Bölüm:18

27.7K 843 74
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


DÜZENLENDİ



-


'' Daha sonra. ''

''  Ama Sude.. '' diyebildim. Daha fazlasını söyleyecek gücüm kalmamıştı.

'' Allah aşkına Ceren ne haldesin görmüyor musun? '' diye bağırsa da Pars benim için endişelendiğinden bu halde olduğunu görebiliyordum gözlerinde. 

Yavaş hareketlerle dikkatli bir şekilde beni kucağına aldıktan sonra deponun çıkış kapısına yürümeye başladı. 

Sude'ye ciddi anlamda üzülüyordum. Ama içimde kalbimin en derinliklerinde mutluydum. Pars tercihini benden yana kullanmıştı.
Pars, Melih görüş açımıza girince ''Sude'yi dışarı çıkar. '' dedi.

Melih endişeli bakışlarıyla koşarak Sude'nin yanına gitti. 

Sude'ye ulaştığında kucağına almak için bir hamle yaptı ama o an depoda şimdiye kadar hiç duymadığım çığlıklar yankılandı.
Pars olduğu yerde bir kaç saniye bekledi. Etrafına göz gezdirdikten sonra içeri giren Kahraman'ı görünce ona yöneldi hızlı adımlarla.
Canımın yanmasında korktuğundan olsa gerek dikkatle Kahraman'a bıraktıktan sonra Sude'nin yanına gitti hızlı adımlarla.
Biraz önce yanına gitmesini ben söylemiştim ama bu kadar canımı acıtacağını bilmiyordum. Çığlıklar atan Sude uysal bir şekilde Pars'ın boynuna kollarını dolarken daha fazlasını görmemek için başımı çevirdim.

 
Kahraman'ın Pars'ın arabasına yöneldiğini görünce kısık bir sesle '' Senin arabana gidelim. '' dedim. 

Emir cümlesi olarak söylediğim söz Kahraman'ı sinirlendirmemişti. Dışarıdan çok soğuk görünse de çok sevecen biriydi aslında.


Kahraman beni arabaya yerleştirdikten sonra ön cama yaslanıp bir sigara yaktı. Deponun kapısında Pars kucağında Sude ile gelirken sağ taraftan da polisler geliyordu.
Polislere Ahmetler haber vermiş olmalıydı. Pars'ı yakalatmak için. Pars ise hiç şaşırmış gibi durmuyordu. 


Pars Kahraman'ın arabasında beni görünce çok kısa bir süre bana baktı ben ise yüzümü çevirdim. Çok yanlış davrandığımın farkındaydım ama engel olamıyordum. Ben git demiştim bunun farkındaydım. Yine de bazen söylediklerimizin aksine insanlar peşimizden gelsin isteyebiliriz. Sude gibi çığlık atamıyor olabilirdim. Bana yardım edin diye bağıramıyor olabilirdim. Ama sonuçta bazen ben de bencil davranmak istiyordum. Bazen bende herkesin önünde olabilmek istiyordum.


Sude'yi arabasına oturttuktan sonra polislerin yanlarına gidip bir şeyler söyledi Pars. 
Eve saldırdıklarında ve şimdi olduğu gibi polislerle değişik bir ilişkileri vardı ama şuan buna kafa yormak derdinde değildim. Saatler sonra ilk defa rahat bir koltuğa uzanıyordum acılarım, ağrılarım, yorgunluğum çoktan gözlerimi kapatmaya başlamıştı.

MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin