33. "Sen öylece geç mezarımın üzerinden."

2.7K 251 88
                                    

İyi okumalar 🥺

•••

Kim Taehyung

Güneş doğuyor, geceden ölüyor kör çığlıklarım. Bir söz düşüyor dilimden, canının kıyısına daha yetişemiyorum diye. Bir sicim akıyor, uyanamıyorumda kendimden. Kimsesiz kalmıştım, ne çok sensiz kalmışım gibi. Dile kolay gelse söyleyeceğim sevgilim, iki gün oldu, nasıl oldun?

Her yerde seni arıyorum. Yeminlerim olsun yalın ayak kaldım. Diken batıyor, kalbin, kalbinle kıyameti koparıyor. Kalbine adadığım iki canın çığlıkları kabusuma dönüşüyor ve ben senden haber bekliyorum.

Çok kırılmış olmalısın.

Sana sahip çıkamadığın için. Bir sana sahipken, sende olan emanetimi de koruyamadığım için. Oysa elimi tuttun, bebeğim senin ellerin hep soğuktu, sırf o eller avuçlarımda ısınsın diye öptüm. İçimdeki yanan ateşi ben oraya hapsettim. Küle dönüşmesi için. Meğersem ben yanıp kül olmuşum, sızlıyorum şimdi.

Herkes bir şeyler söylüyor. Duyamıyorumda. Sağır kaldım, şayet senin sesini duyacak olsam yeminlerim olsun ben hiç konuşmayacak gibiyim.

Üzerimde halen senin parmak uçlarının değdiği o kıyafeteler var, kıyamıyorum ben, ne elinin değdiğine nede kokunun sindiği her bir yere. Cenneti kokunda mı sakladın sevgilim, benim gibi bir adamı ölüme itiyor. Şayet seni bulamazsam, ölümün yasını bağrımda hissedersem, acına eş olur yine de ben seni yalnız bırakmam orada.

Ama dayanamıyorum ben güzelim, saçlarımı çekiştiriyorum ancak olmuyor. Gözümün önüne bebeklerimize aldığın çift takımlar görünüyordu. Ben oracıkta bile seni öpmüştüm, öyleyse dudaklarımda neden tadın kalmamışcasına çatlamıştı.

Ve neden pencereye baktığımda hava yine geceye vurmuştu. Aklımımı kaybediyordum yoksa. Ama yatağımıza bakıyorum, yoksun orada. Beni bekleyen soğuk bir mezar varmış gibi, mermeri çoktan başımıza yaslamışlar gibi soğuk duruyordu.

Gülüşün eksik kalmış bu evde, o zaman bu ev şimdi niye ki?

Yangınları mı sereyim önüne, senin namına hiç ettiğim haysiyetimle gideyim oraya. Ama sevgilim, sen şayet geri geleceksen ben buna razıyım. Yalvarmaya, köpek olmaya, yıkılmaya. Şayet sen, gözünde yaştan değilde beni her daim gözünün nuru yapan o bakışlarınla bakacaksan.

Elimi uzatır oldum şimdi, seni görür gibi oldum. Beni çağırıyorsun, beni feryat ediyorsun. Yalvarırım yapma Jungkook. Yalvarırım bana böyle yakarma, ben deliriyorum. Ben seni bulamıyorum.

Tek istediğim birini bulmaktı. Kapıyı açtığımda bana huzur veren birini görmekti. Açtın, ve gördüm seni. Gözüm senden başkasını göremiyor. Ben dilsiz oldum, adını sayıklamak dışında bir şey yapamıyordum.

Çok korkuyorum sevgilim, şu an sen korkuyorsun diye ben çok korkuyorum. Yaslanamıyorum. Uyku yok, yerini gerçek bir kabus almıştı. Eğer uyursam, uyandığımda yine yanımda olacak mısın? Sana sarılmama izin verecek misin? Kokunla beni kendinden edecek misin? En önemlisi gülüşünü tekrardan gülüşümle diriltecek misin?

Ama ben pişmanım. Ben çok pişmanım. Seninle hiç karşılaşmamış olmayı dilerdim. Seni hiç görmemeyi. Eğer tüm bunlar olmuş olmasaydı, sen şimdi böylesine çaresiz kalmayacaktın. Benim yüzümden canından canlarınla kalbin sızlamayacaktı.

Dünya çok acımasız sevgilim.

Ama sana sözlerim olsun, seni bulacağım. Bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum, yinede bunu yapacağım. Kollarımın arasında olacaksın. Bebeklerimizi seveceğiz, büyüteceğiz, senin şu korktuğun dünyanın içinde biz çok güçlü kalacağız.

worthlessHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin