Suya atılmış bir dilek kağıdı gibiyim;dalgalar vuruyor savruluyorum,soğuk hissediyorum,bitik,yırtılıyorum dört bir köşemden.Her bir dalga beni başka bir uca sürüklüyor.Öyle tutmayacak bir dileğim ben.İçimdeki yazılan yazıları kaldıramayıp paramparça olan kağıdım,o denli.Yoksunum,hârabım,meczubum,hercai.
Dilek adarım ben.Bi ömür tutmayan.Dallara asarım mendillerimi,boydan boya.Çıkmaz hiçbiri.Galiba her defasında köksüz bir ağaca bağlarım onları.
Kendi sonsuzluğunda kaybolmuş bir adamım şimdi.Bazen o sonsuzluk bir gözyaşı olur akar gider,bazen bir yutkunma olur boğazda sıkışıp kalırım.Bazense bir hiç olurum,hissedilmeyen.Sen hiç olmak nedir bilir misin? Peki ya yitmek nedir,yoksunluk?
Aslında bu soruların hiçbir cevabı yok.Ne senin lügatın da doğrudur cevabın ne de benim lügatımda.
Aslında hiçbir kelimenin karşılığı yoktur dünyada.Dünya diyorum da,Dünya'nın ne olduğunu bilen var mıdır ki aramızda?
İşte,bu koskocaman bilinmezin icindeyiz,herkes kendi sonsuzluğunda aslında ve herkes yoksun,herkes yitik,herkes bir hiç.
Bedenin bile sana ait değilken nedir bu sahiplenme,nedir bu hırs,çıkar?
Aslında herkes suya bırakılan dilek kağıdı.İçinde ne yazıyorsa onu yaşıyor.Dalgalar vuruyor dört bir yandan yıpranıyor sayfan,arada bir karaya vuruyorsun,kurtuluyorsun sonra tekrar içine çekiyor seni.Tek bir dalga yetiyor yeniden yıpranmana.
Aslında hepimiz yırtılıyoruz dört bir yandan,hepimiz soğuk hissediyoruz.
Artık ayrısın diğer parçalarından,yerin de yurdun da yok anlayacağın.Sona geldin mi anlarsın aslında o dileklerini yazıp attığın su birikintisi her zaman yanında olan tek dostun;gözyaşınmış.Kendi suyunda boğulurmuşsun aslında sen.Aldırma bitti her şey.Nefes al sen.Ne de olsa yeniden bir araya gelmeyecek o kağıt.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bi' Sözle
RomanceEn büyük afettir Nar-ı Aşk. İnsanı tepeden aşağı yakar da yakar. Kalbi bırakır sona. İşte en büyük yangın o zaman başlar.