Keyifli okumalar dilerim. 🥰
(Zehra'dan)
Hislerimi Cansu'ya anlattığım zaman içim rahatlar sandım ama öyle olmadı. Hislerim derken kastettiğim Hande'ye olan hislerim ve sevgili olmamız değildi. Onu fena halde kıskanmaya müsait bir tarafım olduğunu yeni keşfediyordum. Bugün Elif'in paylaştığı videoyu görünce kaşlarımı öyle bir çatmışım ki başıma ağrı saplandı. Aklıma geldikçe sinirlenmeye devam ediyordum. Cansu ise beni teskin etmekle meşguldü.
"Bak az önce mesajlaştınız, her şey yolunda."
"Yolunda zaten de..."
Nefesimi hızlıca üfledim. "Of!"
Oturduğum koltukta geriye doğru yaslandım. İçtiğim kahveden tat bile alamamıştım.
"Bizim kız takım arkadaşına farklı şekilde yaklaşmaz."
Dön, pişman ettin Cansu, dön!
Kaşlarımı çatarak "O ne biçim laf şimdi? Ben de takım arkadaşıyım ama bak ne oldu? Sevgili olduk," dedim. Elindeki fincanı masaya bıraktı Cansu. Başını hızlıca sağa sola salladı.
"O da doğru Zehracığım ama kastettiğim şeyi az çok anlamış olman lazım. Seninle sevgiliyken bir başkası onunla flört etmeye çalışsa bile fark etmez. Hande oralı olmaz."
Bak yine aklıma bir şey geldi sinirlendim. "Bir keresinde bana flörtöz demişti. Kendine baksın."
Mesajda belli etmedim ama iyi bir tribi hak ettiğini düşünmüyorum değil. Ne o öyle, dans eder gibi elini omzuna atmak... Kız zaten Hande'yi belinden öyle bir tutmuş ki... Film sahnesi mübarek.
"Hande girdiği ortamlarda çok çabuk dikkat çeken bir insan. Bunu çabasız bir şekilde başarıyor. Alımlı kız, dünya güzeli, enerjisi zaten harika... Bunlar senin de bildiğin şeyler. Bence kafanda kurarak kendine eziyet etme."
"Ben Hande'ye güveniyorum, ondan yana sıkıntım yok. O hikayeyi görünce sinirlendim, elimde değil."
"Birkaç saniyelik görüntü için bu kadar sinirlenmen beni şaşırttı aslında."
Cansu beni iyi tanıyan bir insandı. Nelere çok sinirlenip nelere sinirlenmeyeceğimi iyi biliyordu. Az önceki cümlenin ardında yatan şaşkınlık da beni iyi tanımasından kaynaklanıyordu.
"Olay sadece bu değil. Sezon başından beri bir yakın duruyor benimkine. Bir ara Alexa da yakındı," deyip gözlerimi devirdim.
Hayretler içinde bana baktı. "Sezon başından beri demek... Zehra Hanım nelere dikkat etmiş öyle."
Utandığım için başımı diğer tarafa çevirdim. Gülecek bir şey de yoktu ama gülmeye başladım.
"Özellikle dikkat etmedim. Göze çarpıyordu."
"Ya ya tabii..." dedi alaycı bir ifadeyle. Kahvesini içmek için fincanı yukarı kaldırdı. Gözlerinde muzip bir pırıltı vardı.
"Bayağı bayağı dikkat etmişsin işte. Üstelik o zamanlar aranızda arkadaşlıktan başka bir şey yokmuş," dedi.
Göze batıyordu bence ama şöyle bir düşününce Cansu haksız da sayılmazdı. Hande Yener'in 'seviyorsun' şarkısının sözlerini mırıldanmaya başladı. Şu an oturduğumuz kafede bu şarkı çalıyordu.
"Aksini iddia etmedim," dedim.
Sevimli bir gülümsemeyle beraber ellerini yanaklarına koydu. "Ya ama bu çok tatlı bir cevaptı."