Selamlarrr
Ben geldiiiuumm. 5bin kelimeden fazla up uzun bir bölümle geldim.Bu bölüm benim için oldukça sıkıcı geçti. Yazarken çok sıkıldım.
Umarım siz okurken sıkılmazsınızz
Cidden pek içime sinmedi..Neyse söyleyecek başka bir şey yok sadece sohbet grubuna girmek isteyen başka varsa kullanıcı adını versin burayaa👇👇👇
Neyseee
Bol bol yorum firlatmayı unutmayın aşk bahçelerim
İyi okumalarr
☆
"Eee şimdi ne yapıyoruz? Neden öylece duruyorsunuz? Çok garip davranıyorsunuz bir şey mi oldu?"
Benim konuşmamla birlikte diğerleri de bana hak vermiş olmalı ki, meraklı bakışlarla Hoseok ve Ha-joon'a dönmüşlerdi.
Hoseok ve Ha-joon ise ilgi odağı olmaları yüzünden bir an paniklemiş ve hızla oturdukları yerden kalkmışlardı.
"Hayır, hayır! Bir gariplik falan yok. Sana öyle gelmiş Jeongguk! Bir şey olduğu yok."
Ha-joon'da hızla kafasını sallayıp Hoseok Hyung'a katıldığını belli etmişti.
Hepimiz ne olduğunu anlamaz bir şekilde ikiliye bakakalmıştık. Ancak sonradan Ha-joon'un konuşması ile birlikte bu şaşkınlıktan sıyrılmış ve pür dikkat Ha-joon'u dinlemeye başlamıştık.
"Evet, an itibariyle şehre girmiş bulunmaktayız. Bu geçit, şehrin ıssız bir ara sokağına açılıyor. Bu sokağa kimse uğramaz. Zaten yasak. Rahatlıkla çıkabiliriz. Hadi artık gidelim."
☆
☆
☆
Yazardan~
Ha-joon'un sözleriyle birlikte herkes cesaretini toplamış ve ilerlemek için Ha-joon'un harekete geçmesini beklemişlerdi.
"Maskelerinizi kapatın. Ne olur ne olmaz."
Ha-joon'un son uyarısı ile birlikte koruma üniformasını giyenlerin hepsi başlarına maskeyi geçirmişti.
Jungkook'un bakışları o an tekrar sevgilisini buldu. Yüzünün bir maskenin ardına saklanmış olması bile yakışıklılığından bir şey eksiltmemişti. Çok havalı duruyordu.
Elindeki silahı daha sıkı kavraması ile beraber daha da çekici olmuştu hatta.Ha-joon da maskesini taktıktan sonra harekete geçmesiyle birlikte, Jungkook gözlerini sevgilisinden ayırıp kendine gelmişti.
Ha-joon, hızla önden ilerlemeye başlamış ve dik merdivene tırmanmaya başlamıştı.
Herkes yavaş yavaş peşinden merdivenleri çıkıyordu.Taehyung, hemen yanında yürüyen sevgilisini belinden hafifçe ittirerek kendi önüne geçmesini sağlamıştı. Jungkook önde, Taehyung ise onun arkasında merdivenlerden tırmanmaya başlamışlardı.
Üzerlerindeki ağır silahlar kendilerini tırmanma konusunda biraz zorluyordu ancak yine de bir sorun çıkmadan tırmanmayı başarmışlardı.En üstteki Ha-joon'un durması ile birlikte, herkes durmak zorunda kalmış ve onu beklemeye başlamışlardı.
"Kapak biraz zor açılıyor. Biraz bekleteceğim."
Ha-joon, sımsıkı merdiven basamağını kavradığı ellerinden birini serbest bırakmış ve hemen tepesindeki yuvarlak kapağın içeriye ışık sızan deliklerinden parmaklarını geçirmişti.
Tüm gücüyle kapağı ittirerek açmaya çalıştı.
Zamanla paslandığı için kapak biraz sıkışmıştı ancak yinede kendini zorlayarak ağır demiri hareket ettirmeyi başarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KILL OR BE KILLED
FanfictionJungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını dindirmek için bu küçük şehire gizlice girer ve depodan yiyecek bir şeyler çalar. Ancak işler pekte...