KILL OR BE KILLED

(51)

Selamlarr

Ben geldimm

Biraz geç geldim sorryyyy

Nasılsınız keyifler yerinde miii

Neysse uzatmadan fice geçelim
Bol bol yorum firlatmayi unutmayın yavrularim yorumlar azaldii

Keyifli okumalarr

☆

Hoseok tedirgince ayaklanmış ve kapıya ilerlemişti.

Kapının deliğine uzanıp kimin geldiğine baktığında ise gözleri korkuyla irileşmişti.
Bakışları merakla kendisine bakan salondakilere döndüğünde, 'bittik biz' dercesine bakışlar atmış ve alt dudağını ısırıp kafasını iki yana sallamıştı.

Salondaki herkes gergince kaşlarını çatmış, neler olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.

En sonunda vurulmaktan kırılacak diye korktuğu kapıyı yavaşça açmıştı Hoseok.

Acar açmaz gür bir sesin evde yankılanması bir olmuştu tabii..

"Neredeler onlar?!"

☆

☆

☆

Taehyung kapının açılması ile birlikte öfke saçan gözleriyle bağırarak içeriye dalmıştı.
Eve geri döndüğünde, her yerde sevgilisini aramış ve onu bulamayınca çok telaş yapmıştı.

Ardından aklına Yoongi'yle konuştukları gelmişti.
Yoongi Vegas'ın durumu hakkında Taehyung'u biraz bilgilendirmiş ve Vegas'ın bugün taburcu olacağını öğrenmişti.
Bununla birlikte sevgilisinin kardeşiyle birlikte Vegas'la buluştuğundan şüphelenmişti.
Bu düşünce onun sinirden deliye dönmesine sebep olurken, hızlı adımlarla evden çıkmış ve Wooyoung'un yaşadığı eve gitmişti.
Onları kontrol edecekti. Aklındaki düşüncenin gerçek olmaması için tanrıya dua ediyordu.

Kendisinin yokluğundan faydalanıp onların buluşması Taehyung'u delirtirdi.

Ve Wooyoung'un evine geldiğinde, karşılaştığı manzara, şüphelerini doğrulamıştı. Vegas, Wooyoung ve Jungkook salonda oturuyorlardı.

Jungkook ve Wooyoung, içeriye giren bir adet sinir küpü olmuş Taehyung'u görmesiyle birlikte çok fena boka bastıklarını hissediyorlardı.

"Senin ne işin var lan burada?!"

Taehyung hiddetle Vegas'a ithafen bağırdığında, Wooyoung korksa bile araya girmişti.

"Benim evim değil mi?! İstediğim kişiyi alırım!"

"Sen konuşma velet! Seninle sonra görüşeceğiz."

Tehditvari bakışları direkt Wooyoung'u bulduğunda, Wooyoung olduğu yere pısmıştı.
Cesaretinden eser kalmamıştı.

"Sana hesap vermek zorunda olduğumuzu düşünmüyorum Taehyung."

Vegas yine alayla konuşup Taehyung'u biraz daha delirtmişti.
Bu adamın kıskanç olmasına bayılıyordu. Onunla daha çok uğraşası geliyordu.

"Oğlum bak çok konuşma! Yemin ediyorum tepem atarsa seni yarrağımla döverim! Wooyoung'tan uzak duracaksın diye kaç defa daha söylemem gerekiyor lan!? Ölmek mi istiyorsun!?"

Taehyung hızlı adımlarla Vegas'ın dibinde biterken, onu hızla yakasından yakaladığı gibi ayağa kaldırmıştı.
Vegas ise hala alayla Taehyung'a bakıyordu.