Galaxy ~HyunLixİn~ ✓

Bölüm otuz üç 'Hamileyim'

Bölüme ateşli bir giriş..
eser miktarda smut bulunmaktadır
Ve Memory'i uzun bir süreliğine askıya aldım bölüm bekleyenlere özür dileyerek duyuuruyorum 🥺

İyi okumalarrr

Hwang Felix

"Hyung midem hala çok kötü.. sanki hamileliğimdeki gibi. Hatta daha fazlası!"
Seungmin hyungun yanına girip konuştuğumda seungmin hyung ayaklanmış ve beni boş yatağa oturtmuştu.

"Önce test yapalım o sırada ben seni muayene edeyim bebeğim."
Başımı salladığımda bana bir kap vermişti. Lavaboya girip işimi hallettikten sonra tekrar yanına döndüm.

"Hyunjin ve Jeongin'e söyledin mi?"
"Ah hayır emin olmadan onları heyecanlandırmak istemedim. Zaten bekliyorduk.."

"Eğer daha şimdiden böyle etki gösteriyorsa belkide bir Vitadır."
"Hih saçmalama hyung! Bunun çok zor olduğunu biliyorsun."
"Ama imkansız değil."

Gözlerimi devirip dönen başımı tutarak yatağa uzanmıştım. Seungmin hyung yanıma gelip karnımı açmıştı. Görünen şişlik ile dudaklarım şaşkınlık içinde aralanmıştı.
"Aman tanrım felix hamilesin."

"Nasıl bu kadar büyümüş olabilir ki?"
"Adım kadar eminimki o bir vita."
"Neyse hyung tam olarak emin olalım ve ben onları sürpriz yaparak söyleyeyim?"
"Tamamdır."

Seungmin elini karnımın altına bastırdığında dişlerimi sıkmıştım. "İşte burada.. muhtemelen bir aylık hamilesin."
"Ciddi olamazsın! Ya ben hastalandığımda zarar gördüyse?"

"Sanmıyorum zarar görseydi çoktan düşük yapardın yavrum."
Başımı salladığımda elini karnımdan çekmişti.

Yanımdan ayrılıp daha deminki  kaba ilerlemişti.
"Evet kesinlikle hamilesin."

Kahkaha attığımda gözümden yaş gelmişti. Sonunda olmuştu. Jeongin ile bir bebeğimiz olacaktı.

Seungmin hyunga sıkıca sarıldım. Ardındna koşarak odadan çıkmıştım. "Dikkatli koş!"
"Tamam hyung!"
Merdivenleri hızla inip salona girdim. Hyunjin ve Jeongin bir kaç kağıt parçasına bakarken yanlarına ilerledim.

"Yavrum nereye kayboldun sen? Hani bir şeyler öğrenecektin bizimle."
"Şey.. işim çıkmıştı ama geldim şimdi."
"Ne işiymiş o?" Jeongin tek kaşını kaldırıp elini belime atmış ve beni kendisine yaslamıştı.

Eli göbeğimde dolaşırken içim kıpır kıpırdı.
Elinin üzerine elimi koyup güldüm. "Önemli değil sadece size bir sürprizim var... akşam bir iş çıkarmayın tamam mı?"
"Ne sürprizi o?"
"Sürpriz diyorum aşkım sürprizi söylersem sence bir anlamı kalır mı?" Hyunjin omuz silktiğinde göz devirme isteğimi bastırdım.

Hiç bir şey şuan mutluluğumu bozamazdı.

"Ama şimdi gitmeliyim."
"Ya yavrum daha şimdi geldin yine nereye?"
Hyunjin sitemle konuşup dudaklarımı öperken kıkırdamıştım.
"Sürprizimiz için hazırlık yapmaya -ah bu arada krallarım.. lütfen çok yorulmayın çünkü..." İlk Hyunjin'in sonra Jeongin'in dudaklarına öpücük bıraktım. "Gece çok yorulacağız."

İkisi transa girmiş gibi bana bakarken hızlıca aralarından sıyrılıp odanın kapısına koştum.
"Felix!"
"Gece bunu ödeteceğiz güzelim!"

İkisi arkamdan bağırırken kahkaha atıp odamıza ilerledim. "Muhafızlar omegamı odama gönderin."
Kapıdaki muhafızlara konuşup odama girdim.

Bir kaç dakika içersinde omegam içeriye girmişti. "Prensim beni çağırmışsınız?"

"Evet omega! Bana elbise seçmeliyiz."
"Özel bir gün mü?"
"Evet.. yani sayılır."