DÜZENLENDİ
-
İstanbul'dan Samsun'a direkt uçuş olmadığı için arabayla tamamlamıştık bütün yolu. Yolculuğun büyük kısmını uyuyarak geçirmiş olsam da yorulmuştum. Büyük bir işkencenin ardından sadece 2-3 geçmişti. Ağrılarım daha tam olarak dinmemişti ve bu beni sürekli yorgun yapıyordu.
Şimdi ise karşımda doğanın içinde etrafında hiç bir ev bulunmayan büyük ama sevimli bir ev vardı. Müstakil iki katlıydı. Temiz bakımlı ama oldukça eski duruyordu.
'' Kimin evi bura artık söyleyecek misin? ''
Israrla Pars'a bakarken yüzünde hiç görmediğim bir renkte gülümseme belirdi. Bu güne kadar gördüğüm bütün gülüşlerini unutturan ve burada yaşayan her kimse onu böyle gülümseten kişiyi, kıskandıran. O kadar içten gülüyordu ki gözlerinden sabırsızlığını görebiliyordum.
'' Annemlerin. ''
Kulaklarımı dolduran kelime onlarca düşünce ve soruyu da beraberinde getirmişti. Tanışmaya hazır değildim. Kıyafetlerim buna uygun değildi. Hiç bahsetmediği ailesine neden şimdi getirmişti? Onlara ne söyleyebilirdim ki?
'' Neden şimdi söylüyorsun Pars kılığıma bir bakar mısın? '' diye çıkıştım kapının önünde zile basan Pars'a sinirle bakarken.
'' Onlar böyle şeyleri umursamazlar. ''
Nasıl davranmam gerektiğini kafamda tartarken gergin bir şekilde kapının açılmasını bekliyordum. Beklediğimin aksine, kapıyı kısa boylu tonton biri açmıştı.'' Hoş geldin oğlum. '' derken ağlamaya başlamıştı bile. Pars annesinin elini öptükten sonra uzun süre kucaklaşmışlardı. Gözlerini açtığı bir an beklediğimizi fark edince mahcup bir şekilde '' Hoş geldiniz sizde. Kusura bakmayın insan evladını uzun bir süre göremeyince her şeyi unutuveriyor. '' dedi.
'' Biz evladın değil miyiz Ayşe sultan. ''
Melih sevecen bir tavırla Ayşe teyzenin yanına gidip elinden öptü. Melih'ten sonra Kahraman alışılagelmişin dışında gülümseyerek hızlı adımlarla Ayşe teyzeye gidip sarıldı.
'' Yemeklerini çok özledim. '' deyince Ayşe teyze gülerek Kahraman'ın sırtına vurdu.
'' Bir yemeklerimi özlüyorsun zaten. Haylaz sıpa seni. '' dedi gözlerinde ki yaşları silerek.
Ayşe teyze Sude'yi görünce şaşırmıştı. Tanıyor muydu?
'' Hoş geldin kızım. ''
'' Hoş buldum Ayşe teyze. ''
Yüzüne memnun bir gülümse yayılırken sitemle '' Sonunda kavuştunuz demek. '' dedi.
Herkes şaşırmıştı ama ben ciddi anlamda bozulmuştum.
Melih '' Gelinleri karıştırdın sultanım. '' diye araya girince derin bir nefes aldım.
Ayşe teyzenin bakışları ben ve Doğa arasında gezdikten sonra tekrar bana döndü.
'' Yüzü yara bere içinde olan benim gelinim olacak tabii. ''
Kollarını iki yana açınca utanarak bende karşılık verdim. Ben anne kokusunun tadına varırken Ayşe teyze kulağıma ''Kusura bakma kızım. '' diye fısıldadı.
'' Bende buradayım bende. '' diye aramıza giren Doğayla da sarıldıktan sonra içeri geçtik.
Büyük salonun içinde bir oturma takımı ve yemek masası vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA
ActionKaranlık bir adama doğan ışık, karanlık adamın merhameti ve her şeye rağmen karanlık adamın en koyu tarafının hikayesi. Tamamen hayal ürünüdür* Beni öldürmeye kararlı Pars'a baktım. Soğuk bir şekilde bana bakan gözlerinde merhamet aradım ama en ufa...