ARKA KOLTUK

24.5K 518 48
                                    

bölüm +18 sahneler içermektedir, rahatsız olacak olanların bölümü geçmesini rica ediyorum. olay örgüsü açısından bir şey kaçırmayacaksınız.
kalanlara da keyifli okumalar :))

Dudaklarımın üzerindeki hareketleri içime işliyordu. Alt dudağımı kavrayan tutuşu onu nazikçe ağzının içine alıp emerken elimdeki şemsiye yeri boylamıştı. Parmak uçlarımda yükselip kendimi ona doğru yasladım. Elleri anında bedenimi sarmıştı, beni kendine adeta hapsetti.

Hemen sonra aklına yeni şey gelmiş gibi geri çekilecek gibi oldu ama ona engel oldum. Ensesindeki tutuşumu sertleştirerek benden uzaklaşmasına izin vermedim. Önümde hafifçe eğilerek beni kucağına aldı. Elleri kalçalarımı tutarak beni havalandırdığında bacaklarımı beline dolayarak ona yapıştım. Onu özlemiştim. Kasıklarım sızlamaya başlamıştı ve tek düşündüğüm bana yapmasını istediklerimdi.

Dudaklarımın arasından içeriye giren dili dilime çarptığında boğazımdan gelen inleme onun ağzında son bulmuştu. Dilini boğazıma kadar itmek istiyor gibiydi, ağzımın içini adeta talan ediyorken sırtımın arabaya yaslandığını hissetmiştim. Bir yandan da arka kapıyı açıyordu. Kapıyı açar açmaz bedenimi arka koltuğa yatırmıştı. Dudaklarımız ayrılmak zorunda kaldı. Etrafa boş gözlerle bakıyorken içeriye giren bedenini görmüştüm. Kapıyı kapattı. Ön koltukların arasından uzanıp kapıları kilitlediğinde ise camları kontrol ettim.

"Biri görmez öyle değil mi?"

Dudaklarını yaladı. "Camlar filmle kaplı, kimsenin seni bu halde görmesine izin vermem."

Bakışları üzerime dönmüştü. Göğüslerime inen gözleri üzerimdeki gecelik takımını nasıl çıkaracağını hesaplıyor gibiydi. En sonunda tutup kaldırdığı kumaşı tenimden ayırırken "Kollarını kaldır." demişti. Ona itaat ederek kollarımı kaldırdım. Üzerimden çıkardığı kumaşı nereye bıraktığını dahi göremeden sütyenime uzandı. Parmakları klipsini zorlanmadan açmıştı. Kollarımdan çıkarıp benden uzaklaştırdıktan hemen sonra ise aklım yeni başıma geliyor gibi bunu arabada yapmak isteyip istemediğimi düşünüyordum. Hem istiyordum çünkü onu öyle özlemiştim ki bir an önce bu arzuyu bastırmam gerekiyor gibi hissediyordum. Hem de istemiyordum çünkü daha uygun bir yer bulmamız gerekebilirdi. Ah resmen adamın arabasının arka koltuğundaydım!

Sütyenimi benden uzaklaştırır uzaklaştırmaz bana fazla sorgulama şansı vermemişti. Yeniden düşünmeyi bırakmamı sağlaması saniyelerini almadı. Doğruca göğüslerimden birini avuçladığında başımı deri koltuğa yaslayarak gözlerimi kapattım. Üzerimdeydi. Diğer göğsümü öpüyordu. Etrafını çevreleyen dudakları nazik öpüşlerini bırakıp hâlâ yumuşak sayılan göğüs ucuma yaklaştığında onu ağzının içine almış ve emerken aynı zamanda da dilini sürtmeye başlamıştı.

"Yalçın! Ah!!"

Daha sert emdi. Dudakları göğüs ucumu sertleştirmeyi başardığında ise bu sefer de dili onunla oynamayı sürdürüyordu.

"Ada..." Burnundan verdiği sert nefesler doğruca göğsüme çarpıyorken "Teninin tadı öyle güzel ki." diye söylendi. "Dudaklarımı her bir zerrende gezdirmek istiyorum."

Başını nazikçe göğüslerimin arasına bıraktı. Nemli saçları tenime sürtüyordu. Dilini sürterek öbür göğsüme geçtiğinde bu sefer çoktan sertleşmiş olan göğüs ucumla karşılaşmıştı. Onu ağzının içine alıp emdiğini hissettim. "Ah!!" Isırdı. Kuruyan dudaklarımı yaladım. Hemen sonra alt dudağımı dişlerimin arasına alarak ısırdım. Kendimi susturmaya çalıştım ama pek başarılı olduğum söylenemezdi. İniltilerim dudaklarımın arasından kaçmaya devam ediyordu.

Göğüslerimle ilgilenmeyi bırakıp aşağıya doğru yol aldığında asla boş geçmiyordu. Dediği gibi her bir zerremi değerlendirmek istiyor olmalıydı. Karnımın üzerine bıraktığı küçük öpücükleri takip eden yolu altımdaki şortun lastiğine geldiğinde parmakları onu nazikçe tenimden ayırdı. Kalçamı koltuktan kaldırarak ona yardımcı oldum. İç çamaşırıma uzandı. Önce yaptığı tek şey parmaklarını ıslanmış kumaşa değdirmek olmuştu. Gözleri beni buldu.

YERLE GÖK ARASINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin