Beni kolumdan tutup çekiştirmeye başladığında ağlayarak adeta peşinden sürükleniyordum.
"Bırak..Yapma.." ağlamalarım arasında bağırıp yalvarsam da o bileğimi sıkı sıkı tutarken beni yukarı götürüyordu."Benden nasıl saklarsın Hazan?" bağırdığında sesi evde korkuyla yanıkılanıyordu.
Beni odaya doğru savurdu ve üzerime yürüdü.
"Sen böyle bir şeyi benden nasıl saklarsın?" gözlerime bakarak öfkeyle sorduğunda üzerine düştüğüm halıda kalakalmıştım."Tepkinden korktum..Baksana haline.." güçlükle yerden kalktığımda yanağımda tokatın sızısı hala tazeydi.
"Tebrik mi etseydim o orospuyu.." dolaba yürüdü. Hışımla üzerini giyiyordu. Ben de yatağa oturmuş onu izliyordum. Usul usul ağlayarak..
"Sen değişmezsin İdil..Değişeceğine inanırken ne kadar aptalmışım.." kendime acıyarak konuşuyordum. Giydiği gömleği pantolonun içine sokarken bana doğru yürüdü.
"Hazan delirtme insanı..Böyle bir durumda ne yapacaktım? Ne güzel sikişiyorsunuz devam edin mi diyecektim.." hala bağırıyordu ama az öncekine göre biraz daha sakindi.
"Bana vurdun.." dediğimde başını öne eğerek derin bir nefes verdi. Sessizleşti. Yatağın yanına gelerek önümde diz çöküp ellerimi tuttuğunda hızla ellerimi ondan kurtardım.
"Güzelim..Sen de neden sakladın benden bunu? Gözlerimin içine baka baka yalan söyledin bana..Vurduğum için özür dilerim..Gergindim, sinirliydim.." sakince konuşuyor ve gözlerime bakıyordu. Sessizdim..Yanaklarıma akan yaşları sildi.
"Gerginlik şiddet için bahane mi? Değişmiyorsun işte.." gözlerine kısaca baktım. Ayağa kalktı.
"Değil biliyorum..Değişeceğim ama hayatıma bak Hazan..Sürekli bir şey oluyor kontrol edemiyorum kızım.." bıkkın bir şekilde söylemişti. Derince ofladı.
"Bak şu test işlerini halledeyim..Sonra tatile çıkalım tamam mı?" yanıma gelerek elleri ile başımı iki yandan tuttu ve hafifçe kaldırıp gözlerine bakmamı sağladı. Az önce vurduğu yanağımı başparmağı ile seviyordu.
"Özür dilerim.." dediğinde başımı çevirdim.
"Bana vurdun İdil..Defalarca kez ve yeniden vurdun..Bunun özrü yok.." ayağa kalktım. Dolaba geçip üstümü değiştirmeye başladığımda beni izliyordu.
"Nereye Hazan?" bıkkın bir ifade ile sorduğunda ona bakmadan üstümü giyerken ağzımın içinde konuştum.
"Evime.." dediğimde hemen konuştu.
"Senin evin burası..Otur bekle gelince konuşur hallederiz.." dediğinde yanımdaydı. Ona kısa bir bakış attım.
"Hallederiz değil..Ben aptal olduğum için seni affederim bir sonraki tokatına kadar mutluymuş gibi yaparız..Artık kendime bunu yaşatmayacağım.." sweatimi giyip yanından geçiyordum ki beni kolumdan yakaladı ve sırtımı dolaba yapıştırıp karşıma geçti. Artık göz gözeydik.
"Kızım bu amına koduğum ilişkisinde hep ben mi hatalıyım..Hep ben mi yanlışım..Söyleseydin bunların hiçbiri olmayacaktı Hazan..Onlara belli etmeden test yaptıracaktım sana sinirlenmeyecektim..bu kadar basit.." dişlerini sıkarak konuşuyordu.
"Sen busun İdil..Söyleseydim belki bana vurmayacaktın ama bir sonraki başka bir şeyde yine aynı olacaksın..Hatta bu kadar erken kendini belli ettiğin için mutluyum.." ben de gözlerine bakarak kendimden emin bir şekilde söylemiştim.
"Artık yoksun benim için..Bitmek falan değil bu..Yoksun.." dediğimde başını yana çevirip derin bir nefes aldı.
"Sana varlığımı öyle bir kanıtlarım ki..Saçma saçma konuşup benim canımı sıkma.." çenemi kavrayıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı.