Tanıtım Filmini izlemeyen varsa hemen açsınn! Linkini tekrardan buraya koyuyorum.
Bir sürü hatırlatmalarıma rağmen yb'yi sabırla bekleyen kuşlarıma teşekkür ederim. Beğenip yorum yapmayı unutmayın.
****
"Ne yaptın sen?"
"Ne yaptın!"
"Nasıl yaparsın bunu!"
"Nasıl yapabildin?"
"Onca şeyden sonra nasıl, nasıl?"
Ellerine baktım, ardından bileklerine, kollarına. Yerde sürünerek ona yaklaştım. Köşeye sinmiş duruyordu. Gözleri kapalı. Elimi uzatıp kolunu dürttüm. Açmadı. Daha sert dürttüm. Açmadı.
"Selen korkuyorum bak cevap ver." diyerek omuzlarından tutup bana çevirdim.
Elimi burnuna yaklaştırdım, nefes almıyor. Ben yanlış anladım herhalde, göbeğine baktığımda inip kalktığını göreceğim.
Geri çekilip baktım. Neden inip kalkmıyordu? Herhalde bana öyle geldi damarına bastırırsam attığını göreceğim ve hepsinin büyük bir yanlış anlaşılma olduğunu göreceğim.
Neden atmıyor?
"Selen? Selen!"
"Allah'ım lütfen hayır lütfen, lütfen!" diyerek bağırdığımda bütün gücümü toplayarak diğerlerine haber vermek için ayağa kalktım.
Yürüyecek gücüm dahi yokken onlara ne diyecektim? Allah'ım...
Ayağa kalktım. Titreyen bacaklarım umrumda değil. Haber vermem lazım.
Sağ ayağımı bir adım öne atmamla sol bileğimin tutulmasıyla arkama döndüm.
"Hayır."
"Selen? Allah kahretmesin! Allah'ım sana şükürler olsun."
"Kimseye söylemeyeceksin."
Yavaş nefes alması ve kısık sesle konuşması onu anlamamı zorlaştırıyordu.
"Etkisi ne zaman geçecek?"
"Bekle..." Tekrar gözlerini kapatıyordu ki yanına eğilerek yüzüne hafifçe tokat attım.
"Kapatma gözlerini. Lütfen."
"Merak etme ölmüyorum." dediğinde gözlerimin dolmasına engel olamadım.
"Tamam sen yine de yapma."
"Zaman...ver..." diyerek gözlerini kapatıp duvara yaslanmış olan arkadaşıma baktım.
Diğerlerinin yanına gitmeden önce ilk önce ondan dinlemem gereken cevaplar vardı. Elbette diğerlerine de söyleyecektim bunu. Herkese olmasa bile Ceren'e kesinlikle söyleyecektim. Hatta birazdan hastaneye gideceğiz.
Kendini duşakabinle klozetin arasına sokmuş, ayaklarını da kendine çekmiş Selen'e baktım. Elindeki şırıngayı sımsıkı tutuyordu. Bir eliyle şırıngayı tutarken sol kolunu yanına dümdüz uzatmıştı.
Zayıf ellerine ardından da morlaşan kollarına baktım. Mosmordu. Bakmam içimin acımasına neden oluyor. Nasıl yaptı nasıl! Kafayı yemek üzereyim.
"Daha fazla bekleyemeyeceğim. Ceren'i çağırıyorum." dememle gözlerini araladı.
"Derin, hayır."
"Her şeyi anlatacaksın bana."
"Derin sen mi bağırdın? Ses geldi." Kapının tıklanmasıyla Ceren'in sesini duyduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
D/C ? (Şişe Çevirmece)
AcciónBir grup genç arkadaş çocukların oynadığı bir oyunu oynamaya karar verirken başlarına gelecekleri bilselerdi hiç oynamamayı tercih ederlerdi. Kurallara uyulmadığında ne oluyordu? "Anlamıyorsun! Çocukların oynadığı bir oyundu bu.Hayatımızı değiştiren...