Nazlı Kuş (GxG)

-22-

- Sarı-Kırmızı bir bölüm, iyi seyirler-

Ufak tıkırtılarla birlikte gözlerimi açmaya çalıştım. Tek gözümü açmamla karanlık bir dünya görmem ile kaşlarımı çattım. Neden karanlıktı?

Dün çok içmiştim ve kör mü olmuştum?

Gözlerimi tekrardan kapayıp bir daha içmeyeceğime dair yeminler etmeye başladım. Allah'ım bir daha içmeyeceğim aç gözlerimi. Gözlerim o kadar ağırdı ki açamıyordum bile ve üzerimde ağırlık vardı!

Hem kör olmuştum hem de karabasanlar basmıştı!

Sanırım ağlayacaktım, bilmiyorum neden böyle olmuştu ama. Sakin bir şekilde iki gözümü de açmaya çalıştım. İki gözümü açtığımda aslında karanlığın çokta karanlık olmadığını farkettim.

Yüzümde yorgan örtülüydü, uflayıp üzerimdeki yorganı fırlattım. Elimle yüzümü sıvazlayıp telefonuma bakmak için yan tarafa doğru döndüm.

Eliz?

Eliz!

Eliz yanımdaydı, hay sikeyim. Doğru ya, ben dün Eliz'e gelmiştim. Çokta sarhoş değildim yani hatırlıyordum genel yaptığım eylemleri. Ama sanırım rüya mı gerçek mi olarak ayrımını tam iyi yapamamıştım. Odasındaydım ben! Hemde baş ucumda Eliz vardı. Böyle düşününce bir gerilmedim değildi.

Sakinlikle kafamı etrafa çevirdim ve gri ağırlıklı odaya göz gezdirmeye başladım. Üzerime bakınca kendi kıyafetlerimin olmadığını görünce aniden irkildim. Lan biz şey mi yaptık! Hızla Eliz'i dürtmeye başladım.

"Eliz,Eliz uyan." Dediğimde hemen gözlerini açan Eliz ile şoka uğradım, oha lan. Beni uyandırmak için danaya girme usulünü uyguluyorlardı.

"Günaydın yavrum." Diyen ve gerilen bedene uzun uzun baktım, çok güzeldi yeni uyanıncada. Neden güzeldi?

"Eliz, buraya geldiğimi hatırlıyorum o kadar sarhoş değildim de-.." diyip duraksadım. O da bana bakarak gülümsemeye başladı uzanıp alnımdan öptü.

"Kıyafetlerim değişmiş, şey mi oldu ne oldu."

"Ney mi oldu?" Sırıtarak sorduğu soruya karşın yutkunmam yarıda kaldı.

"Ben en son kıyafetlerimin kalmasını söylediğimi hatırlıyorum, sonra da uyudum ki. Hatta-.." diyip elimde odanın sağ köşesini gösterdim.

"Şurada Zeki müren vardı onu bile hatırlıyorum." Dediğimde gür bir kahkaha bırakmıştı Eliz.

"Hatırlamıyorsun değil mi?" Diyip gülmesine devam ediyordu.

Yapma Eliz ya, lütfen ya.

"Bir saate uyanıp kusmaya başladın, buraya geldiğinde sarhoş gibiydin ama en son ne içtin bilmiyorum sonradan etkisi vurmuş gibi."

En son evden çıkmadan votkayı diklemiştim evet. Ne yani kusmuş muydum?

"Kustum mu yani?" Diyip ellerimle oynamaya başladım, bu sırada doğrulmuştum. Tekrar kahkaha bırakan Eliz ani bir hareketle beni yanına çekip dudağıma bir buse kondurdu.

"Anlatayım güzelim." Diyip tekrar kahkaha attı, gülmesene Eliz.

———

"Vay be, derlerdide inanmazdım. Görüyor Eliz." Diyip kafamı odanın köşesine çevirdim.

"Balım uykun yok mu, ayrıca ne görüyorsun?" Diye gülümseyerek konuşmasıyla ona döndüm.

"Zeki mürende bizi görecekmiş Eliz, gülme komik bir şey değil, ciddi olay bu." Eliz artık kıkırdamaya başlamıştı.