Nazlı Kuş (GxG)

-45-

-Çekirdek var mı ya, film başladı-

Sanırım psikolojimi karadenizin sisli dağlarına kaldırdım.

Etrafımda dönen olaylar sağolsun.

Hayatım boyunca mantığımı ilerlettim ki bundan çok memnunum. Ama bu özelliğimi kaybediyorum gibi geliyor artık.

Ya da kaybetmiyorum da arkaya atıyorum diyelim, bunun adı aşk sanırım.

Herkesin aşk tanımı farklı sonuçta, benim ki Eliz gerçi.

He bu arada.

Dün akşam Eliz'e kısaca anlatmak zorunda kalmıştım hatırlarsanız.

—-

"Baban çağırdı beni, ilişkinizi onaylamıyorum dedi işte. Annesine söylersem annesi kahrolur dedi dayanamadım Eliz."

Eliz kısa bir süre uzağa bakarak derin bir nefes çekti üzerine.

"Demek öyle." Derken gözlerini bana çevirmişti, düz bakıyordu.

"Evet öyle." Dedim gözlerimi gözlerinden ayırmayarak, sonra "Sen biliyor muydun?" Dedim kafamdaki soruyu kusarak.

"Evet." Demişti düz olan suratıyla, sinirlendiğini gerginleşen yanaklarından anlıyordum.

Bana belli etmemeye çalıştığınında farkındaydım.

Nereden öğrendin sen?

"Nereden biliyordun?" Dedim merak içerisinde.

Kollarını arkadaki duvara yaslayıp destek alarak durmaya başladı, kafasını aşağıya indirmişken gözlerini aşağıdan bana kaldırdı.

"Mahallesini yaktığım insan tabii ki böyle şeyler yapacaktı." Demişti gülümseyerek.

"N-ne nasıl öğrendin?"

"Neden bana söylemiyorsun çiçeğim?" Demişti aynı pozisyondayken.

"Banada dün akşam söyledi, bilmiyordum ki. Daha da kızıştırmak istemedim ortalığı."

"Dün akşam nerede?" Derken yaslandığı duvardan dikilip kaşlarını çatmıştı Eliz.

Otomatik bir adım geri gittim "Dün akşam ip almaya gittim, karşıma çıktı. İtiraf etti." Sözümü bitirmem ile birlikte çatılı kaşları alayla havalanmıştı.

En tatlı haliyle anlatmıştım olayı.

"Soyunu siktiğime bak sen." Derken kafasını yavaşça sallamıştı.

"Öyle bir durumda ayrı olsak bile ki bu artık imkansız, beni arayacaksın Nazlı." Dediğinde gözlerimi ona çıkardım.

He sonra komple karıyı yak, bende her ay sana iç çamaşırı getiririm T tipi aşk yuvamıza.

"Neye uğradığımı şaşırdım, söyleyemedim işte." Dedim sakince.

Gözleri yumuşamıştı, hafifçe yaklaşarak elini belime yerleştirip beni kendisine doğru çekip kafamı göğsüne yaslamamı sağladı.

Ellerimle sıkıca ona sarıldım. Kalp ritmini duymak mı? Harika bir olay.

"Hassiktir üşümüşsün sen!" Diyen sesi ile birlikte gözlerim kapalı omuz silktim.

"Banane ya." Dedim daha çok sarılırken.

"Kızlar birazdan ağlayacak zaten, hadi gülüm eve git." Dediğinde kızlara bakmak istesemde bakamamıştım.