Galaxy ~HyunLixİn~ ✓

Bölüm kırk yedi 'Başka Alfa?'

İyi okumalar~
Yorumlarınızı bekliyorum ve 23k 🥺

Hwang Felix

"H-hyung ben.. yemin ederim bir şey yapmadım..."
"Sakin ol ve anlat bana önce. Ne oldu da böyle oldu baştan sona anlat."
Başımı sallayıp gözlerimi elime diktim.

Flashback tören günü

"Merhaba!"
Hızla arkamı döndüğümde dövmeli prensi görmüştüm.
"Merhaba?"

"Ben Kim krallığında HyeJin. Bir süredir beni süzdüğünü fark edince yanına gelmek istedim."

"Ah şey yanlış anlamışsınız.. sadece dövmeleriniz çok güzel duruyordu o yüzden. Sizi rahatsız ettiysem çok özür dilerim."

"Hayır aksine sizin gibi bir prensin beni süzmesi... aşırı hoşuma gider. Lee Felix değil mi?"
"Ah hayır Hwang Felix ben.."
"Ah o gözde sen misin?"

Kaşlarımı çatmıştım. Kucağımdaki Lina huzursuzca kıpırdanmıştı. Prense dönüp Lina'yı gösterdim.
"Kızım kendileri.."
"Ah aman tanrım ne kadarda şirin.. bir Vita.."
Kırmızı gözlerini bana diktiğinde Vita içimde paniğe kapılmıştı.

Git buradan, hemen!

Vitam ilk defa benimle konuştuğundan şaşkınlığa uğramıştım.

"Prens Felix.. eğer tam şu anda benimle gelmezsen... güzeller güzeli Lina'na veda et."
"N-ne saçmalıyorsun?"

"Benimle geliyor musun yoksa kızına sonsuz bir lanet mi bırakayım?"
"G-geliyorum. Kızıma bir şey yapma lütfen."
Gözlerim dolu şekilde konuştuğumda Hyunjin ve Jeongin'in neden hissetmediğini anlamaya çalışıyordum.

"Boşuna kocalarına bakınma.. büyümün etkisi altındasın Vita..."
Sarı saçlarımı okşadığında Vitam çığlık atmıştı.
Git yalvarırım Felix

"Hadi gel bakalım güzel Vitacık."
"K-kızımı bırakayım lütfen."
"Hmm şu omegana ver."

Siyah saçlı Omegam hızla yanıma gelirken endişeli bakışları bir anda durulmuştu.
"Prensim?"
"L-lina'yı al Hyunjin'in yanına götür."

Omega hızla yanımdan Lina ile ayrılırken yanımdaki prens koluma girip beni çıkışa sürüklemişti.

Kimse farkında değildi? Neden ama?
"Boşuna insanlara bakma Felix.. herkes büyümün altında, seni buradan kaçırıyorum herkesin önünde." İğrenç bir şekilde kahkaha attığında gözlerim dolmuştu.

"Merak etme sana zarar vermeyeceğim.. sadece ufak bir işimiz var." Mühür yerime dokunduğunda anlamsızca gözlerine baktım.
"N-neden bunu yapıyorsun?"
"Çok güzelsin.. baban bana söz vermişti seni bana vereceğine dair fakat sözünde durmadı. Bende sana ufacık bir hediye vereceğim sadece."

Anlamıyordum.

Dudaklarını boynuma yaklaştırıp mühür yerimi öpmüştü. Vitam sessizleşirken boynumdan kan süzülmüştü.
Hiç bir şey hissetmiyordum. Ne yapıyordu bana?

"Bak.. hiç bir şey yapmadım sana."
"N-neden beni buraya getirdin."
"Çok aşığım sana Lee Felix fakat sen evlisin. Sana dokunamazdım."

"Bırak o zaman beni! Ayrıca ben Hwang'ım!"
Sertçe konuştuğumda alnımı öpmüştü.
"Özür dilerim bebeğim.."

Sarayın balkonunun demirlerine çıkmıştı.
"Seni seviyorum bebeğim... lütfen beni affet, sana ömrün boyunca çekeceğin bir acı bıraktım."

"Neyden bahsediyorsun?"
Delice bir kahkaha attı.
"Vitan... Vitanı kendime bağladım."

Ardından kendini derin sulara bıraktı.
Çığlık attığımda kalbimdeki Vitamında çığlığını  hissetmiştim. Tanrım bu gerçek olamazdı değil mi?