(37)

2.1K 262 202
                                        

Selamlarrr

Ben geldimm

Bu bölümde nedense pek istediğim gibi yazamadım gibi hissediyorum.
Fazla içime sinmedi.

Umarım sizin hoşunuza giderr

İyi okumalarr

Acıyla kıvranan vücudu yavaş yavaş gevşerken, kapanmak için direnen göz kapaklarına yenik düşmüştü.
Bayılmıştı..

Jungkook ise her an dolacak gibi duran gözleri ile mutsuz bakışlar atıyordu sevgilisine.

"Üzgünüm Taehyung.. üzgünüm, sevgilim."

Derin ve titrek bir nefes bırakmış, ardından tekrar kısık bir sesle mırıldanmıştı.

"Yapmak zorundaydım."

Taehyung'un bayılmasının ardından, Namjoon ve Yoongi hızla Vegas ve ekibini laboratuvara almış ve karantina odasına girmişlerdi.

Jungkook'u ordan çıkartıp, Taehyung'u bağlamaları gerekiyordu.

Jungkook nefeslerini düzene sokmayı başardığında, korku ve şaşkınlık ile irileşmiş olan gözlerini, odaya giren Hyung'larına çevirmişti.

"Aferin Jeon! Hadi kalk, laboratuvara geç ve biraz soluklan."

Yoongi, Jungkook'un kolundan kavradığı gibi ayağa kalkması için yardımcı olmuş ve onu karantina odasından çıkartmıştı.

Namjoon, Vegas ve birkaç doktor, yardeki hareketsiz yatan Taehyung'un bededini birlik olup yerden kaldırmış ve sedyeye taşımışlardı.
Esmer adamın kollarını, bedeniyle birlikte kemere benzeyen bir kelepçe yardımıyla sıkıca sedyeye sabitlemişlerdi.
Aynı işlemi ayaklarına da uygulayarak onu tamamen savunmasız bırakmışlardı.

Bunları yalnızca kendi güvenliklerini sağlamak amacıyla yapıyorlardı.
Çünkü Taehyung'un uyandığında çıkaracağı arızanın büyüklüğünü çok iyi biliyorlardı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
KILL OR BE KILLEDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin