Keyifli okumalar. 🥰
(Yazardan)
Kendine yeni bir elbise almak istiyordu Hande. Bu da takımca akşam yemek yiyecekleri ve sonrasında sponsorun etkinliğe katılacağı akşama denk gelecekti.
"Akla zarar bir güzellik yahu," dedi Simge. Omuzlarını dikleştirip aynadan kendine baktı Hande. Arkadaşının söylediği cümle yüzünü gülümsetmişti.
"Beğendim. Sanırım alacağım," dedi.
"Takım yemeği için yeni elbise alıyor. İşte aşk budur," dedi. Hemen ardından imayla gülümsedi.
"Gerçi senin için aşk kelimesi bir kişiye çıkıyor ama neyse."
Bu imaya karşılık dil çıkardı Hande. Çocuksu bir ifadeyle güldü. Boynunu sakınır gibi geriye attı.
"Ama sanırım yemekten sonraki eğlenceye katılmayacaksın? Ayrı planın var."
Hande'nin de eğlenmek için onlarla olmasını istiyordu ama yapacak bir şey yoktu. Sponsorun yapacağı etkinlik, takım yemeğinden çok daha önce belirlenmişti. Markanın sporcu yüzlerinden birisi olarak Hande'nin katılması çok önemliydi.
"Kafamda makyajımı bile yaptım."
Alaycı bir gülüş döküldü Simge'den. "Senin sosyalleşesin var," dedi. Aslında Hande'nin son günlerde kalabalık içine karışacak bir ruh halinde olmadığını biliyordu fakat bir şeyler değişmiş olmalı, diye geçirdi aklından.
"Galiba ya, kaç gündür içim sıkılıyor."
"Antrenmanlarda hep mutlusun ama... Ben mi yanlış görüp yorumluyorum yoksa?"
"Yok canım," dedi kelimeyi uzatarak. Gözlerini kısarak güldü.
"Voleybola dair her şey beni çok mutlu ediyor şu an. İşimin dışındaki şeylerde sıkılıyorum. Hem artık olimpiyat senesindeyiz, bizi kimseler tutamaz," dedi coşkuyla. Üstündeki elbiseyi çıkarmak için arka tarafa doğru gitti.
"Kendini mental çalışmalara vermeni takdir ediyorum, canım arkadaşım," dedi Simge şakacı bir sesle. Aslında bunu gerçekten takdir ediyordu. Hande takımın çok önemli bir parçasıydı. Daha şimdiden bir yanları olimpiyatlarla ilgili hayaller kurmaya başlamıştı.
_______________________________
Garsonu çağırmak için soluna doğru döndüğü an uzun zamandır görüşemediği arkadaşını gördü. Sarışın kız sanki Hande'nin bakışlarını hissetmiş gibi bedenini o yöne çevirdi. Hande'yi görünce dudaklarına samimi bir gülümseme yerleşti. Ona el sallayıp yanına doğru yürürken Hande çoktan ayaklanmıştı. Masadan biraz uzaklaştı. Arkadaşına doğru hızlı adımlarla gitti.
"Ne güzel tesadüf," dedi Esen.
"Esenciğim seni gördüğüme çok sevindim ya," diyerek arkadaşına sıkıca sarıldı Hande. Sağ eliyle onun sırtını sıvazlarken arkadaşı da kollarını boynuna attı.
"Hele ben... O kadar uzun zaman oldu ki..."
"Neler yapıyorsun?"
"Aynı şeyler ya, tek bir değişiklik bile yok. Tenise de devam ediyorum."
Yavaşça geri çekildi Hande. Arkadaşının elini tutup yavaşça sıktı.
"Bir ara sen de tenis oynarken hikaye atmıştın ama sonrası gelmedi," dedi Esen sırıtarak. Hande bu sırıtışın arkasındaki meydan okumayı görebiliyordu. Hemen bu meydan okumayı kabullenerek başını hızlıca salladı. Dudaklarını birbirine bastırarak gülümsedi.
