Bölüm:14

29.5K 922 77
                                    

DÜZENLENDİ

-


Reina'ya girişimiz beklediğim gibi olmadı. Bize dönen ışıklar yoktu. Geçtiğimiz masalardan kısa bakışlar atan birkaç kişi dışında kimse dikkatini bize vermemişti. Köyden indim şehre ne demek deseler tam olarak bu anı gösterirdim insanlara.

Hayatı boyunca hiç kulübe gitmeyen genç bir kadının filmlerde ki gördüğü sahneleri gerçek zannetmesi. Herkes kendi halinde dans ediyor, içiyordu. Kimisi flört peşinde, kimisi sevgilisiyle ilgileniyordu. Genel olarak bizimle ilgilenemeyecek kadar meşgullerdi.

Tuhaf olan ise Pars'ın yanına ulaştığımda her şeyin filmlerde gördüğüm sahneye dönüşmesiydi. Onların yanına geldiğimizde neredeyse bütün herkes bize dikkat kesilmişti.

Pars, Melih ve Kahraman ise oturdukları masada aralarında bir şey tartışırlarken geldiğimizi fark edince dikkatle bizi süzdüler. Ben Pars'ın yanında yerimi alırken Doğa'da Kahraman'ın yanına geçmişti.

'' Bunun için mi geç geldiniz? ''

Pars'ın tepkisi tahmin ettiğim gibiydi. Herhangi bir beğeni ifadesi yoktu.

'' Bunun için derken neyi kastediyorsun? ''

'' Daha düzgün bir şeyler giymeliydin. ''

Pars'ın sert cümlesi üzerine ortam gerilmiş kimseden çıt çıkmıyordu.

'' Giydiklerim gayet düzgün Pars. '' diye cevap verdim. Sesimin onun kadar net çıkmasına dikkat ederek.

'' Beğenmedim demiyorum. '' dedi ve derin bir nefes aldı. Sözlerini seçmeye çalışıyordu anlaşılan.

'' Burada ki insanlar düşündüğün gibi insanlar değil. ''

Tekrar başını çevirip eliyle yüzünü ovuşturuyordu. Ben ise cevap vermemeyi tercih edip, sessiz kaldım.

Melih ortamı yumuşatabilmek için '' En güzel kızlar bizim masa da. '' gibi patavatsız bir cümleyle şansını denese de bir etkisi olmamıştı.

Pars ayağa kalktığında kolundan tutup '' Neden gidiyorsun? Alt tarafı bir elbise. '' diye bağırdım.

Aynı anda bana dönen masadakiler ve tuhaf tuhaf bakan Pars ile karşılaştım.

'' Sadece lavaboya gidiyorum. Seni burada yalnız bırakmam asla. '' dedi.

Bir insan en fazla ne kadar utanabilirse o kadar utanmıştım. Gereksiz ve abartılı bir tepki gösterdiğimi ancak her şey bitince fark etmiştim.

Pars gidince Melih bana dönüp sessizce '' Çok güzel olmuşsun. Pars şaşırdığından böyle. '' dedi.

'' Teşekkür ederim ama bunun bir iltifat olduğuna emin misin? '' diye sordum gülerek.

'' Pars seni önemsediği için böyle davranıyor. Amacı seni kısıtlamak veya sana karışmak değil. İnsanların giydiği kıyafetlere karışacak bir karakterde değil zaten. ''

'' Biliyorum ama yine de- ''

Sözümü bitirmeden ayağa kalktım. Çok eğleneceğimi düşündüğüm gece bir felakete dönüşmek üzereydi. Merakla beni izleyen gözlere '' Pars'ın yanına gidiyorum. '' deyip masadan kalktım. Gördüğüm bir garsona lavaboyu sorup yerini öğrendim. Ne söyleyeceğimden, ne yapacağımdan emin değildim ama bu gece böyle devam etmemeliydi.

Lavabo da kapının önünde bekledim, bekledim, bekledim. Dakikalar geçiyordu Pars çıkmıyordu. Aklıma hiçbir ihtimal gelmiyordu. Lavabodan çıkan birine '' İçeride sizden başka biri var mıydı? '' diye sordum.

MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin