Selamlarrr
Sonunda gelebildim offf
Tatil için köye gitmiştik ve sizler için güzel bölümler yazmayı planlamıştım ama salak telefonum bozuldu o yüzden bir bok yazamadım..
Eve dönünce eski telefonumdan hesabıma tekrar giriş yaptım. Telefonum düzelene kadar buradan idare etmeye çalışacağım.
Yani bu yüzden bölüm geç geldi özür dilerimmm
Neysee
Bol bol oy ve yorum firlatmayı unutmayın canlarımm
Keyifli okumalarr
<3333☆
Dakikalar sonrasında çıkışa yaklaşırken, arkamızı kontrol ettik. Hiç bir zombi görmememiz sonucunda ise rahat bir nefes vermiştik. Ancak yine de koşmayı bırakmamış ve çıkışa varana kadar son hız ilerlemiştik.
En sonunda ise kendimi nefes nefese yere atmıştım.
Taehyung'ta tıpkı benim gibi hemen yanıma kendini atarken, soluklarımızı düzene sokmak için derin nefesler alıyorduk.
O sırada Taehyung'tan bir kıkırtı duyulmuştu. Ardından yaşadıklarımıza inanamazca söylenmişti."Ah, cidden!"
☆
☆
☆
Jungkook'tan~
Nefeslerimizi düzene sokmayı başladığımızda, yavaşça pis zeminden kalkmış, üzerimizi temizlemiştik.
Yürüdüğümüz yolu o kadar hızlı geri koşmuştuk ki, birkaç dakika diğerlerinin de tünelden çıkmasını beklemek zorunda kalmıştık.
Hepsi sonunda çıkışa vardıklarında, beraber Ha-Joon'un söylediği tünele girmiştik.
Tünelin sonunda bizi bekliyorlardı.Seri adımlarla onları bulmak üzere tünelde yürümeye başladığımızda, Jin Hyung konuşmaya başladı.
"İyisiniz, değil mi? Yaralanmadınız umarım."
Taehyung benden önce davranmış ve kafasını iki yana sallarken hızla cevap vermişti.
"İyiyiz Hyung. Bir şeyimiz yok."
Jin Hyung bize gülümsemiş ve bana yaklaşıp beni kolunun altına almıştı.
"Sizin için endişelendim, küçük zombim benim."
☆
Vegas ve Wooyoung~
Aracın, şehrin girişine her yaklaşışında, oturduğu yerde gergince kıpırdanıyordu Wooyoung.
Oldukça gergin hissediyordu.
Yanlış bir hareket yapıp bütün planları mahvetmekten korkuyordu.Vegas ise yanındaki genç çocuğun tedirgin olduğunun elbet farkındaydı.
"Rahatla biraz. Bir şey olmayacak. Seni tanıyorlar."
Yanındaki çocuk resmen abisinin kopyasıydı ve gergince elleriyle oynayıp sürekli derin nefesler verirken Vegas onu çok tatlı buluyordu.
Kendisine Jungkook'u hatırlatmıştı çünkü."Elimde değil. Korkuyorum. Ya başaramazsak? Ya abime bir şey olursa?"
Vegas duyduklarıyla birlikte kaşlarını istemsizce çatarken, başını saniyelik yoldan ayırmış ve Wooyoung'a bakmıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KILL OR BE KILLED
FanfictionJungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını dindirmek için bu küçük şehire gizlice girer ve depodan yiyecek bir şeyler çalar. Ancak işler pekte...