-İleriki bölümde lazım olacak insanları tanıştırma bölümü, koltuklarınızı ayarlayın iyi seyirler-
Eliz aniden bana sarmaşık misali dolanmış kuzenimi benden çekince şaşkınlıkla ona döndüm.
"Eliz yanlış anladın!" Hala neden basılmış gibi tepkiler veriyordum bilmiyorum ama tutamıyordum kendimi.
"Kimsin lan sen Nazlıya dokunabiliyorsun!" Eliz'in beni asla görmeyip kırmızı boğa edasıyla Didem'e yürümesiyle birlikte bende ona doğru adım attım. Didem garibim ne yapacağını bilememiş Eliz'in suratına bakıp olayı anlamaya çalışıyordu.
"Yav Eliz bir dur! Kuzenim o benim."
"Sik- Kuzen mi?" Eş zamanlı konuşmamızla kuzen lafını duyunca hızlıca bana dönmüştü. Bu sefer sinirin nasibini ben alıyordum.
"Lan! Ne öyle ortalık yerde sarılıyorsunuz Nazlı? Aklım gitti." Diyince ona gözlerimi kısarak bakmaya başladım, arkamda canım arkadaşlarımın gülüş sesini duyuyordum. Gülüş?
Arkamı döndüğümde harbiden de gülmemek için kendini zor tutan en yakın dostlarımla göz göze geldim, en yakın.
Ulan sizdemi!
"Ne gülüyorsunuz pisler." Kızgın edayla söylediğim cümleye dayanamayarak kahkaha patlatan Cemre konuşmaya başladı.
"Ay- Yanlış anlaşılmanın böylesi. Altıma işeyeceğim şimdi, Gökçe tut çantamı , tut tut." Diyerek koşar adım okula gitti. Sınanıyordum.
Sinirle önüme dönüp Eliz'e baktığımda masum masum bana bakıyor olduğunu gördüm. Öyle kalırsın işte.
Gözümle Didem'i işaret edip konuşmaya başladım.
"Artvinde oturan kuzenim, Didem." Diyip imalı imalı konuşmaya başladım. Didem de olayı çakmış olacak ki hafiften sırıtır ifade ile Elizi izliyordu. 'Hadi şimdi bir şey de götün yiyorsa' der gibi bakıyordu. Ama Eliz'in götü yerdi. Neyseki konu bu değil.
"Kusura bakma ya, öyle görünce sizi. Birde sabah sabah, şey oldum ya." Diye konuşmaya başlayan Eliz'e dayanamayan Didem cevap verdi.
"Yok yok, sorun yok. Anladım sevgilin." Diyip güldüğünde hemen atladım.
"Sevgili değil flört." Dediğimde Eliz'in ağzının içinde küfür ettiğini duydum. Ayıp.
"Sorun yok saçmalayın ya! Empati kuruyorum şu an haklısın Eliz. Bir şey demiyorum ama akşam net bir şekilde döküleceksin bana Nazlı." Dediğinde ona tekrardan sarıldım, konuşmaya devam etti.
"Ben gidiyorum eve dayım çıkmadan yakalayayım onu. Tanıştığıma memnun oldum Eliz." Diyip yanımızdan ayrıldı, ayrılırkende arkada bulunan dostlarıma el sallamayıda unutmadı. Giderken hala sırıtıyordu.
Didem gidince bir hışım Eliz'e döndüm.
"Ya sen neden dinlemeden iş yapıyorsun Eliz?" Dediğimde ağzına kürdanı sokuşturup bana döndü.
"Nerden bileyim ben kuzenin olduğunu Nazlı kuşum, öyle görünce sinirlendim dalıyordum az kalsın." Konuşurken okulun bahçesine girmiştik.
"E yuh ama yani, insan bir der bu kız neden birine sarılıyor."
"Dedim işte o yüzden sinirlendim."
"Allahtan söyledim hemen."dediğimde yürürken kafasını aniden bana çevirmesiyle duraksadım.
"Kızım ayrıca neden eyvah Eliz diyorsun sen, ben o laftan sonra iyice gaza geldim zaten." Haklıydı, tepkime sıçaydım.
"Tamam neyse, hallederim ben kuzenimi akşam, bir dahakine sor böyle bir olay olursa." Dediğimde kaşlarını çatıp önüne doğru döndü. Tekrar yürümeye başladık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nazlı Kuş (GxG)
Teen Fiction-TAMAMLANDI- Eliz Yücetürk. İki devlet lisesinin yan yana olmasından daha kötü bir şey varsa o iki lisenin birbirine duyduğu nefrettir. Bu bir gxg kitabıdır. -Küfür içerir- -Uyuşturucu maddeler ve alkol kullanımı olabilir- -18 yaş altı için uygun d...