YAMALI RUH

'Elmalı Kurabiye

Evet, herkese merhabalar! Yeni bölümle tekrardan sizlerleyim, umarım okurken keyif alabilirsiniz! Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. İyi okumalar dilerim!

&

Ruhlar bağlanır,
bedenler bütün olur,
kalpler bir atar...

&

Lara

Kelimenin tam anlamıyla hayatım facialarla doluydu. En azından bu yaşıma kadar öyleydi ya da sadece iki gün öncesine kadar. Geçmişimi yakıp kül ettiğimde yeni bir hayatın kapılarını araladım. Kendimi öyle olacağına inandırmaya çalışıyordum. Her şeyin daha güzel olacağını, büyülü anlar yaşayacağımı, mutlulukla gülümseyeceğimi tekrarlayıp duruyordum çünkü buna inanmam gerekiyordu. Toparlanmak için yaşanılanları geride bırakmalıydım. Acılarım dipsiz bir kuyu kadar derin, son bulamayacak kadar belirsizdi ama bunu değiştirebilirdim. Yok sayamasam da olanları unutturacak kadar güzel anlar yaşayabilirdim.

Hangimizin hayatı facialarla dolu değil ki? Hepimizin yaralı olduğu noktalar var, hepimiz bir noktada eksiğiz, yarımız... Kusursuz bir hayat masallarda bile yoktur. Hayatımıza kendimiz yön vermeliyiz, şekillendirmeliyiz. Evet, acının âlâsını çektik ama üstesinden gelmeyi de öğrenmeliyiz. Boyun eğip teslim olamazsınız, dik durun ve karşı koyun. Hayat teslimiyetçi ruhları daha da kanatır. Hep savaşın, sonunda yenilseniz bile savaşmaktan asla vazgeçmeyin. Kendi gücünüzün farkına vardığınızda şaşıracaksın ve bundan hoşlandığınızın farkına varacaksınız. İçinizde güç her daim var, sadece açığa çıkarmanız gerekir... Sizi yıllar büyütmez, acılarınız büyütür. O yüzden boyun eğmek yerine mücadele edin. Benim gibi, bizim gibi.

Dünya hiçbir zaman güllük gülistanlık bir yer değildir. Acımasız ve kötü bir yerdir. Seni devirmeye de çalışır, üzerinden geçip ezmeye de. Tüm acımasızlığıyla seni dizlerinin üzerine düşürdüğünde teslim olmamayı öğrenmelisin, tutun ve kalk, gücünü farkına var ve başını dik tut. Aldığın her darbe kamburunu çıkarsa da asıl olay o darbelere rağmen hayata tutunman ve karşı koymandır. İşte asıl güç budur.

Hissettiğiniz duygular varlığınızın asıl kanıtıdır. Kimi sizin varoluş nedeninizdir, kimi ise sonunuzdur.... Bana var olduğumu hissettiren duygu aşktı. Hayır, acı bile değildi sadece aşktı... Hissettiklerime inanamayacağım kadar kuvvetli bir duyguydu. İçimi hoş eden bir güzelliği vardı. İyileştirdiği kadar yakıcıydı da...

Öyle bir duydur ki aşk, size tekrar çocuk olabilme şansını tanır. Göğüs kafesimin derinliklerinde, kalbimin en ücra köşelerinden çıkagelen şey çocukluğumdan başka bir şey değildi. Onunla yüzleşmek ve her şeyi geride bırakmak istiyorum. Artık beni acıtmamasını ve sadece o anları hatırladığımda yüzümde silik bir tebessümün yer almasını istiyorum. İçimdeki çocuk artık özgür, ikimizi de iyileştirecek duygu aşktı, sevgiydi.

Erkenden kalkıp elmalı kurabiyeler yapmamın nedeni de aşktı... Fırına verdiğim kurabiyelerin kokusu mutfağa tamamen yayılmıştı. Üzerimde Visal'in kazağı vardı ve dizlerimin üzerine kadar geliyordu. Kazağın her yerini un yapmıştım ve bu kocaman gülümsememe neden oldu. Kurabiye yapmak bana o kadar normal hissettirdi ki sanki hayatımın düzene girmesinin başlangıcıydı. Uğraştığım adamlar yoktu, ellerim de kan yoktu, acı çekmiyordum ya da öfkeli değildim, peşimde birileri de yoktu, işkencelere maruz da kalmıyordum... Sadece kurabiye yapıyordum. Bunun beni ne kadar mutlu hissettirdiğini tahmin bile edemezdiniz.