DC - 7. Bölüm

6.9K 350 152
                                    

"Bunu yapmak zorundasın. Deli etme adamı be kadın." 

"N'olur yapmasam."

"Yapmak. Zorundasın. Selen." 

"Ama. İstemiyorum. Anıl." dedi Selen'de Anıl gibi her kelimeye vurgu yaparak.

1 saattir Selen'in dönme dolaba binmesini bekliyorduk ama yükseklik korkusu olduğundan dönme dolaba binemiyordu. Anıl'da bunu öğrenince oyunda Selen'e bunu yapmasını söylemişti ve lunaparkta zorla dönme dolaba bindirmeye çalışıyordu.

Selen "Ama bu diğer dönme dolaplardan daha büyük. Banane ya Anıl!" diye bağırdığında Anıl oflayarak Selen'i omzuna aldı ve çığlık atmasına neden olan o cümleyi söyledi.

"Abi bindirir bindirmez çalıştır."

Selen'in çığlıklarıyla, Anıl'ın Selen'e bağırmasıyla ve Selen, Anıl'ın yüzüne yanlışlıkla dirsek atmasıyla geçen 3 turdan sonra nihayet inmişlerdi. Tabi yanımızdan geçerken Selen'in ağzından hiç duymadığım küfürleri duymuştum. Bu kız ne ara bu kadar küfür öğrenmişti ? Anıl ise pis bir gülüşle Selen'e bakıyordu.

"Şerefsizin tohumu velet torunu!"

"Çok ayıp çok."

"Sus ya!" Sinirle yürümeye başlayan Selen'in arkasından bağırdım.

"Nereye ?" 

"Anıl'dan uzak bir yere." 

Aras heyecanla karşıyı gösterip konuşmaya başladı.

"Korku tüneline biniyoruz hadi." 

"Ne ?! Yo yo yo.. Ben binmem!" 

"Hadi Derin ya." 

"Hayır Aras."

"Eğer şimdi binmezsen sana çok kötü şeyler yaptırırım." 

Hah! Şuna bak. Çok kötü şeyler yaptırırmışmış. Hem ne yaptırabilir ki ?

"Oyunda Derin.. Oyunda." dedi yarım ağız sırıtarak ve arkasını dönüp korku tünelinin olduğu tarafa gitti. Lanet girsin! 

"Tamam be tamam. Beklesene sığır!" diye bağırdıktan sonra bende peşinden ilerledim.

Anıl "Dikkat et. Burası önceden bindiğin korku tünellerine benzemez." dedi.

 Beni sadece korkutmak için diyordu yoksa burası da normal öyle korkunç gibi görünen ama korkunç olmayan korku tünellerindendi. Aras elini bana doğru uzattığında eline vurup bir arkadaki oturaklara binecektim ki bileğimden çekip yanına oturtturunca ben kalkamadan diğer yerler kapılmıştı bile. 

Arkamızda Selen ve Anıl onların arkasında ise Özgür ve Duru vardı. Geri kalanları ise binmeyip başka bir şeye binmek istediklerini söylediler.

En önde oturmanın verdiği korkuyla gözlerimi kapatmış dizimi sıkıyordum ki elime değen bir şeyle irkilip çığlık attım. 

"Ne bağırıyorsun be!" diye söylenen Aras'a döndüm.

 "Ödüm patladı su aygırı. Öyle ses çıkarmadan elimi ne tutuyorsun."  

"Bir de içeride ne yapacaksın kim bilir. Çocuk gibi mızmızlanıp korkma da."

"Korkmam ben." 

"Göreceğiz." 

Şuna bak ya. Tam ağzımı açmıştım ki önümüzde korkunç bir yaratık bağırınca Selen'le aynı anda çığlık attık. Korkudan bir anda Aras'ın göğsüne başımı yaslayınca kahkaha atıp "Gerçekten korkmazmışsın." dedi.

D/C ? (Şişe Çevirmece)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin