Bölüm kırk dokuz 'Hamilesin?!'

1.5K 162 93
                                    


50 de final yapmayı planlıyorum 💓

İyi okumalar~

Hwang Felix

Üstüme giydiğim beyaz kürk ve elbise ile aynada kendimi süzdüm.
HyeJin bulunmuştu. Her ne kadar gerçekten çok iyi bir büyücü olsa bile Anabell sayesinde onu dize getirecek bir şeyler bulmuştuk.

Alfa geldi!

Vitam sevinçle konuştuğunda göz devirmiştim.
Yıllarca konuşmayan vitam bir alfa uğruna kendini feda etmişti. Gerçi biraz büyü sayesinde ama. Neyse.

Aynada yansımama bakarken hafif çıkıntı halindeki karnıma baktım.
İki buçuk aylık hamileydim. O gün yani havuzda seviştiğimiz gün hamile kalmışım fakat kimden kaldığım meçhuldü.

İkiside içime boşalmıştı.

Hyunjin ve Jeongin hala fark etmemiş bende hepimiz iyi olana kadar söylemek istememiştim.
Seungmin hyung bana kızmıştı çünkü bu hamileliğim diğerlerine göre zor geçeceği aşikardı.

Hem daha rahmim iyileşmemişti. Hemde mühürsüz hamile kalmıştım. Umarım ilerde bebeğim ile bağımızda bir sıkıntı olmazdı tanrım.

"Güzelim?" Kapı tıklanıp açıldığında kapıya dönmüştüm.
"Hyunjin? Bir şey mi oldu?"
"Fotoğrafçıyı çağırdık tekrardan. Gelde birlikte fotoğraf çekilelim."

"Ne fotoğrafı?"
"Hiç birlikte resmimiz yok. Bu yüzden gelmişken fotoğrafımızı çeksin istedim."

Başımı sallayıp yanına ilerledim ve yanağını öptüm. "Gidelim. Shin ile Lina nerede?"
"Jeongin ile birlikte yemek salonundalar."
"Tamam gidelim o zaman. Önce yemek yesek sonra fotoğraf çekilsek olur mu?"

"Çok mu acıktın?"
Kaşları havada konuştuğunda başımı salladım.
Bebek saolsun sürekli bir şeyler yemek istiyordum.

"Hayret.. iki aydır zorla yediriyorduk sana."
Omuz silkip odadan çıktım. Hyunjin'de yanıma geldiğinde birlikte merdivenlerden aşağıya inmiştik.

Salona girdiğimizde Anabell'i Lina ile oynarken görmen gülümsetmişti beni.
"Merhaba Anabell..."
"Merhaba Felix... ah bebek?"
Anabell büyücü olduğu için anladığında hızla kaşlarımı yukarıya kaldırdım.

"Ah evet Lina büyüdü baya.. sen bir şey bulabildin mi?"
Anabell ne dediğimi anlamış gibi başını salladı.

"Evet yemekten sonra gidelim mahzene."
Başımı sallayıp masaya geçtim. Hyunjin baş köşeye oturduğunda Jeongin'de soluna oturmuştu.

Kimseyi beklemeden yemeğe başlamıştım. Sanki karnımda bir kara delik vardı ve ne kadar yersem yiyeyim midem açtı.

"Yavrum yavaş ye yemekler kaçmıyor."
Omuz silkip çatalıma batırdığım tavuğu iştahla yerken etrafa bakış atmıştım.
Herkes dikkatle beni izliyordu.
"Neden öyle bakıyorsunuz bana?"

"Hiç bebeğim sen yemeğini ye."
Jeongin konuştuğunda başımı sallayıp tekrar yemeğe gömülmüştüm.
Karnım sonunda doyduğunda elimi göbeğime koyup arkama yaslandım.

"Anne Liya emme istiyo."
Shin yanıma gelip elimi tutup çekerken konuşmuştu. Yavaşça oturduğum yerden kalkıp Shin'in peşinden ilerledim.

"Bebeğim Lina'yı doyurduktan sonra muhafız ile mahzene gel."
Hyunjin arkamdan seslendiğinde onu onaylayıp büyük salondan çıktım.
"Lina nerde oğlum?"

"Yukayda."
Başımı sallayıp merdivenlerden yavaşça çıktım.
Ah tanrım sonunda eşlerim ile birlikte uyuyabilecektim.

-

Galaxy ~HyunLixİn~  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin