Günaydın.
Düne dönelim.
Ne mi olmuştu? Kalbimin sesinin sahnedeki ablamızdan daha fazla duyulduğunu fark ettiğim an oradan topuklamıştım.Eliz her ne kadar beni bırakmak istesede, nedense yaşadığım bozgunu anladığını düşündüğümden çok fazla ısrar etmemişti.
Şimdi ise yanımda Emre gözlerim ise Eliz'deydi.Hareketlerini izliyordum,çok nadir yaptığı gülüşünü,konuşurken sürekli hareket eden ellerini,dudağının içini yemesini ve sürekli kaşlarının çatık olmasını.
Bu yanlıştı.Sürekli onu görmek istemem,sürekli onu düşünmem.Bunlar yanlıştı.
Yanlış olan bir erkekten veya bir kızdan hoşlanmak değil bu kişinin Eliz olmasıydı.Her bakımdan yanlıştı.
Birbirine ters düşen karakterlerimiz,birbirine ters düşen hayatımız.
Onlar muhafazakar bir aileye sahipti bildiğim kadarıyla,bu yüzden hala onun kadınlardan hoşlandığına inancım sıfırdı.Doğduğun ev kaderindir gerçekten.
Kavgacıydı bir kere sinirliydi fevriydi, ben aslında tam tersiyim sadece Eliz'e gösterdiğim taraf bunlardı.
Ben ona nefretten başka bir şey hissetmeyi bilmiyordum ki.
"Dünyadan Nazlı'ya, Nazlı'dan plütona."Gözümde bir el hissetmemle sağıma döndüm.
"Efendim Emre."
Gözlerini kısıp bir bana bir de Eliz'e baktı.
"Neden Eliz'e öyle baktığını sormayacağım,cevap hoşuma gitmeyecek." Dediğinde dudağımı ısırarak ona baktım.
"Sadece,iç sesini dinle Nazlı'm, bilmiyorum ne düşünüyorsun ama sen mantıklı birisin büyük ihtimalle iç sesinde mantıklıdır."Gözlerimi tekrardan Eliz'e çevirdim.Emre'ye ne cevap vereceğimi bilmiyordum ki.
Ayağa kalktı, okula yürümeye başladı.Sonra okulun duvarına yaslanan bir çocuk sanki Eliz'in kalkmasını bekliyormuş gibi Eliz ile eş zamanlı ona doğru yürümeye başladı.
Yanından geçecekken Eliz'e dokunmasıyla Eliz hafif geri çekilmişken sert ifadesiyle ona döndü.
Çocuk bir şeyler anlatıyordu gülerek,Eliz bir adım daha atmasıyla arkasını bana dönmüş oldu,yüzünü göremiyordum!
Sikeyim.
Eliz elini çocuğun koluna değdirdi?
Kolunu çocuğa değdirdi.
İçimde gereksiz yükselen ateşle gözlerimi onlardan çekmeden tek bacağımı sallamaya başladım.
"Gözleriyle cinayet işleyen arkadaşım var, of bu bilgiyi 500'e okuturum." Odağımı kesip Emre'ye baktım.
"Sence ne konuşuyorlar?"
"Valla bilemedim reisim.Gülüşüyorlar ama."
Sinirle bir nefes alıp ayağa kalktım.
"Sınıfa geliyor musun?" Dememle Emre'de kalktı.
Hiç bir şekilde onlara bakmadan okula girdim.
-
Bütün günü Eliz'den kaçarak geçirmiştim.Bulunduğu ortamlara girmiyor göz teması girebileceğim yerlerdede ona en uzak yerlere göz gezdiriyordum.
Bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum ama yinede bakmıyordum.Bir kaç defa kızların 'neyin var?' sorulu temalarına karşılık anlatmak istesemde, yapamamıştım.
Yanlış olanı dillendirmek onu doğru kılmazdı.Kıskandım mı diyecektim?
Sonunda eve girdiğimde kendimi yatağıma attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nazlı Kuş (GxG)
Teen Fiction-TAMAMLANDI- Eliz Yücetürk. İki devlet lisesinin yan yana olmasından daha kötü bir şey varsa o iki lisenin birbirine duyduğu nefrettir. Bu bir gxg kitabıdır. -Küfür içerir- -Uyuşturucu maddeler ve alkol kullanımı olabilir- -18 yaş altı için uygun d...