BÖLÜM 2323 Haziran 1965
11: 50
İSTANBUL / TARABYA
Cemal ile Murat, Tarabya sahilinde yürüyorlardı. Murat düşünceliydi. Hava kapalı simsiyah bulutlarla kaplanmıştı. Aynı Murat'ın içi gibi. Yol boyunca Murat fazla laf etmemişti.
" hala anlatmıyorsun. Ne oldu dün akşam. Hani kaçacaktınız"
Murat, Cemal'e cevap vermiyordu.
" gelmiyorum o zaman ben. Buraya kadar sürükledin beni, sen de gitmeyeceksin "
Cemal durup, Murat'ın kolundan tutup durdurdu.
" sana ben mi gel dedim. Sen takıldın peşime "
" ne diye gidiyoruz sabah sabah, Süreyya abla ne diyecek. Ya Fırat abi "
" gitmem lazım Cemal. Yanlış yaptım. Gece hiç uyumadım biliyor musun "?
Cemal, Murat'ın tavırlarından ters giden bir şeyler olduğunu anlamıştı.
" tamam, ama sen arkada duracaksın. Gözükme ben bir şeyler uydurup Nergis'i dışarı çağırırım"
Murat, Cemal'in bu yaklaşımından mutlu olmuştu.
" çok yanlış yaptım. Affettirmem lazım kendimi."
" oğlum Nergis'in seni ne kadar sevdiğini sen de ben de biliyoruz. Affeder. Tamam, dün akşam olmadı ama ayarlarız. Bu akşam gelir seninle. Dert ettiğine bak "
Murat, Cemal'e söyleyip, söylememe arasında kaldı.
" biz çocuğu aldırdık"
Cemal şaşırdı.
" ne! Ne diyorsun sen ağzından çıkan kelimeleri kulağın duyuyor mu"?
Murat zaten yaptığından pişman suçlulukla boğuşuyordu.
" öyle gerekiyordu."
" neden böyle bir şey yaptınız"
" anlatamam. İnandım Cemal "
" Nergis mi istemedi. Oğlum konuşsana deli etme adamı."
" Nergis değil. Hatta ben onu ikna ettim"
Cemal bu laftan sonra hepten sinirlendi. Bağırmaya başladı.
" sen nasıl bir insansın. Nasıl böyle bir şeye ikna edebilirsin. Karaktersizlik bu "
Murat da sesini yükseltmeye başladı.
" bilmeden konuşma, bir anlık karar. İnandım diyorum sana. Şimdi de pişmanım... Oldu mu pişmanımmmm "
" şerefsizsin oğlum sen. Hak etmiyorsun o kızı. Yazık sana "
Murat, Cemal'in bu laflarını hazmedemiyordu. Ruh hali karmakarışıktı. Aniden kendini caddeye attı. Hiçbir şeyi gözü görmüyordu. İlerde gelen arabanın korna sesiyle kendine geldi. Araba hızla yaklaşıyordu. Murat sanki donmuştu. Belki de ölüm onun için bir çözümdü. Birden iki kolun onu sardığını hissetti. Koyu lacivert takım elbise giymiş, başında fötr şapkası orta yaşlarda bir adam onu kollarıyla sarıp, vücudunu Murat ile araba arasına koydu. Hızla gelen araba adama çarptığında, betona çarpmışçasına ikisinin üstünden takla atarak uçtu. Murat bu imkânsız olayın şokunu atlatamamıştı. Kaza ile birlikte trafikteki diğer arabalarda durdu. Ortalık karma karışıktı. Cemal Murat'a koştu. Takla atan arabanın etrafında insanlar doluşmuştu. Herkes panik halindeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
25 ( RA - MU )
Khoa học viễn tưởngYÜZLEŞMEYE KORKANLARIN HAYATI KAOS'DUR... TEK ÇARE İSE KIYAM'DIR GERÇEK İLE YÜZLEŞMEYE HAZIR MISINIZ.... SINIRLARI ZORLAMAYA..... KENDİNİZİ AKILLI VE ÖZGÜR MÜ ZANNEDİYORSUNUZ..... İNANDIKLARINIZI SORGULAMAYA HAZIR OLUN.... HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ...