Duvarım boş mu sahi? Hani şu soğuğun göz kapaklarıma oturduğu gecede dakikalarca baktığım,tanıdığım rengiyle öylece duran duvarım.Boş değildi bi' zamanlar.Tozu biriken kenarlara izini bırakmış. Gözüme takılan, o izler aslında. Duvar gibi hissetmem normal mi? İçim öyle soğuk, bedenim öyle durgun ve kaldırdığım yüklerimin izleri lafta toz, hakikatte bir mıh gibi çakılmış bedenime. Öyle içten benzettim kendimi o bomboş duvara. Öyle hisli ki derdini anlatsa dinlerdim,derdimi anlatabilsem üşenmez dinlerdi. O anlatmadı, ben anlatamadım. Gecenin bi' yarısı tozu bahane etti mi dertlerim,dile geldi mi kalemim. O da özlemiş kendini yormayı. Kendi tozunu sürdü kendi duvarına. O da bi' o kadar tanıdık.Kendi söyledi kendi işitti. Bir nevi derdini ekti toprağına. Uzağı geldi, yakını geldi. Durmak bilmedi. Derdini başka derdiyle susturdu. Büyüğü otur dedi küçüğüne. Haddi miydi gecenin bi' vakti. Derdin deryasında suç, benim rüzgarı hesaba katmayan bomboş duvarıma kaldı iyi mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bi' Sözle
RomanceEn büyük afettir Nar-ı Aşk. İnsanı tepeden aşağı yakar da yakar. Kalbi bırakır sona. İşte en büyük yangın o zaman başlar.