Normallik fikir birliğinden başka bir şey değildir. Yani, çoğunluk bir şeyin doğru olduğunu düşünür, dolayısıyla o şey doğru, normal olur.
Ne ara ağlamaya başladığımla ilgili hiçbir fikrim yoktu. Ancak yaşlar gözlerimden akıp giderken kendimden de, olayların benim için gidişatından da daha çok korkmaya başladım.
Nihayet tüm gözyaşlarım tükendiğinde ise derin bir nefes aldım ve ne zaman düşüncelerimde ya da hislerimde boğulduğumu hissetsem hep yaptığım gibi kolumdaki bileklikle oynadığımı fark ettim.
Toparlanmalıydım, bu kadar kolay olmamalıydı.
Biraz içmiş, üstüne o kadar yorgun olmama rağmen bir de ağır bir uyku ilacı almıştım.
Olabilirdi! Bunu gerçekten ben yapmış olabilirdim! İlaçların; bazen uykuda rahatsız edici rüyalar, saldırgan davranışlar ve uyurgezerlik yapabildiğini biliyordum. Çünkü o lanet örümceklerle dolu rüyalarım başladığı an, bir psikoloğa başvurmadan önce kendi araştırmamı da yapmıştım.
Dün gece biraz içmiştim, üstüne ilaç almıştım ve bam!
Başka hiçbir açıklaması olmamalıydı bunun. Olamazdı! İzin veremezdim.
Hayatın, benden akıl sağlığımı da almasına izin veremezdim.
Çocukluk travmalarım bile sebep olabilirdi buna. Psikologlar, yaşadıklarımın bir gün hiç beklenmedik bir anda, bir şekilde zihinsel durumuma darbe indirebileceğini defalarca söylemişlerdi bana.
Cesaret toplamak ister gibi derin bir nefes aldım ve ayağa kalktım.
Bu günü unutacaktım. Bu anı hafızamdan silecektim ve hiç yaşanmamış gibi davranacaktım. Ben hep hayatta kalmıştım, atlatmıştım. Elbette bunu da atlatacaktım.
Ben normaldim! Aklım yerindeydi ve öyle kalacağından bizzat emin olacaktım!
Tekrar bir duş alırken bedenimden akıp giden suyun, kendimle ilgili zihnimde yer etmiş ve aklımın en karanlık köşelerinde bile kendilerini gizlemiş her şüphe kırıntısını bile alıp götürdüğünü düşündüm.
Ve vakit kaybetmeden hazırlanıp işe gitmek için her zamankinden çok daha fazla aceleci davranırken, bunun evden biran önce çıkmak ve kendimle daha fazla yalnız kalmamak için olduğunu düşünmemeye çalıştım.
Akılımdaki her türlü çılgınca düşünceyi ve şüpheyi zihnimde, istesem de ulaşamayacağım kilitli kapılar arasına kapatıp, hayatıma kaldığım yerden devam etmeyi seçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Kırmızısı
RomanceGeçmiş peşinizi bırakmazken, gelecekten ne bekleyebilirdiniz ki? Hiç bir şey! Geçmişinizle, geleceğiz arasında kalırdınız. En kötüsü de bazen peşinize düşen bu geçmişin farkında bile olmazdınız... (Yetişkin içerik)