_39_

1.7K 147 29
                                    

Keyifli okumalar canlar. 🥰


(Hande'den)


"Kızlar siz gidin. Orada görüşürüz," dedim. İlkin ve Elif aynı anda bana doğru baktılar. Neden aynı anda gitmeyeceğimizi merak ettikleri belli oluyordu.

"Hani arka arkaya gidecektik?" dedi İlkin sorgulayıcı bir tavırla. Elif de aynı soruyu sormak ister gibi bakıyordu.

"Kübra'nın anahtarı çantamda kaldı, şimdi fark ediyorum," deyip elimdeki çantayı havaya kaldırdım. Üzgünüm kardeşlerim ama yalana başvurmak durumda kaldım. Elif inanmadı ama İlkin inandı. Hemen başını aşağı yukarı salladı. Elif ise dudağını yukarı kıvırdı. Muhtemelen benim yalan söyleyip söylemediğimi anlamaya çalışıyordu. 

"Tamam, sen bilirsin," dedi. Arabaya bindikleri an bir rahatlama yaşadım. Sorgu kaldıracak durumda değildim. Güneş'ime mesaj göndermek için telefonumu çantamdan çıkardım. Şoför koltuğuna oturdum.

Birkaç dakikalığına dışarı gelir misin? Arabadayım şu an. Bizim kızlar benden önce gittiler, seni beklemek istedim.

Zehra: Arabanı nereye bırakmıştın?

Senin arabanın yanında, hadi çabuk ol.

Zehra: Geliyorum aşkım.

Rahat bir nefes aldım. Telefonu elimden bırakırken titrediğimi fark ettim. Neden böyle heyecan bastığını anlamıyordum. En son görüşmemizin üstünden sadece on dakika geçmişti.

Dikiz aynasından baktığımda bana doğru geldiğini gördüm. Dudaklarımı ısırarak güldüm. Geceyi ona sarılmadan, öpmeden bitirme planım yoktu. Dans ederken her ne kadar kendimi ritme kaptırmış olsam da ona yükseldiğim bir gerçekti. Onun da benim için benzer bir durumda olduğuna adım kadar emindim. Gözlerindeki o arzu dolu pırıltıyı unutamıyordum. 

Arabanın kapısı açıldı. Yanında sadece telefonu vardı. Arabaya binince telefonunu elinden bıraktı. Bana tatlı bir ifadeyle bakıp güldü.

"Geldim hanımefendi. Sizi mi kıracağım?"

"Kırmayacağın aşikar," deyip yanağını kavradım. Parmağımla çenesine indim. Başımı ona doğru yaklaştırıp çenesinden ve dudağının kenarından öptüm. Gözlerinin içine baktım. Heyecanlandığı anlaşılıyordu.

"Sana bir kere daha sarılmadan buradan gitmek istemedim."

Bunu dememle beraber kollarını boynuma doladı. Ceketimi omzumdan düşürdü. Dudaklarını boynumdaki izin üstünde hissettim. Sesli bir öpücük bıraktı. Bu hareketi üç kez tekrarladı.

"Bütün gözler sendeydi. Bu kadar harika olursan olacağı budur. Benim de sınavım buymuş," dedi. Son cümleyi şakacı bir ifadeyle söylemişti. Burnumu tenine bastırdım. Kokusuna doyamıyordum. Saatlerdir kendimi tuttuğum için artık patlama noktasına gelmiştim. Pürüzsüz tenine küçük öpücükler bırakmaya başladım. Dudaklarından keyifli bir mırıltı çıktı.

"Senin sayende akşam harika geçti."

"Hande..."

Gözlerimi ağır ağır açtım. Gözlerine bakmak için başımı kaldırdım. Dolgun dudaklarını araladı. Bakışları dudaklarıma kaydı. Onu bu çileden kurtarıp dudaklarımızı birleştirdim. Bunu bekliyor gibi dudaklarını araladı, öpücüğüme karşılık verdi. Uzun parmaklarını yanaklarımda hissettim. Dudaklarımızdan çıkan ses arabada yankılanıyordu. Öpüşmenin devamının geleceğini anlamış olacak ki ellerini göğsüme indirip beni durdurdu.

OLUR YA (G&G - HanZeh)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin