Galaxy ~HyunLixİn~ ✓

Bölüm kırk iki 'Eskisi gibi'

Bebisimiz geldi hos geldi ama size kırgınım.. diğer bölüme 16 yorum gelmis 16 ne ya 🥺

Sakın konusmayın benimle bölüm bitene kadar kırgınım size🧚🏻‍♀️

-3 ay sonra-

Hwang Felix

Ellerimi karnımda dolaştırırken bahçedeki çardakta uzanmıştım. Son ayımda olduğum için çok fazla sancım oluyordu. Bir yerden bir yere giderken ani kasılmalarım oluyordu bu yüzden Hyunjin ya da Jeongin mutlaka yanımda oluyordu.

Şimdi ise ikiside zorunda oldukları için birlikte toplantıya girmişlerdi. Bende bahçede meyve bekleyerek oğlumu izliyordum.

"Anne.."
Oğlum yanıma gelirken arkasından Mary ve Jimin gelmişti.

"Bebiş nasıl?" Jimin'in eli karnına gitmişti.
"Çok iyi.. kurdunun cinsiyeti belli oldu. Omegamız olacak."

"Ay çok sevindim Jimin! Kesin sana benzer.."
"Sağlıklı olsunda. Sen nasılsın? Sancıların hala çok mu?"

"Doğumun habercisi işte.. Seungmin hyung bir iki hafta vardır diyor fakat bir kaç güne olur gibi. Çok sancım var çünkü."

Jimin başını anlıyorum anlamında sallayıp elinde meyve dolu tabağı önüme koydu.
"Ben birliklere bakmaya gidiyorum. Sende güzelce meyveni ye."
"Sende yeseydin."

"Ben yedim mutfakta merak etme!"
Yanımdan ayrılırken Shin yanıma gelip oturmuştu. Minik ellerini göbeğime koyup öpücük bırakmıştı.
"Beyek.."
"Evet aşkım bebek."

Hala baba dememişti bu yüzden Jeongin ve Hyunjin kendini paralarken ben gülüyordum hallerine.
"Peri hyungum Vitamız ne zaman doğacak?"
"Az kaldı.. bir bakarsın o da senin gibi kız olur hm?"
"Kız olma ihtimali var mı?"
"Elbette."
"O zaman umarım kız olur."

Başımı sallayıp onu onayladım. Bende bir kızım olsun isterdim. Sarı saçları olsun benimki gibi. Gri saçlarım akmış ve saçlarım tekrar sapsarı olmuştu.

"Yavrum?"
Hyunjin yavaş adımlar ile yanıma gelirken Jeongin'de arkasından geliyordu.
"Aşklarım! Ne çabuk bitti toplantınız öyle?"
"Neden acaba? toplantı boyunca surat asınca bitirmek zorunda kaldık."

Jeongin konuştuğunda şaşkınlıkla Hyunjin'e bakmıştım. Hyunjin yanıma gelip aralanmış dudaklarıma sulu bir öpücük bırakıp yere oturmuş ve beni kucağına çekmişti.
"Aşkım neyin var? Hasta mı oluyorsun acaba?" Elimi yanağına koyup okşadığımda bu sefer avuç içimi öpmüştü.
"Evet çok hastalanmışım.."

"Ya.. seungmin hyunga gidelim mi?"
"Gittim ben çok hastasın dedi.."
"N-ne hastası?"
Endişe içinde konuşurken gözlerim çoktan dolmuştu.

"Hyunjin!"
"Tamam tamam hastayım ama sana hastayım yavrum."
"Yani hasta değil misin?"
Başını iki yana salladığında omuzuna vurmuştum.
"Çok kötüsün."

Gülmüş ve alnımı öpmüştü. Sarı saçlarımı okşayıp beni yatıştırmak için feromon salgılamaya başlamıştı.

"Meyvelerini yememişsin?"
"Yedim ya?"
"Tabak dolu duruyor Felix?"
"Karnım şişti yiyemedim. Yeterli bu kadar zaten şuna bakar mısın ne kadar çok kilo aldım."