Eray Kuzey'e ileryeince Eray'ın kolunu tuttum.
"Rahat duramıyor musun sen?" dedim Eray'a.
Bana bakmadan direk Kuzey'e bakıyordu.
"Çok izin vermişim beni dövmene. Artistlenmişiz sanki" Kuzey böyle deyince Eray elini yumruk yaptı. Kavga ortamlarını hiç sevmememe rağmen sürekli kavgalar beni buluyor. Aslında seviyordumda Eray'ın dövüşünü görünce kavgadan sogudum. Çünkü çocuğu pert ediyor.
"Eslin'in gözüne girmeye çalışıyorsan boşuna çabalama" göz önünde bulunmak beni herzaman geriyordu.
"Gözüne girmeye çalışmıyorum. Ben sadece onu seviyorum"
"Siktir lan. Konuşmanızı duydum ben sizin. Kıza burada oyun oynama." Kuzey'i uzun süredir ilk kez görüyordum ve benim hakkımda konuşulanlar ile ilgili hiç konuşmamıştık. Çünkü ben Eray'a inaniyorum. O konuştu dediyse konuşmuştur.
"Ne konuşmuşuz. Ayrıca oyun oynamıyorum. Sadece ona olan sevgimi açıklayacaktım" Eray 'ın çenesinin kasıldıgını gördün. Lütfen birşey olmasın.
"Onu sevemezsin. Onu sana bırakmam. " Eray beni koruyordu. İyide neden? Ben sadece Eray'ın kardeşinin arkadaşıydım.
Kuzey alayla gülerken cevap verdi.
"Küçük beyimiz aşık mı oluyor?"
Eray benim onu tuttugum kolundan , kolunu kurtarıp benim kolumu tuttu. Beni ilerletirken arkası dönük bir şekilde konuştu.
"Ben aşık olmam" tabii ya. Eray aşık olmaz severdi.

---------
Oy ve yorumlar biraz artsın lütfen.
Mesaj atan , yorum yazan, oy veren herkese sonsuz teşekkürler.
Sizleri çoook seviyoruuum.