5. Bölüm

265 25 87
                                    

Ertesi Gün

"Sınıfı sevdin mi?" Diye sordu sınıftaki bir kız. Sınıf işte... 4 duvar ile çevrili, bir kapısı var, 6 tane camı var, bir sürü sırası var...

"Evet."

Tabii ki sorduğu şey sınıfın dekorasyonu falan değildi. İçindeki kişilerden bahsediyordu. Yani... Zararsız gibiler. Tenefüslerde topun kafama gelme ihtimali dışında.

"Sevindim. Ben Yoomin bu arada."

"Memnun oldum..."

Ders zili çalsada Niki gelmedi. Yani herkes geç kalabilir sonuçta. Sadece bütün gözlerin benim üzerimde olması beni rahatsız ediyor. Dün Niki yanımdayken kendimi daha rahat hissediyordum.

Dün bütün gün sıradan kalkamadığım için Niki ile konuşmuştuk. Resmen ilk günden sınıfta yakın arkadaşım olmuştu. Tabii ki bu değişebilirdi ama şu an için Niki'nin peşinde gezeceğim gibi görünüyor.

Dün akşam eve gidince Mari unnie ayağımı saniyeler içinde iyileştirdi. O kadar özeniyorum ki onlara...

Ama bir gün bende bütün güçlerimi kullanacağım. Sonra abimi bulacağım. Kimseye yük olmayacağım ve kendi hayatımı kuracağım.

İlk ders yine matematikti. Dersi kitabım olmadan bir şekilde atlatmıştım. Ve ilk tenefüs 10 dakika yerine 15 dakikaydı.

Saat o kadar erkendiki, güneş daha yeni doğuyordu. Hem güneşi rahatça görebileceğim, hem de sessiz olan bir yer aramaya başladım sınıftan çıkıp.

Dolabımın olduğu koridorun diğer yanındaki koridorda yukarıya çıkan merdivenler gördüm. Bu bir teras olduğuna işaret. Değil mi? Üstelik, öğrenciler çıkamaz diye bir yazı da göremiyorum.

Doğruca merdivenlere ilerledim. Resmen duvara yapışık gidiyordum. Ama yanımdan koşarak geçen gruptan biri beni adeta itince omzumu duvara çarpmıştım. Ya ben çok güçsüzdüm, ya da onlar çok güçlüydü.

Yine de merdivenlere doğru yürümeye devam ettim. Merdivenlerin başına geldiğimde iki kat olduğunu anladım ve geriye doğru bir adım attım. Çokça merdiven çıkıp inmeye alışmalıyım. Merdivenleri çıkmaya başladım ve kapıya çok az kalmışken takılıp düştüm.

Hangi gözü bozuk merdivenlerin boyutlarını birbirlerinden farklı yapar?!

Merdivenlerde düşünce hissedilen o acıyı bilirsiniz... Hani arkadaşlarınız varsa gülüp geçtiğiniz ama aslında çok acıtan o acı. Ve benim yanımda kimse yok. Ağlayabilirim.

Biraz daha rahat olmak için canım acısada ayağa kalktım ve bir kaç basamak daha çıkıp kapıyı açtım ve doğruca demirliklere yürüyüp yaslandım.

Yüzüm doğruca güneşe dönüktü. Ağlamaya başladım. Korkuyordum, canım yanıyordu ve özlüyordum... Kendimi daha fazla tutarsam bir gün kötü patlayacağım. Zaten duygularımı bastırarak hiç bir yere ulaşamam. Hiç bir şey elde edemem.

MOON ⚜ ENHYPEN × &TEAM ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin