İDİL'DENÇocukları okula bırakıp hemen eve döndüm..Dün geceden sonra Hazan'ı görmeliydim..Benden nefret etse de beni görmek istemese de yanında olmalıydım. Vazgeçmediğimi ve pişmanlığımı hissettirmeliydim..
Fazlasıyla kaba bir hareketti..Sana hiç yakıştıramadım İdil..
Ekim'den gelen mesajı sildim..Bir şekilde Hazan bunu görürse yeniden onu alevlendirmemeliydim. Uzun bir duş aldım..
Bornozumla dolabımın karşısına geçtiğimde ne giysem beni beğenir diye düşünüyordum.Kendi halime hem güldüm hem de hayret ettim. Liseli kızlar gibi kıyafetime özeniyordum..Hazan bana değişmiyorsun derken şu halimi görse biraz değiştirdiğimi anlardı bence..
Dört elbise ve üç takım değiştirdikten sonra dolabın karşısında kararsız bir şekilde oturuyordum. Hiçbiri onun karşısına çıkmak için yeterli değildi.
Gözlerim köşedeki siyah takımıma kaydığında hemen ayaklandım..Bu takım..Hazan'ı Seval'in mağazasında gördüğümde üzerimde olan takımdı.
Asansöre binmek isterken bana çarpıp yere düştüğünde onun gözleriyle buluştuğum anda kalbim bir saniyede milyonlarca parçaya ayrılıp yeniden onun için birleşmişti..İlk tanıştığımızda üzerimde bu vardı ve umuyordum ki bugün de yeniden tanışmalıydık..
En baştan yeniden başlamalıydık çünkü ben her şeyi yanlış yapmıştım.. Yepyeni bir sayfa açtım..İkimizin yerine de ben açtım bu sayfayı.. Onun yerine onun için de yılmadan vazgeçmeden çabalayacaktım.
Yeni sayfama hikayemizi en güzel haliyle yazmak için elimden ne geliyorsa yapacaktım. O bunu hak ediyordu..Çabalanmayı hak ediyordu. Sevilmeyi değer verilmeyi hak ediyordu. Mutlu olacaktı..
Hızla siyah pantolonu ve siyah yeleği giydim..Saçlarımı kıvırıp doğal bir şekilde bıraktım normal bir makyaj ve o günkü gibi uzun bir eyeliner çektim.Üzerine siyah ceketi geçirip evden çıktığımda Hazan'ın her tavrına hazır olmaya çabalayarak ona doğru sürüyordum.
Evine gittiğimde dün gece kötü ayrılsak da teknik olarak beni kovmuş olsa da gelmiştim..Başka ne yapabilirdim ki zaten..
Kapıyı çaldıktan sonra ceketimi düzelttim. Derin bir nefes aldım..Ne derse ne yapsa hazırdım..
Hak etmiştim sonuçta..Kapı açıkladığında yeniden zile bastım..
"Hazan..Benim aç lütfen.." kapıya yaslanarak söylemiştim.. Yeniden kapıyı tıklattım..
"Hazan..." derin bir nefes aldım..Açmayacaktı..Haklıydı da..Beni görmek istememesi gayet doğaldı.
"İdil.?" bir anda arkamdaki merdivenlerden sesini duyduğumda onu beklemediğim için korkuyla sıçradım..
Hemen ona döndüm ve gülümsedim..Koşudan geldiğini anlamam uzun sürmedi. Üzerinde spor kıyafetler vardı..Saçlarını atkuyruğu şeklinde toplamış ellerinde eldiven vardı..Mart soğuğunda koşması bir yana bu haline düşmüştüm resmen..
"Günaydın.." diyip gülümsedim.
Bir şey söylemeden yanımdan geçti. Kapıyı anahtarı ile açtığında onu izliyordum..
"Defol git İdil.." kapıyı aralık açıp içeri geçtikten sonra kapatmaya niyetlenmişti ki hemen elimle durdurdum.