ŞÜPHE

13.8K 927 266
                                    


Selam canımlarr. Aslında bu bölümde sizi Adar ve Sena'nın düğününe götürecektim fakat Adar'ın düğününü şööyle geniş geniş kendi ağzından yazasım vardı, bu yüzden finalden sonraki ilk özel bölüm Adar'ın düğünü olacak inşallah. Bu yüzden bir zaman atlaması yaşıyoruz, keyifli okumalar 🌸

3 Ay Sonra

"Işık perdelerin üstüne ne tarz boncuklar seçelim?"

"Ne boncuğu?" dedim kafamı harıl harıl mail yazdığım tabletten kaldırarak. Nuran teyze garip bakışlarla bana bakıyordu. Gün boyu böyle bakmıştı zaten.

Muhtemelen bu kız ne biçim gelin diyordu içinden. Sorun değildi, ben de bunlar ne biçim adetler diyordum aylardır.

Düğünümüze bir haftadan az bir süre kalmıştı. Evle ve düğünle ilgili her şey hazırdı fakat daha önce perde aldığımız adamla Osman kavga etmişti. Tabi onlar kavga ettikleri için de biz...

İşin aslı Osman haklıydı. Perdecinin elemanlarından biri o kadar yılışık hareketler sergilemişti ki bana karşı, Osman cinnet geçirmişti. Adamı evin ortasında yumruklayacak kadar kafayı yemişti. Allah'tan ağabeyim oradaydı da engel olabilmiştik.

Koltuk takımım krem rengiydi, kan sıçramasındı lütfen.

Perdeci bizim işimizi yapmayacağına dair kavga kıyamet kopardıktan sonra da biz tartışmıştık Osman'la. Ben, işi daha medeni bir şekilde çözebileceğini söylerken o, adamın daha önce de böyle davrandığını ona söylemememe bozulmuştu.

Salak Esra yüzünden.

Daha önce ölçü almak için eve geldiklerinde Osman'ın duruşması olduğu için gelememişti ve evde benimle birlikte sadece Esra vardı. O adamın saçma sapan tavrını o da görmüş, bunu da Osman'a söylemişti. Bunu bilmeden yapmıştı aslında. Osman zaten adamın yılışık hareketlerinden rahatsız olmuştu ama o an eve gelen Esra bundan habersizdi. Gelip adamı görür görmez,

"Iyy gene mi bu yılışık herif geldi." demişti gayriihtiyari. Tabi o andan sonra Osman'ın elinden kurtulamamıştık ve zorla anlattırmıştı olayı. Bu yüzden kavga etmiştik herkes gittikten sonra. Üç gün kadar karşılıklı küs kaldıktan sonra bir gece aniden odama gelmiş, yalnızca daha fazla uyumazsa aklını kaçıracağını söyleyip yanıma kıvrılmıştı.

Sabahına barışmıştık zaten.

Dolayısıyla bir sürü aksaklığın da sebep olmasıyla düğüne bir haftadan az kalmışken hala evimizde perde yoktu. Osman'ın mesai saatleri içinde olduğumuzdan ben daha müsait oluyordum bu tarz işler için. Bu yüzden şu an annem, Ayşe'm ve Osman'ın teyzesi Nuran teyzeyle beraber perde seçmeye gelmiştik.

Bunların tatlı yorgunluklar olduğunu biliyordum ama tam anlamıyla canım çıkmıştı. Akın'la kurmaya çalıştığımız işle de ilgileniyordum bir yandan; bir yandan da sonu hiç gelmeyen çeyiz, ev ve düğün koşturmaları sayesinde iyice halsiz düşmüştüm. Osman çok üzülüyordu, erteleyelim istersen diyordu ama erteledikçe bir şeyler çıkacaktı bu yüzden istemiyordum. Akın da bana çok yardımcı oluyordu ama her şeyi tek başına üstlenemiyordu. Zaten çok sık ofise gidemiyordum, internet üzerinden yardımcı olabiliyordum şu an olduğu gibi anca.

İkisini birden yürütmek çok zordu. Bazen hiçbir yere yetişemediğimi hissediyordum, on parçaya bölünmüş gibiydim.

"Kızım, duymuyor musun?"

Nuran teyzenin dik bakışlarıyla kendime gelip tabletimin ekranını kapatarak çantama attım.

"Dalmışım Nuran teyze, ne diyordun?"

BİR YILDIZ MASALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin