Peki Ya Sonra?

PEKİ YA SONRA? 41. Bölüm

Can okurlarım...
Hepimizin sabırla beklediği o bölüm nihayet geldi. Ben yazarken çok büyük keyif aldım inşallah sizde okurken en az benim kadar keyif alırsınız. Yazdığım en uzun bölüm oldu keyifle okuyun ve beni o güzel yorumlarınızdan lütfen mahrum etmeyin...

PEKİ YA SONRA? 41. BÖLÜM

Afyon'dan ayrılmasının üzerinden geçen bir aylık zaman, Elif için ne kadar zor ve yıpratıcı geçtiyse Alp Timur için biraz daha zordu. Elif'e duyduğu özlem bir yana, içinde bulunduğu bu bilinmezlikle ne yapacağını bilememekti onu en çok yoran. Kendi duyguları uzaklaşınca azalmak bir yana sevgisine aşkına eklenen özlem ile çok daha can yakan bir hal almıştı almasına ama Elif kendisi için o kadar keskin sınırlar çizmişti ki merak etmeden alamıyordu kendisini. Geçen bu bir ayda kendisi Elif'i deli gibi özlerken Elif'in kendisine karşı olan duyguları ne haldeydi düşünmeden edemiyordu. Elif'e olan saygısından ve ona verdiği söz yüzünden çok istemesine rağmen aramamıştı. Onsuz bir hayata alışmasından o kadar çok korkuyordu ki, bu düşünceler ne zaman aklına gelse koca şehre sığamıyordu. Ne zaman bu duyguların içinde boğulduğunu hissetse kendini Selim ve Leyla'nın yanında buluyordu. Tüm ailesi gün geçtikçe çoğu şeyin farkında olsa da, kimse ağzını açıp tek soru sormuyordu. Demir bey ve Alp Timur dede verdikleri sözden dolayı kimseye tek kelime etmemişler sabırla Alp Timur'un anlatmasını bekliyorlardı. Ahu Hanım Alp Timur eve döndükten sonra ilk defa odasına girdiğinde gözüne ilk çarpan şey piyanonun üzerinde duran Elif hat yazsına dünyadan soyutlanmış gibi bakan Alp Timur'u gördüğünde kafasının içindeki her şey yapboz parçaları gibi birleşmişti. Oğlunun gözlerindeki o saklamaya çalıştığı hüzün, kahvaltı masasında Elif adı geçtiğindeki hali ve en sonda hat yazısına olan bakışları tüm sorularına cevap olmuştu.

Odaya girdiğini fark etmeyen oğlunu rahatsız etmemek ve yıllardır yüzünde görmeyi beklediği o duyguyu biraz daha izlemek için odanın bir köşesinde sesini çıkarmadan dakikalarca öylece durmuştu. Alp Timur Elif yazısına, Ahu Hanım ise Alp Timur'a bakıyordu. Elif yazısına baktıkça oğlunu yüzünde her an daha da büyüyen gülümseme ile farkında olmadan aldığı derin nefes Alp Timur'un kendisini fark etmesine neden olmuştu. Aklındaki soruların cevaplarını almak istese de, Alp Timur'un hal ve hareketlerinden daha anlatmaya hazır olmadığını anladığından tek bir soru sormamış ve normal davranmıştı. Günler geçtikçe tüm ailesi Alp Timur ne kadar normal davranmaya çalışsa da ondaki değişimin hepsi farkındaydı. Eskisinden daha çok çalışıyor, olduğu yerde sanki oraya sığamıyormuş gibi davranıyordu. Her akşam evinde olan,ya da olmak için çaba gösteren adam gitmiş gece geç saatlere şirkette ya da en çok sevdiği yer olan şarap mahzenlerinde zaman geçirir olmuştu. Ailesi ile bir arada olduğu zamanlarda ne kadar bulunduğu ortama ayak uydurmaya çalışsa da sık sık uzaklara daldığını hepsi görüyor ama yine de tek kelime etmiyorlardı. Sessizleşip uzaklar daldığı zamanlarda yüzünde ya eşsiz bir gülümseme oluyor ya da aksine derin bir hüzün kaplıyordu yüzünü. Daldığı düşüncelerden ayrılmayı başardığında ise müsaade isteyerek odasına çıkıyor ve bazen saatlerce Elif adını izleyerek geçiriyordu.

Ailesinin kendisi için meraklandığını, neler olduğunu anlatması için sabırsızca beklediklerini elbette biliyordu. Onları bu kadar merak içinde bıraktığı için kendisine çok kızıyordu ama karşılarına geçip yaşadıklarını anlatmak için o gücü olmadığını düşünüyor ve susmaya devam ediyordu. Elif'i görmeden sesini duymadan geçirdiği her bir gün artık kendisi için dayanılmaz olmuştu. Selim ve Leyla'nın sık sık onunla görüştüklerini biliyor nasıl olduğunu bir tek onlardan öğrenebiliyordu ama aldığı cevaplar hep aynı oluyordu. Ne zaman sorsa 'iyi olduğunu söylüyor' dan başka bir cevap olmuyordu. Ara ara Burçin'le de konuşuyor ama ondan da farklı bir cevap almıyordu. Yalnızca Afyon'dan ayrıldıktan iki gün sonra Burçin kendisini nasılsın diye aradığında Elif hakkında konuşmuşlardı. Burçin Afyon'dan ayrıldığı gün Elif'i görmeye gittiğini anlatmış ve nasıl olduğunu sorduğunda ise;