Bölüm on dokuz 'Biz'

2.7K 221 174
                                    


Ben bu shin ismine asık oldum ciddili

Hwang Jeongin

Felix'in sarı saçlarını okşayıp yanağını öptüm.
Doğumdan sonra eski kilosuna düşmüş ve hamilelikte şişen yanakları da sönmüştü.

2 hafta olmuştu bebeğimiz doğalı bu gün ise isim töreni vardı. Halk veliahtı görmek için iki haftadır kapıda bekliyordu. Gözlerim dolarken başımı iki yana salladım. Ağlamamlıydım.
Sonuçta Shin'de benim kanım olmasada onun bir babasıydım ben.

Umarım ilerde oda bunu kabul ederdi.

"Çiçeğim?" Felix uykulu bir şekilde bana baktığında dudaklarına öpücük bıraktım.
"Efendim güzelim?"

"Niye gözlerin dolu dolu? Ayrıca oğlumuz nerde?"

Oğlumuz demesi her ne kadar beni gururlandırsada bir yanımda hep ukte gibiydi.
"Hyunjin ile birlikte. Gelir birazdan."

"Çiçeğim sana bir şey soracağım."
Felix yatakta dikleşip bana döndü. "Sen kendini fazlalık görmüyorsun değil mi?"
İçimi okumuştu resmen.

"Hayır bebeğim.."
"Yalan söylüyorsun! Neden fazlalık görüyorsun kendini?"

"B-bilmiyorum... Shin'i sen doğurdun ve Hyunjin onun biyolojik babası-"
"Sen olmasan ben buraya gelebilir miydim?"
"Ne?"
"Sen olmasan buraya gelebilir miydim?"
"Hayır da ne alaka?"

"Peki sen olmasan ben Hyunjin ile evlenip çocuk yapar mıydım?"
"Hayır."
"Demek ki neymiş? Seninde bir etkin varmış."
"Etki olabilir bir şey Felix."

"Hayır kaderimizi elinle birleştirdin. Ki fazlalık olması gereken biri olsa o ben olurdum?"

"Hayır asla!"
Hyunjin kapıdan girdiğinde yanımıza gelip konuşmuştu. Felix kıkırdayıp kollarını açtığında Hyunjin ona sarılcakken Felix bebeği gösterdi.

"Bebeğimi ver bana."
"Vay be... üç günlük shin geldi yerime kondu.
Cefa mı ulan bana bu hayat!"

Kahkaha atıp Shin'i göğüsüne yatırdığında iki haftadır olduğu gibi hemen ağzını açıp meme armaya koyulmuştu. Bu her ne kadar Hyunjin'in zoruna gitsede Ben onu biraz bastırabiliyordum. Tabi bazen bende ondan taraf olup göğüsüne yumuluyordum ama neyse konumuz bu değil.

Ah o zaman gerçekten bizi bastırmak imkansızdı. Ya oğlum ortalığı velveleye vermesi gerekiyor ya da omega falan kapıyı tıklaması gerekiyordu.

"Shin oğluşum Jeongin babana gitsene az ben şu Felix babanla ilgileneyim." Hyunjin Shin'e elini attığı anda Shin çığlığı basmıştı.

İki haftada bu çığlıklarına alışmıştık. Felix'in kucağından ineceği zaman ortalığı birbirine katıyordu. Seungmin annesi olduğunu ve alfa olarak Vitasını koruma iç güdüsü ile bunu yaptığını söylemişti.

"Ya oğlum bak beş dakika yemin ederim sonra git Felix'e sarıl ne yapıyorsan yap!"
Hyunjin sitemle konuştuğunda Felix bana döndü.

"Jeongin sevgilim alır mısın oğlumuzu kucağına?" Minikçe gülümsediğimde başımı sallayıp kollarıma aldım minik bedeni.

Shin kucağıma gelip boynuma gömüldüğünde güldüm. "Aman tanrım shin... senin kinin bana mı oğlum?!"

Hyunjin drama yaparak konuştuğunda kahkaha attım. Shin'in sarı saçlarını okşarken Hyunjin Felix'in açıkta kalan göğüsüne baktı.

"Sütünü bitireyim babanında gör gününü."
Felix çığırıp Hyunjin'i ittiğinde Hyunjin Felix'in dudaklarını öpüp güldü.
"Sevgilim..."

Galaxy ~HyunLixİn~  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin