DÜZENLENDİ
-
Boynuma temas eden soğuk demiri unutturan Pars'ın kokusuydu. Şuan bunu düşünmek çok büyük bir hataydı farkındaydım ama kendime engel olamıyordum. Dudakları kulağıma değecek kadar yakınlaşmış, sıcak nefesini hissetmiştim. Aynı anda kendisiyle uyum içinde olan kokusunu duymuştum. Beni zerre umursamayan karşı komşumun fena halde etkisi altında kalmıştım.
Odasına girmeden önce Ali'ye dönüp konuşmaya başladı. Hala soğuk ama tamamen sakinleşmişti:
'' Önemli şeyleri toparla. Eve dönebiliriz artık. ''
Ali soran gözlerle Pars'a bakıyordu. Sınırını daha fazla aşmak istemediğinden sanırım bir şey söylemeden odanın sonunda duran masaya yöneldi. Üstünde ki kağıtları bir çantaya doldurdu.
15 dakika geçmiş olmasına rağmen Ali hala etraftan bir şeyler topluyordu.
Pars içinin dolu olduğu belli olan bir kutuyla odasından çıktı. Altına siyah bir jean ve üstüne v yaka siyah bir tshirt giymişti. Saçlarını ise her zaman ki dağınık bırakmıştı.
Elindekini bir kenara bırakıp yanıma geldi. Ben hala koltukta ellerim bağlı oturduğumdan yüzüne bakmak için başımı kaldırmam gerekiyordu. Uzun olan boyu ben ayaktayken bile beni zora sokarken şuan çok daha kötü durumdaydım. Pars gayet sakindi fakat tavırları her zamanki gibi duygudan uzaktı.
'' Kaçmaya çalışma sakın. Yapamazsın zaten ama yine de uyarıyorum. En güvende olduğun yer benim yanım artık bunu aklından çıkartma. ''
Tehditkar bir şekilde söylüyordu bunları. Ben sadece başımı sallamakla yetindim. Kaçmaya çalışmak? Bunu buradan çıktığımda düşünmem lazımdı. Belki güvenini kazandıktan sonra. Durum değerlendirmesi yapmadan çok mantıklı değildi.
'' Şimdilik bizimle kalman lazım. ''
İfadesiz yüzüne uzun zaman sonra takındığı ilk ifade memnuniyetsiz bir ifadeydi. Cümlesine devam etmeden bunu özellikle bana gösterip '' Senin için olduğu kadar bizim için de zor olacak. Seninle aynı yerde yaşamak istediğimizden değil zorunda olduğumuz için. '' diye bitirdi cümlesini.
Ali'ye dönüp aynı soğuklukla '' Kızı çöz. Eşyaları da getir.'' dedi.
Ali sadece başıyla onayladı. Cebinden çıkardığı çakı ile önce pencereye uzanan ipi kesip sonra da bileğimi bağlayan ipi kesti. Canımın acıdığı falan yoktu ama istemsizce bileklerimi ovdum. Birkaç gündür yaşadığım olaylar beni alt üst etmiş, hayatımda depremler olmuştu. Asıl sorun beynimdeydi, kalbimdeydi. Artık yeni ve tehlikeli bir hayata girerken bile aklımda hala beni öldürmek isteyen, bana bağırmaktan çekinmeyen adam vardı. Bu çelişki kendime olan saygımı incitiyordu.
Pars giderken topladığı belgeleri yanına aldı. Ali de topladıklarını aldığında bende peşine takıldım. Bütün bilinmezlere rağmen. Apartmanın önünde ki arabanın bagajına toparladıklarını koydular. Ali şoför koltuğuna geçerken bende yan koltuğuna oturdum. Pars arka koltuğa oturunca bu ilişki de hiyerarşi de gözler önüne seriliyordu.
***
Geldiğimiz evin kapısında iki koruma bekliyordu. Biz arabadan inince hazır ola geçmişler ve büyük bir şaşkınlıkla bana bakıyorlardı.
Pars başıyla arabayı işaret edince korumalardan biri bagaja yöneldi. Ben ise indiğim yerde kalmış ne yapacağını bilmez bir halde bekliyordum. Pars ufak bir bakış attı bana. Bu anladığım kadarıyla beni takip et bakışıydı. Bugüne kadar kendi başıma hareket etmiş ben Pars'ın tek bakışıyla onu takip etmeye başlamıştım. Bahçede birkaç koruma daha vardı. Biz gelince biri kapıyı açmış aynı ciddiyetle '' hoş geldiniz '' demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA
ActionKaranlık bir adama doğan ışık, karanlık adamın merhameti ve her şeye rağmen karanlık adamın en koyu tarafının hikayesi. Tamamen hayal ürünüdür* Beni öldürmeye kararlı Pars'a baktım. Soğuk bir şekilde bana bakan gözlerinde merhamet aradım ama en ufa...