"Hepinizi sapık gibi öptüm ve siz hiçbir şey yapmadınız, öyle mi?"diye sordum her tarafında öpücük izi olan çocuklara bakarak. Hepsi bakışlarını kaçırıp kıkırdarken Jisung omuzlarını silkti.
"Dudakların güzel hissettiriyordu."dediğinde gözlerimi kocaman açarak ona baktım.
"Asıl mantıksız olan, ruju nerden bulduğun? Kıpkırmızı bir ruj süreceğini sanmıyorum."dediğinde Jeongin utançla yerimde kıpırdandım ve bakışlarımı kaçırdım.
"Yalnızken sürüyordum."dediğimde tekrardan kıkırdamaya başlamışlardı.
"Hey hey! Gülmeyi kesin! Bende yalnızken makyaj yapıyorum."diye konuştuğunda Felix, Jisung kaşlarını kaldırıp ona doğru yanaştı.
"Benimleyken de yapsana."diyerek dudaklarını ona doğru büzdüğünde yüzümü buruşturdum.
"Tamam, konuyu saptırmayalım. Ne oldu Hyunjin?"dedi Chan koltukta yanıma otururken.
"Abim, annemin biriktirdiği parayı çalmış."dedi Hyunjin suratını asarken diğer yanımda oturmaya devam ederek. Hepimiz sessizleşirken Chan tekrardan konuştu.
"Sende ondan geri çal."dediğinde gözlerimi kocaman açarak ona doğru döndü.
"Bu fikri sen mi verdin? İyi misin Chan hyung?"diye sorduğumda gözlerini devirip bana baktı ve sonra tekrardan Hyunjin'e çevirdi gözlerini.
"Nerede kalıyor bu abin? Hep takıldığı bir yer var mı?"diye sorduğunda Chan, Hyunjin gözlerini bir noktaya sabitleyip düşünmeye başladı. Bir süre sessiz kaldıktan sonra derin bir nefes aldı.
"Bir iki arkadaşıyla depo gibi bir yerde kaldığını biliyorum. Ama orayı onları sevmeyen birkaç kişinin dağıttığını söylemişti. Bir daire tutmuşlardı."dediğinde Hyunjin, Chan bir kolunu koltuğun arkasına uzatıp bana doğru eğildi. Amacı Hyunjin'e doğru eğilmekti aslında ama bende arada kaynamıştım.
"Tamam işte, bir şekilde öğren evi. Nasıl öğrenebiliriz?"dedim dikkatimi Chan'dan alıp Hyunjin'e çevirerek.
"Öğrenebiliriz derken? Sen bu işe karışmıyorsun."diye kulağımın dibinde duyduğum ses ile gözlerimi kapatıp başımı Chan'a doğru çevirdim.
"Ne demek karışmıyorsun? Hyunjin'e yardım edeceğim."
"Asla kabul etmiyorum, asla!"
"Sana ne oluyor be?! Arkadaşıma yardım edeceğim ben!"diye kaşlarımı çatıp sesimi yükselttiğimde oflayıp gözlerini devirdi.
"Sen değil, ben yardım edeceğim. Otur oturduğun yerde."
"Bende yardım edebilirim."diye gelen ses ile ikimiz de başımızı karşı koltukta oturup el kaldıran Jeongin'e çevirdik.
"Bayılırım aksiyonlu şeylere."
"Oyun mu bu Jeongin?"dediğinde Seungmin, Jeongin ona karşı gözlerini devirdi.
"Yeter anne doğurma beni bi daha."
"Senin iyiliğini düşünende kabahat. Ne bok yersen ye."