Eva; Gelecek Umuttur

23. Bölüm

İyi okumalar

Eva;

Heyecanla koltukta diğer tarafa döndüm. Bu roman harikaydı. Uzun süredir böyle bir şey okumuyordum.

''EVA!'' ismim kulağımın dibinde bağırıldığında umursamadım ve bir sonraki hamle kitabımı elimden almak olunca bunu umursadım. Hızla doğrulup arkamı kitabımı alan kişiye döndüm.

''HİRA!'' onun kadar bağırmasam da bağırarak ismini söyledim ve kitabımı almak için hamle yaptım.

''Dakikalardır derse yetişmemiz gerektiğini söylüyorum ve sen kitap okuyorsun... Eva, Allah aşkına dünden beri okuduğun bu kitap...'' Hira kitabın ismine sonra arkadaki özeti okumak için durdu. ÖZeti okurken şaşkın bakışlarını bana kaldırıp bana bakıyordu. ''Gerçekten mi?''

''Ne?'' diyerek koltuğa oturdum ve kollarımı göğsümde birleştirip arkama yaslandım.

''Lise aşkı kitabımı okuyorsun!'' 

''Lise yıllarımı hatırlatıyor.'' derken bakışlarımı kaçırdım. Rezil olmuştum yakalanacağım hiç aklıma gelmemişti. 

''Sen liseyi Türkiye de meslek lisesinde okudun. Hemde hemşirelik. Okulda dört tane erkek vardı ve onlarda o kadar kızın içinde erkek olmanın ne olduğunu unutmuştu.'' Hira kitabımı kucağıma geri bıraktı. 

''Ben sadece lisenin son iki yılını Türkiye de okudum. Hem ben ponpon kızdım. Okulumun oyun kurucusu çok yakışıklıydı ve...'' Hira'nın ters bakışlarıyla sustum.

''Bu hikayeyi neden bize anlatmadığını sormayacağım. Çünkü derse geç kalıyoruz. Sonra o yakışıklı oyun kurucudan bahsetmediğin için bozuşacağız.'' 

''Tüm mesele bu muydu? Ben sonra gelirim.'' Bu beni açığa vermişti. Hira'yı dinlemediğimi anlaması.

''Kitap okurken kimseyi dinlemediğini unutuyorum. Kalk gidiyoruz. Freud'un şu iğrenç cinsellik teorisini tartışıcaz. Sen hazırlanmak yerine bunu okuyarsan, sanırım Freud haklı ne dersin?'' Hira pislik şekilde sırıttı. Yanımdaki yastığı hızla ona fırlattım.

''Hem ben hazırım.'' 

''Dersi söylüyorum şapşal hem Melisa...'' durdu. İkimizde sessizliği dinledik. Bu çok tuhaftı. 

''O nerede?'' dedim. Hira yavaşça bakışlarını bana çevirdi.

''Taksi gelmişti, kapının önüne beklemesini söylemek için çıktı.''

''Bu kaç dakika önceydi?''

''Ben buraya geldiğimden itibaren.'' derken Hira koşarak salondan çıktı. Melisa'nın sabırsızlığı hayatımı kurtarmıştı. Ben de şuana kadar gelip bizi kollarımızdan sürüklemediği için endişeliydim ama Peter Kavansky okumam lazımdı. Kitabı açıp kaldığım yeri heyecanla buldum. Şuan genç olmak istiyordum. Lise yıllarımda babamın beni alıp  Türkiye'ye götürmesine engel olmak istiyordum. Bu düşünceyle okumayı bıraktım. Sayfaya boş boş baktım. Böyle basit bir eylem -basit değildi ama etkisi karşısında basit kalıyordu- nasıl sonuçlar doğurmuştu. Kendi benliğimin yolculuğuydu. Bu... Sokak kapısı açıldı. Geri kapanmadı. Derin bir nefes alarak kitabı kapattım. Salona yaklaşan ayak sesleriyle nefesimi dışarı verdim.

''Tamam geliyorum, derse geç kalsak ne olur!'' kitabımı yanıma koyup ayağa kalkmak için hamle yapacakken içeri giren kişiyle vazgeçtim. ''Haneye tecavüz?''

''Melisa davet etti.''  sırıtarak karşımdaki tekli koltuğa oturdu. Şimdi anlaşılmıştı Melisa'nın ortadan kaybolma sebebi. Tam karşımda oturuyordu. Adam Robets.