Bölüm kırk üç 'Baba'

1.5K 183 118
                                    


20k için teşekkür ederim hayalet okuyucularım sizede teşekkürler! 🫶🏻

Watty'e katılsamda 5 bin doları ben kazansam mdmdmxmxmc


Hwang Felix

Saat gece yarısı üçtü fakat çok kasılmam olduğu için uyanmıştım. Shin'i uyandırmamaya dikkat ederek yataktan kalktım ve kapıya ilerledim.

Yavaş adımlar ile geniş koridora çıkıp Hyunjin'lerin odasına gelmiştim. Kapıyı aralayıp içeriye girecekken duyduğum sesler ile yerimde durmuştum.

Kaç zamandır benim yüzümden ikisini unutmuştum. Kapıyı yavaşça geri kapattım ve merdivenlere ilerledim.
"Prensim iyi misiniz?"

Muhafızlar beni bu saatte görmesi iyi olmamıştı. "İyiyim siz işinizin başına dönün."
Karnımı ovuşturup bahçeye çıktığımda hava çok güzeldi. Hafif esen rüzgar ile çardağa geçip oturdum.

"Prensim?"
"Artık beni rahat bırakacak mısınız?!"
Sinirle bağırdığımda omega geri çekilmişti.
"Üzgünüm omega. Bana bir bitki çayı yapabilir misin?"

"Önemli değil prensim hemen getiriyorum başka bir isteğiniz var mı?"
"Yok teşekkürler."

Omega yanımda ayrılırken elimle kasıklarıma hafifçe masaj yapıyordum. Karnıma saplanan sancı ile iki büklüm olmuştum.
"Annecim.. neyin var senin böyle sabahtan beri huzursuzsun."
Kasıklarıma hissettiğim tekme ile dudağımı dişlemiştim.

Omega yanıma gelip bitki çayını uzattığında alıp yavaşça bir yudum aldım.
Karnımdaki sert sancı ile sol elimi karnıma koydum. Hafifçe okşarken feromon salgılamıştım istemsizce.

Bir kere daha sancı gelirse demek oluyordu ki doğum sancısı. "Omega sen Omegamı uyandır Shin'in yanına gitsin."
"Tamamdır prensim."

Omega yanımdan ayrılırken çaydan bir yudum almak için dudaklarıma götürdüğümde hissettiğim büyük sancı ile çığlık atmıştım.
"Şişh bebeğim sakin ol tamam."

"Muhafızlar!"
Sertçe bağırdığımda ayağa zor kalkmıştım.
Gözlerim dolmuştu ağrıdan ve sancıdan.
Kasıklarımdaki ağrı şiddetlenirken altımda hissettiğim sıvı ile yere damlayan kanları görmüştüm.

Boğazımdan hıçkırık kaçarken bir kez daha çığlık atmıştım. Etrafımdan gelen adım sesleri ile yere çökmüştüm.
"Felix?"
"H-hyung.. bebek geliyor."

Hoseok hyung endişe ile beni kucağına aldığında ağlayarak bağırmıştım.
"K-korkuyorum.."
"Korkma bebeğim ikinize de bir şey olmayacak.."

Hıçkırdığımda bir çığlık sesi duymuştum.
Shin muhtemelen hissetmiş ve ağlamıştı. O iki öküz kocam nasıl hissetmemişti anlamamıştım.

"Hyunjin ile Jeongin'e haber verin. Seungmin'i de çağırın çabuk!"

Hoseok hyung beni sedyeye yatırırken gözlerimden durmaksızın yaş akıyordu.
"Merak etme Seungmin geliyor."
"H-hyung lütfen elimi tut korkuyorum."

Hoseok hyung elimi tutarken tekrar kasılmam gelince gözlerim yanmıştı.
"Nerde kaldı bunlar?!" Hoseok hyung endişe ile yanaklarımı silerken konuşmuştu.
Kurdum acı bir şekilde bağırırken gözlerimden kan aktığını hissedebiliyordum.

Galaxy ~HyunLixİn~  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin