Multimedya: Pars
+18 var arkadaşlar dikkaat
CERENDEN:
Yarım saate yakın sessizlik içinde bekledikten sonra telefonuna gelen mesaj ile arabayı tekrar çalıştırdı Pars. U dönüşü yaptığımızda Pars'a dönüp baktım ama herhangi bir şey söylemedim.
Sude '' Ne oldu, neden geri dönüyoruz? '' dediğinde Pars'ın yüzünde bir gülümse vardı.
'' İşimiz bitti çünkü. ''
'' Daha evin yanına bile gelmedik nasıl bitti? ''
Pars'ın gülümsemesi bütün yüzünü doldururken Sude'ye cevap vermedi. Sude ise daha fazlasını sormaya cesaret edemedi.
Hiçbir şey yapmadan eve geri döndüğümüzde Kahraman'ın arabası bahçedeydi.
Eve girdiğimizde salonda masanın üstünde iki kocaman çöp poşeti duruyordu. Bizi gördüklerinde sohbetlerini bırakıp bizi izlemeye başladılar. Ortam tuhaf bir şekilde çok gergindi. Pars Melih ve Kahraman'ın ortasına otururken eliyle karşı koltuğu işaret etti.
'' Sude ve Poyraz karşıya ''
İkisi de şaşkınca önce koltuğa sonra Pars'a baktılar. Ciddi olduğunu anladıklarında yavaş adımlarla koltuğa oturdular. Bende Doğa'nın yanına geçip olacakları izlemeye başladım.
Pars bir süre karşısında endişeyle bekleyen iki kişiyi süzdü.
'' Hanginizin Ahmet'e çalıştığını biliyorum. Ama itirafınızı bekleyeceğim. Ve çok uzun beklemeyeceğimi bilin. ''
Poyraz şaşkınlıkla Pars'a baktı.
'' Biliyorsan neden bizi uğraştırıyorsun Pars? '' dedi Sude
'' Rezilliğini kendin dile getir istiyorum. ''
Pars sinirli değildi. Hayal kırıklığı aradım ama oda yoktu. Hiçbir duygu göremiyordum davranışlarında.
'' Annem ve babam öldürüldüğünde burada olduklarını sen söyledin değil mi? ''
Pars o kadar kolay ve sakin sarf etmişti ki bu sözleri inanamayarak onu izliyordum. Son zamanlarda olan olaylardan sonra her şey tekrar başa dönmüştü. Pars tamamen bir duvarla çevirmişti duygularını. Aştığım her duvar şimdi daha kalın bir şekilde karşımda duruyordu. Onu böyle gördükçe içimde güzel günlere dair yeşeren bütün ümitler solmaya başladı.
'' Bak bende böyle olsun istemiyordum. Ayşe teyze ve Bekir amcayı bende çok -
Pars o kadar hızlı yerinden kalkıp Sude'nin boğazına sarıldı ki ben ne olduğunu anlayana kadar Melih de ayaklanmıştı.
Pars Sude'nin boğazını bütün gücüyle sıkarken '' Sakın adlarını ağzına alma orospu. '' diye yüzüne bağırıyordu demek az kalırdı. Kinini, nefretini kusuyordu resmen.
Melih Pars'ın kollarından çekiştirirken Pars ellerini çekip Melih'ten kurtuldu.
'' Siktir git bir daha görmeyim seni Sude. Eğer karşıma çıkarsan seni gerçekten öldürürüm. Yapacağımı biliyorsun. ''
Sude kıpkırmızı suratıyla önce üst kata çıktı. Yanına aldığı küçük çanta ile giderken kapının önünde durdu.
'' Tehdit ettiler Pars. İlk geldiğimden beri sürekli tehdit ediyorlardı. Daha fazla dayanamadım. ''
Pars tiksinerek Sude'ye baktı.
'' Tehdit edilecek neyin vardı Sude? Ailen mi vardı? Şirketin, paran mı vardı? Hiçbir bokun yoktu hayatından başka. O da zaten bizimleyken hep tehlikedeydi. Daha fazla küfür duymak istemiyorsan çık git artık şuradan. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA
ActionKaranlık bir adama doğan ışık, karanlık adamın merhameti ve her şeye rağmen karanlık adamın en koyu tarafının hikayesi. Tamamen hayal ürünüdür* Beni öldürmeye kararlı Pars'a baktım. Soğuk bir şekilde bana bakan gözlerinde merhamet aradım ama en ufa...