54. Değnek Onlusu

219 45 137
                                    

Yeniden merhaba 💗




Ekim ayının başında yapılacak olan Koreli tasarımcı Juun.J imzalı Sonbahar/Kış defilesine son bir hafta kala, kelimenin tam anlamıyla aklımı yitirmek üzereydim. Kendime sürekli "Sakin ol, Baekhyun, sakin ol," diyordum fakat kafamın içi bir savaş alanı gibiydi. Defilede geçireceğim o otuz saniyede tökezleyip düşebilirdim, ayakkabımın topuğu kırılabilirdi, bileğimi burkabilirdim ya da en kötüsü şov esnasında giysilerim yırtılabilir, aksesuarlarım düşebilirdi. Menajer Bayan Park ve defileyi organize eden asistanlar, bu tür ihtimallerin her zaman olduğunu, gerçekçi kalmamı ama aşırı kaygılanmamam gerektiğini söylüyorlardı. Sonuçta tarihte hiçbir model düşmemiş değildi. En ünlü süper modeller bile podyumda düşmüştü fakat onlar adı üstünde, süper modeldi. Yani hataları bile hayranları tarafından sempatiyle karşılanıyordu. Sektöre yeni girmiş bir model içinse ilk defilesinde hata yapması demek onun son defilesi demek de olabilirdi. Üstelik, hiç hata yapmasam bile yüzümdeki kaygıyı bastıramazsam, podyumda kaskatı bir ifadeyle yürüyen bir heykel gibi görünebilirdim ve bu daha da korkunçtu.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi Chanyeol'ün gece yarısı tostlarına hayır diyemediğim için -demeye bile kalkışmamıştım çünkü müthişti- diyetisyenle planladığımızdan biraz fazla kilo almıştım ve podyuma için hazırlanan giysilere sığamayacağım düşüncesi içimde ağır bir taş gibi duruyordu. Bu meseleyi aştığımı sanmıştım, belki de aşmıştım, kim bilir? Ama son zamanlarda yemeklerin kalorileriyle ilgili eskisi kadar uzun uzadıya düşünmüyordum. Yine de cesur giysiler giyme fikri beni ürkütmeye devam ediyordu. Gösteride yer alacak kadın modeller, uzun ve ip gibi inceydiler; erkek modeller ise onlardan bile uzun, sağlıklı ve kaslı görünüyorlardı. Ben? İkisinden de değildim. Elbette o gösteride yer alacak gerçek bir süper model olmayan tek kişi ben değildim. Kimlerin olduğunu bilmiyordum ama menajer, gösteriye birkaç ünlünün de katılacağını; benden daha kısa, daha uzun, daha şişman ya da daha zayıf olabileceklerini bu yüzden bu konuya fazla takılmamam gerektiğini söylemişti. Ama yine de merak ediyordum, orada hiç "ortalama" insanlar da olacak mıydı?


Derslerden çıkıp eve döndüğüm bir akşamüstü, bedenimi salondaki kanepeye çuval gibi bıraktım ve telefonumdan diğer modelleri araştırmaya koyuldum. Psikoloğum Bay Byun ve diyetisyenim, bu yaptığımı kesinlikle tasvip etmezdi, ayrıca Chanyeol ve gizlice baskülümü ortadan kaldıran Junmyeon da öyle. Ama elimde olmadan iç çektim; bir gün benim vücudum da bu kadar sıkı görünecek mi, merak ediyordum. Tişörtümü kaldırıp yumuşacık karnıma parmağımı dürttüm. Bu kadar yumuşak olmamalıydı. Önümüzdeki bir hafta içinde en az bir kilo vermem gerekiyordu. Yarınki diyetisyen randevusunda bu konuyu gündeme getirecek ve bir acil durum planı talep edecektim.

Kaderin cilvesi olmalı ki, müthiş vücutlara sahip bu insanların fotoğraflarını incelerken ekranı biraz kaydırdığımda bir fotoğrafın üzerindeki başlık dikkatimi çekti: BİR HAFTADA KARIN KASI. İlk fotoğrafta, tıpkı benimki gibi sıkınca yumuşayan bir göbek, ikinci fotoğrafta ise müthiş sıkılıkta bir karın ve belirgin kas çizgileri görünüyordu. Önce bunun gerçek olup olmadığını sorguladım; biraz sonra videoyu izleyip anlatılanları dinlerken, ister istemez kendimi sıkı bir karınla hayal eder halde buldum. Videoyu biraz ilerlettikten sonra, Chanyeol'e bir mesaj göndermem kaçınılmaz oldu. "Sevgilim, yarından itibaren peynirli tost yapmazsan sevinirim. Seni seviyorum, akşam görüşürüz."

Cevap gecikmedi. "Artık tost sevmiyor musun?"

"Bir haftalığına sevmekten vazgeçiyorum."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 04 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Eyes of VenusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin