Apar topar odadan içeri girdiğimde hemen karşımda Eylül'ü bulmayı beklemiyordum. Yalçın'la sahilden dönmüştük, biraz önce yaşananları henüz atlatmış sayılmazdım. Bacaklarımın arasındaki ıslaklığı hissediyordum. Güzel bir duş alıp yalnızca uyumak istiyordum. Eylül ise beni görür görmez üzerime doğru gelmeye başlamıştı. Sanırım bir şeyler olmuştu. Kaşlarımı çattım, yoksa Yalçın'la bizi mi görmüştü? Ay yok artık Ada, az önce yaşananları bir düşünmeyi bırak.
"Ada, iyi misin yüzün bembeyaz?" Ah bir bilsem Eylül, iyi miyim kötü müyüm belli değil ki...
Kollarımı tutup beni yatağa doğru yürüttü. Etrafa bakınıyordum. "Ben iyiyim de sen bir şey mi diyeceksin?"
Başını salladı. "Evet aslında biraz konuşmak istiyorum." Yatağa oturmamı sağladı. Kendi de hemen yanıma oturmuştu.
"Bunu senden saklamak istemiyorum."
"Eylül ne oluyor? Beni korkutma lütfen."
"Korkacak bir şey değil, rahat ol. Ama nasıl tepki vereceğini bilmediğim için gerginim biraz."
Etrafa bakındı. Bacağını kendine doğru çekmiş elleriyle oynamaya başlamıştı. Benimle göz teması kurmaktan da çekinmeye başladığında iyice meraklanmıştım ama onu sıkıştırmamayı tercih ederek konuşmayı onun başlatmasını bekledim.
"Yavuz ve ben..."
Bakışlarım titredi. Düşündüğüm şey miydi yoksa? Hangi ara?
Cümlesini tamamlamasını bekliyordum ama tamamlayamamıştı. Elini bacağımın üzerine koyarak "Anladın işte sen." dedi. Gözlerimin içine bakıyordu artık. "İlk defa bu kadar çok denemek istiyorum Ada, diğer herkes bir yana Yavuz çok başkaymış gibi geliyor. Gerçekten ona bütün şanslarımı vermek istiyorum. Ama aynı zamanda da arada tanıdıklar var diye korkuyorum. Ya güzel gitmezse?"
Gözlerimin içine bir şey dememi bekliyormuş gibi bakıyordu. Hayatına girmiş diğer erkekleri az çok biliyordum. Onu kırmışlardı ve şimdi ilk defa birine karşı bu kadar fazla istekliydi. Bunda da kırılırsa toparlayamazdı biliyordum ama bu şansı vermek için en doğru kişiyi seçmişti.
"Adınıza çok mutlu oldum. Hangi ara böyle yakınlaştığınızı anlamasam da..?" Durdum. Sonra çok daha fazla bir coşkuyla onu sarstım. "Eylül anlatsana! Nasıl oldu bu?"
Sabırsız çıkan sesime karşılık çığlık atarak kendini yatağa bıraktı. "Bilmiyorum yani her şey bir anda oldu! Başta istemedim, reddettim ama ona karşı kendimi dizginleyemiyordum. O da bu konuda oldukça ısrarcıydı. Az önce de bir şans vermenin ikimize de iyi geleceğini fark ettim ve sanırım artık birlikteyiz."
"Sanırım mı?!" Gülerek onu dürttüm. "Yavuz abi işini ihtimallere bırakmaz benden demesi, siz artık sevgilisiniz."
"Ya Ada, onu, anlatsana biraz bana. Nasıl biri? Daha tam tanımıyorum, sadece beni çok fazla heyecanlandırıyor."
Durakladım. Zihnimden Yavuz abiyle yaşadıklarımızı geçirirken olumsuz hiçbir şeye denk gelmemiştim.
"Çalışkan hatta baya baya işkolik. Daha önce hiç olumsuz bir şeyini görmedim. İlgili, yardımsever ve oldukça destekleyici. Bana hep bir abi gibi yaklaştı, şefkatli biri."
Yattığı yerde hafifçe doğruldu ve kolundan destek alarak başını kaldırdı. "Diğerleri gibi çıkmaz değil mi? Aslında aklımda şüphe yok, beni bile bile kıracak biri değil ama yine de korkuyorum işte."
Kaşlarımı kaldırdım ve dilimi damağıma vurarak şaklattım. "Diğerleriyle kıyaslanmaz bile. Diğerlerinde yitirdiğin sabrınla değil de ona gerçekten beyaz bir sayfa açıp yaklaşırsan emin ol çok mutlu olacaksınızdır."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YERLE GÖK ARASINDA
RomanceEğildi. Dans pistinde yarım bıraktığımız işi bitirmek ister gibi burnunu şakağıma yasladığında tenimi takip ederek doğruca boynuma kaydırmıştı. "Saçların başımı döndürüyor." Burnunu boynuma sürttüğünü hissediyordum. Duraksadı. "Kokun..." Boynuma uza...