Bölüm 2-19 / KRİZ

282 50 16
                                    

Öfke insanı atılgan kılabilirse de gücünü insanın kendisini sevmesinden alır...

Sanırım kendime gelebilmem için birkaç saniye değil aslında dakikalara ihtiyacım vardı ve tüm bu süre boyunca Seth saçlarımla oynayıp, sanki doyamıyormuş gibi burnunu boynuma dayayarak kokumu içine çekerken ikimizde odadaki huzur verici sessizliğe...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sanırım kendime gelebilmem için birkaç saniye değil aslında dakikalara ihtiyacım vardı ve tüm bu süre boyunca Seth saçlarımla oynayıp, sanki doyamıyormuş gibi burnunu boynuma dayayarak kokumu içine çekerken ikimizde odadaki huzur verici sessizliğe bıraktık kendimizi.

En sonunda, "Sanırım beni gerçekten özlemişsin." diyerek yüzümde alaycı bir gülümsemeyle ona doğru döndüm.

Şakacı bir tavırla inkâr etmesini ya da alaya vurmasını bekliyordum ancak, "Tahmin bile edemezsin her an, her saniye aklımda sen vardın." dedi.

Ona içtenlikle gülümsemekten başka bir şey yapamadım. Hissettikleri ile ilgili dürüstlüğü her seferinde aklımı başımdan almaya yetiyordu da artıyordu.

"Sen de hep benim aklımdaydın." derken uzanıp avcumu yanağına koymaktan kendimi alamadım.

Kafasını hafifçe eğip yanağını avucuma bastırırken gözlerini kapatmış bu anın tadını çıkarıyor gibiydi.

Sonra içlerinde turuncu çizgiler olan o mükemmel yeşil gözlerini benimkilere dikti. Bana öyle bir bakıyordu ki sanki en değerli şeyi bendim, sanki onun için her şeyden önemli, her şeyden kıymetliydim. "Sana aşığım Scarlett." dediğinde bir an için o gözlerde kayboldum. Dürüstlüğünde, sesinin tonundaki samimiyette, içtenlikte ve gerçeklikte kayboldum.

"Ben de sana aşığım." diye kendi itirafımı yapmamam imkânsızdı. "Sana çok fena aşığım hem de."

Yüzünde o güne kadar gördüğüm en göz alıcı ve en geniş gülümsemeyle bana bakarken, "Öyle olsa iyi olur." dedi.

Bir an için aklıma ona aldığım hediye geldiğinde yataktan fırlar gibi kalkıp, irkilmesine sebep oldum.

Elimi onu yatıştırmak için öylesine sallarken, üstümü başımı düzelttim ve "Sadece aklıma bir şey geldi." dedim. Ancak yattığı yerde doğrulurken bana ikinci bir kafam daha çıkmış gibi bakıyordu.

Hediyesini bulmak için dolabıma doğru gidip, çekmecelerimi açıp kaparken bakışlarını sırtımda hissedebiliyordum. Neticede hediyem kısıtlı bütçem dahilindeydi ve ister istemez sanırım bu yüzden biraz gergindim.

En sonunda elimdeki minik hediye paketiyle yanına döndüğümde yüzünde bu kez ancak şirin diyebileceğim, hafif mahcup bir gülümseme varken bense hala biraz beğenip beğenmeyeceği konusunda huzursuluk yaşıyordum.

Ancak en sonunda az da olsa yüzüme minik bir gülümseme outrtmayı başardım ve"Senin için." deyip paketi avucuna bıraktım. 

Hediye paketini açıp içindeki deri bilekliği beğeniyle incelemeye başladığında dikkatli bakışlarım her tepkisini izlemek için yüzünde geziniyordu. Gözleri beni bulduğunda orada gördüğüm netlik hoşuma gitmişti. "Bayıldım Scarlett. Bu çok güzel bir hediye, üstelik üstündeki yazıya ayrıca hayran kaldım." dedi.

İntikam KırmızısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin