"Senden istediğim tek şey..." dedi, devamını getiremedi.
"Ne?"
"Para." deyince yüzümün şekli değişti. Sinir bozukluğuyla güldüm.
"Gerçekten mi?" dedim. "Yıllarca bana yaşattıkların... Hepsi param için miydi?"
"Evet." dedi. "Çok özür dilerim."
"Senin özrün bana işlemez." dedim duygusuzca. "Ne kadar istiyorsun?"
"İki milyon dolar." dedi çekingen bir sesle.
"İki milyon dolar?" dedim ve kaşlarımı çattım. "Ne yapacaksın sen o kadar parayı?"
Sessiz kaldı.
"Tamam, yarın getireceğim paranı. Ne yaparsan yap.""Teşekkür ederim." dedi. "Sadece... Senden nasıl isteyeceğimi bilemedim."
"Gelip adam gibi sorsaydın." dedim yüksek sesle. "Niye hayvan gibi zorla aldın?"
"Ben-"
"Tamam, neyse." dedim ve iç çektim. "Kapatıyorum. Yarın görüşte vereceğim."
Telefonu kapattım."Ne diyor?" dedi Evgin merakla.
"Para istiyormuş. Eğer verirsek bizi rahat bırakacağını söyledi." dedim gülümseyerek.
Ertesi gün...
Bankadan parayı çektikten sonra cezaevine gittim ve parayı amcama verdim."Ne yapacaksın bu kadar parayı?" dedim ayağa kalkarken. Bir şey söylemeden sadece yüzüme baktı.
"Tamam, sormadım say." dedim. "Bırakıyor musun peşimi?""Sonsuza kadar."
"Eğer bir şey daha yaparsan o parayı senden alırım." dedi. "İşine geri dönsen iyi olur."
"Döneceğim." dedi. "Aklanacağım ve işime geri döneceğim."
"İşin zor." dedim. "İyi şanslar."
Cezaevinden çıktım ve arabamla eve geldim."Evgin?" diye seslendim eve girerken. Ortalıkta yoktu
Yukarı çıkınca biri arkamdan gelip gözlerimi kapattı. Evgin olduğunu anlayınca gülümsedim.
"Sana bir sürprizim var." dedi gülerek.
"Ne?" diye sordum.
"Bekle." diyerek gözlerim kapalı bir şekilde beni bir odaya götürdü. "Hazır mısın?"
"Çok!" dedim.
"O zaman..." dedi ve gözlerimi açtı. Odaya bakınca şok oldum. Burası kızımızın odasıydı.
"İnanmıyorum..." dedim elimi ağzıma götürürken. "Tam istediğim gibi..."
Odayı yavaş adımlarla gezmeye başladım.
"Beyaz duvarlar, iki çekmeceli komodin, yuvarlak halı ve masa, beşik, dönence..." dedim mutlulukla. "Ve bir sürü oyuncak.""Ve bir sürü oyuncak." dedik aynı anda. Evgin'e döndüm ve ağlayarak ona sarıldım.
"Çok teşekkür ederim..." dedim ve dudaklarına yapıştım.
"Kızımız bu odada bizimle büyüyecek." dedi. "Söz veriyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Hayatlar
Ficção GeralSavaş ve Barış "Türkiye'nin En Zenginleri" olarak bilinirler. Sonradan tanıdığı kardeşleri Cemre, aileye ayak uydurmakta biraz zorlanmış olsada eskisi kadar yabancılık çekmiyordur. Yaşadıkları bazı problemler sebebiyle son zamanlarda gündemden düşme...